12 kişinin öldüğü, 100 kişinin yaralandığı bombalı saldırı iddianamesi tamamlandı

12 kişinin öldüğü, 100 kişinin yaralandığı bombalı saldırı iddianamesi tamamlandı
Diyarbakır'da 12 kişinin öldüğü, 100 kişinin yaralandığı bombalı saldırı iddianamesi tamamlandı.

 

DİYARBAKIR'da, 4 Kasım 2016 tarihinde 2 polisin şehit olduğu, 10 sivilin yaşamını yitirdiği, yaklaşık 100 kişinin yaralandığı Emniyet Müdürlüğü ek binasına yönelik bombalı araçla düzenlenen saldırısı ile ilgili iddianame tamamlandı. Savcı, tutuklu 6 sanık için 'kasten adam öldürmek' ve 'devletin birliği ve bütünlüğünü bozmak' suçlarından 13 kez ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası ve toplam 10 bin 760'şar yıla kadar hapis cezası istedi.

 

Merkez Bağlar ilçesindeki Emniyet Müdürlüğü ek binasına örgüt üyesi Emrah Dayan tarafından bombalı araçla düzenlenen saldırı ile ilgili yapılan soruşturma tamamlandı. Cumhuriyet savcısı tarafından hazırlanan iddianamede, tutuklu sanıklar; İ.T., S.B., M.E., S.S., T.E. ve Y.B.'ye saldırıda 12 kişinin ölümü nedeniyle 12'şer kez, 'devletin birliğini ve bütünlüğünü bozmak' suçundan ise 1'er kez ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası ile her bir kiş için 10 bin 760'şar yıla kadar hapis cezası istedi.

 

İddianamede, bombalı saldırıda kullanılan 63 RB 274 plakalı beyaz renkli  aracın 17 Kasım 2017'da Hazro'da çıkan çatışmada ölen Ramazan Budak tarafından satın alındığı, bu eylemin patlama anında ölen 'Kemal Hakkari' kod adlı Emrah Dayan adlı örgüt üyesi tarafından gerçekleştirildiği, eylemin PKK tarafından yapıldığı ifade edildi. Bomba yüklü minibüsün patladığı yol üstünde 7-8 metre çapında, 3-4 metre derinliğinde bir çukur açıldığı, kaldırım üzerinde bulunan ağaçların patlamanın etkisiyle kökünden söküldüğünü, patlamanın olduğu noktadan itibaren 150-200 metre çapındaki bir alandaki binalarının ve araçların büyük oranda zarar gördüğü belirtilen iddianamede, "Patlama nedeniyle kampus içindeki, Bomba İmha Şube Müdürlüğü, Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü ve Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nün kullandığı binalar ile resmi ve sivil araçların büyük oranda zarar gördü. Özellikle bomba yüklü aracın yanında patladığı Emniyet Müdürlüğü'ne ait 4 katlı hizmet binasının ön cephesinin tamamen yıkılarak kullanılmaz halde geldi. Patlama nedeniyle çöken spor salonunda bulunan bir polis memuru ile gözaltına olan bir kişinin enkaz altında kalarak yaşamını yitirdi" denildi.

5 ŞÜPHELİ, ARACI SATIN ALAN PKK'LİYİ KENT DIŞINA ÇIKARMIŞ

 

İddianamede, Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü'ne patlamanın düzenlendiği gün yapılan isimsiz bir ihbarda, İ.T., S.B., M.E., S.S., T.E. ve Y.B.'nin patlamada kullanılan aracı satın alan Ramazan Budak'ı il dışına kaçırdıkları yönündeki iddia üzerine PVC işi yapmak için Siirt'te olan 5 şüphelinin gözaltına alındığı ve sonra tutuklandıkları belirtildi, İddianamede, şüphelilerden S.B. ve Y.B.'nin patlamada kullanılan aracı satan alan Ramazan Budak'ın kardeşi oldukları belirtildi. Söz konusu kişilerle ilgili hazırlanan kriminal inceleme raporlarında şüphelilerin üzerindeki elbiselerde antimon ile güçlü bir plastik patlayıcı olan RDX kalıntılarına rastlanıldığı da belirtilen iddianamede, tutuklu T.E.'nin ise patlamada kullanılan aracın sahibi Ramazan Budak ile irtibatlı olduğu iddiasıyla 17 Kasım 2017'de gözaltına alınarak tutuklandığı ifade edildi.

 

'BOMBA VAR, KAÇIN' DİYE BAĞIRDI

 

İddianamede, 538 müşteki ve tanık ifadesine de yer verilirken, patlamadan önce bomba yüklü aracı önünü kendi aracıyla keserek durduran, ardından meydana gelen patlamada yaşamını yitiren 44 ES 953 plakalı aracın sürücüsü  Rıza Çınar'ın babası İ.Ç.'nin ifadesine de yer verildi. Baba İ.Ç., ifadesinde, şöyle dedi:

 

"Oğlumun kardeşini okula bıraktıktan sonra işyerine giderken içerisinde bomba yüklü olan aracın oğlumun kullandığı aracın aynasına çarptığını, durmayarak kaçtığını oğlumun da peşinden gittiğini, Aydın Arslan Bulvarı üzerinde aracı durdurduğunu aracın içerisinde bomba olduğunu ve 'bomba var' diye bağırdığını ve bombanın patladığını öğrendim."

 

Patlama olduğu sırada olay yerinden geçen özel halk otobüsünün şoförü Abdulcebar Pamuk, iddianamedeki ifadesinde, şöyle dedi:

 

"Şubenin ön tarafında bulunan trafik ışıklarına yakın yerde beyaz renkli bir transitin önünü siyah renkli bir araç kesti ve durdurdu. Siyah renkli araç sürücüsü aracının arkasından sopaya benzer bir şeyler çıkardı ve transit araç sürücüsüne doğru yürüdü ve sonra transitin ön kapısını açtığını gördüm ,kapısını açmasıyla bağırmaya başladı kaçın diye sonra yüksek bir sesle patlama oldu ve patlamanın şiddeti ile otobüs ve içerisindeki yolcular zarar gördü ve yaralandılar. Otobüsün arka tekerlekleri tamamen patlak halde Sultan Hastanesi aciline kadar gittim ve oradaki görevliler tedavimi yaptılar."

 

Cumhuriyet Savcısı tarafından hazırlanan iddianamede, şüpheliler patlama ile ilgilerinin bulunmadığını ve söz konusu araca bomba yüklemediklerini belirtirken, savcı, tüm dosya kapsamına göre şüphelilerin üzerlerinde, bütün kıyafetlerinde olay yerinde de bulunan ve patlamada da kullanılan RDX kalıntılarına rastlanması, şüpheliler hakkındaki ihbar, patlamada kullanılan aracın şüphelilerin çalıştığı iş yerinin bulunduğu Metal İş Sanayi Sitesi'ne çok yakın yerden PTS sistemine girmesi birlikte değerlendirildiğinde; olay tarihinden önce bomba yüklü aracı şüphelilerin hazırladığı ve patlamada ölen Emrah Dayan'ın bu araçla söz konusu eylemi gerçekleştirdiği belirtti. Hazırlanan iddianame, Diyarbakır 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesinde kabul edilirken, yargılamaya Nisan ayında başlanacak.

 

'PATLAMA SIRASINDA YÜKSEKDAĞ VE ÖNDER DE BİNADAYDI'

 

Bağlar ilçesindeki Emniyet Müdürlüğü'nün Terörle Mücadele ve Çevik Kuvvet şubelerinin yer aldığı ek binaya yenilik gerçekleştirilen bomba yüklü araç saldırısında, Abdurrahman Hasan, Halime Bulut, Hava Fidanboy, İsmail Mavitaş, Kadri Tabier, Mehmet Hanefi Boğa, Merve Erman, Muhammed Can Eringin, Recai Altay, Rıza Çınar, Semih Turgut ve Zeynep Sevinçer isimli kişiler ölmüş, yaklaşık 100 kişi yaralanmıştı. Patlamadan saatler önce, gece yarısı yapılan eş zamanlı operasyonla gözaltına alınan HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ ile HDP milletvekilleri Ziya Pir ve Sırrı Süreyya Önder, patlamada ağır hasar gören Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü hizmet binasına getirilmiş, Demirtaş ve Pir patlamadan 2 saat önce Mahkemeye götürülmek üzere binadan çıkarılmıştı. Patlama sırasında HDP Eş Genel Başkanı Yüksekdağ ile HDP Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder ise patlamada ağır hasar gören Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nde oldukları ortaya çıkmıştı.(DHA)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.