AK Parti'li Eker: Kürt sorunu demokratikleşme ile çözülür

AK Parti'li Eker: Kürt sorunu demokratikleşme ile çözülür
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehdi Eker, Kürt meselesini barış içinde çözmek istediklerini söyledi.

Eker, “PKK’a ve FETÖ Türkiye'nin, sorunlarını barış içinde çözme çabalarına karşı duruyor. Bunlar Türkiye'nin sorunlarını barış içerisinde çözülmesini istemiyorlar. Örneğin; Kürt meselesini biz barış içerisinde çözelim, diyoruz. Nasıl barış içerisinde çözülecek? Çok basit. Demokratikleşme ve sivilleşmede reform yapacaksın, iş çözülecek. Zaten çok büyük bir kısmı çözüldü; ama onlar bunu istemiyorlar. Çünkü arkalarındaki güçler bunu istemiyor" dedi.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Diyarbakır 1'inci sıra milletvekili adayı Mehdi Eker, seçim çalışmaları kapsamında, Diyarbakır Organize Sanayi Bölgesi'nde (OSB) iş insanlarını ve fabrikalarda çalışan işçileri ziyaret etti. Eker, yönetim kurulu üyeleri ve iş insanlarıyla bir araya geldiği toplantıda, OSB'de atık su arıtma tesisinin tamamlanması için çalışmalara başlandığını söyledi. AK Parti olarak Diyarbakır OSB'nin gelişmesi için her zaman destek olduklarını ve olmaya da devam ettiklerini belirten Eker, "OSB'nin ihtiyaç alanları olan altyapı ödenekleri, atık su arıtma tesisi, genişleme alanlarına yönelik kamulaştırılan arsalara yönelik ödenek talebi ve ikinci ilave alanı yatırım alanlarına alınması hususuyla ilgili Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü ile bir görüşme yaptım. Bu sorunların giderilmesi konusunda çalışmaların başlatıldığını, Diyarbakır'a özel bir desteğin sağlanacağını Bakan Özlü bana illeti" diye konuştu.

'KÜRT SORUNUN ÇOK BÜYÜK KISMI ÇÖZÜLDÜ'

PKK ile FETÖ'nün, Türkiye'nin, sorunlarını barış içinde çözme çabalarına karşı olduğunu kaydeden Eker, "PKK da FETÖ de aynı yerden kumanda ediliyor, aynı yerden besleniliyor. İkisi iç içe beraber Diyarbakır'ın ve Türkiye'nin kaderini etkiliyor. İkisinin de gayesi, Türkiye'nin yürüyüşünü durdurmaktır ve Türkiye'nin mesellerini barış içinde çözmesini engellemektir. Bu çok önemli bir meseledir. Türkiye'nin sorunlarını barış içerisinde çözülmesini istemiyorlar. Örneğin; Kürt meselesini biz barış içerisinde çözelim, diyoruz. Nasıl barış içerisinde çözülecek? Çok basit. Demokratikleşme ve sivilleşmede reform yapacaksın, iş çözülecek. Zaten çok büyük bir kısmı çözüldü; ama onlar bunu istemiyorlar. Çünkü arkalarındaki güçler bunu istemiyor" dedi.

'ŞEHRE PARA GELİYOR, O PARA BAŞKA ŞEY İÇİN HARCANIYOR'

AK Parti olarak verilen oylara saygılı olduklarını vurgulayan Eker, şunları söyledi: "Sorun şu ki yetki verilen insanlar, yetki alanlarıyla ilgili irade sahibi değildir. Seslerini yükseltemiyorlar. Kandil'e, teröre bir şey diyemiyorlar. Ne belediye ne de milletvekilleri diyebildi. Belediye başkanının, bir işçi tarafından yönetildiği, hesaba çekildiği bir yapı özerk olabilir mi, halkın isteklerine kulak verebilir mi? Mümkün değil; çünkü insan yerine koymuyor bir kere. Milletvekili ve parti yönetimi öyle. Yukarı bağlılar, yukarısı ne derse o olur. Bu durum, Diyarbakır'ın kaderini etkiliyor. Bizi diğer illerden farklı kılan şey budur. Şehre para geliyor, o para başka bir şey için harcanıyor. Hedef başka bir şey. Belediyeler bünyesinde kültür faaliyetleri, şehri güzelleştirme için değil; örgüte elaman kazandırıp, dağa adam göndermenin bir aracı kurumu haline kullanıldı. Para orası için harcandı. Böyleydi. Onun için bu şehrin çöpleri bile toplanmadı. Çöp toplamak kadar basit bir şey olabilir mi?"

'KİMSENİN KİMSEYE BASKI YAPMAYA HAKKI YOK'

PKK'nın bölge halkına yaptığı baskıları iş insanlarına anlatan AK Parti'li Eker, buna sessiz kalınmaması gerektiğini söyledi. Eker, "Siz de artık bu durumu kendi haline bırakmayın. Sizin kaderinizi değiştirmeye, şehrinizin atmosferini zehirlemeye, kendi ideolojik saplantılarıyla modası geçmiş ‘Pol Pot rejimi’nin artıklarını bize dayatıyorlar. Hayır kardeşim, siz benimle aynı şeyi düşünmek zorunda değilsiniz. Benimle aynı ideolojiyi aynı siyasi düşünceye sahip olmak zorunda değilsiniz. Böyle bir şey yok. Benim size, sizin de bana baskı yapmaya hakkı yoktur. Kimsenin kimseye baskı yapmaya hakkı yoktur. Kimsenin kimseyi korkutmaması lazım. Herkes birbirinden korkuyor, 'Acaba beni dağa söylerler mi, başıma bela gelir mi' diye herkes korkuyor. Herkes susuyor; ama siz susarsanız bu şehrin kaderi susar. Meşru hangi talep varsa meşru yollarla talep ediliyorsa tartışılıyorsa iyi. Meşru yollarla insanları ikna edemedikleri için teröre başvuruyorlar. Zorla yaptırıyor. 'Ben beklemem, uysa da uymasa da. Kırarım kemiğini, sıkarım kafasına iki kurşun, kundaktaki bebeğini öldürürüm, bak bakalım nasıl korkuyor, bana ram oluyor' ve böyle yaptılar" diye konuştu.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Eker ve beraberindekiler, OSB yönetimiyle yaptığı toplantının ardından fabrikaları gezip, yetkililer ile işçileri ziyaret etti.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.