‘Allah’ım ne olur arabamız devrilsin içinde ben öleyim’

‘Allah’ım ne olur arabamız devrilsin içinde ben öleyim’
Henüz 13 yaşındayken 30 TL'ye satılan V.G.'nin hikâyesi çocuk istismarının ve çocuk yaşta zorla evlendirilen binlerce çocuğun hikâyesine sadece bir örnek.

DİYARBAKIR - Siirt'in Pervari ilçesinde Kader Erten'in 14 yaşına sığdırdığı büyük trajedi çocuk istismarı ve çocuk yaşta zorla evlendirilmeleri yeniden gündeme getirdi. Şüpheli bir şekilde yaşamını yitiren Kader'in soruşturmasında henüz bir yol alınamazken, aynı kaderi yaşamak zorunda bırakılan kız çocukların hayatları, aile, toplum ve devlet eliyle bu sistemin nasıl işletildiğini gözler önüne seriyor. Hep başkaları onlar adına konuşuyor, nasıl yaşıyorlar kimse bilmiyor. İşte onlardan biride Erciş'ten Diyarbakır'a henüz 13 yaşında bir çocukken 30 TL karşılığında adeta satılan V.G. 

'Çocuk dünyamdan aldılar' 

V.G kendisinden 40 yaş büyük birisine para karşılığı verildiğini anlatıyor. Küçük bir çocuk olarak kendi dünyasında yaşarken birden tanımadığı bir adamın peşinden Diyarbakır yoluna düştüğünü anlatan V.G, annesinin "Seni Zaza birine verdik" sözünü Laz olarak anladığını ve yolda, "Allahım ne olur arabamız devrilsin içinde ben öleyim" diye yalvardığını söyledi. 

'Beni zaten bu iş için getirdiler'

"Eşimi gördüm korktum, evlenmenin ne demek olduğunu bilmiyordum. Diyarbakır'a bana bakınca korkuyordum gece olunca korkuyordum. Ne yapacağımı bilmiyordum" diyen V.G, "Eve geldim, ev çok kirli ve ben daha çocuğum. Uzunca baktım karşımdaki kire, sonra ağladım. Aileme kızdım, beni neden tanımadığım insanların yanına gönderdiler, neden benden kurtulmak istediler diye merak ettim. Ben bu eve hizmetçi olarak gelmiştim. Sonra kendi kendime düşündüm hizmetçilikse orada da yapardım. Hem orada benim tanıdığım insanlardı. Sonra baktım ki sadece hizmetçi değil, ona karılık ta yapacaktım" dedi. 

 

'Yapmasan aç kalacaktım'
 

Zamanın bu şekilde geçtiğini ve bir çocuğunun doğduğunu anlatan V.G., daha sonra eşinin cezaevine girdiğini belirtiyor. Eşinin cezaevine girmesinin ardından doğan çocuğuyla yapayalnız kaldığını ifade eden V.G, "Yalnız kalmak çok zor. Çocukta var tabi. Eşimin akrabaları yardım ediyordu. Ama üvey çocukların süreki bana hakaret ediyordu. 7 yıl resmen eşimin akrabaların evinde hizmetçilik yaptım. Yapmasan aç kalacaktım. Temizlik yaparak kendime çocuğuma baktım" diye anlattı. 

 

'Hayatımın neyini anlatayım' 

Erkek çocuğu olmadığı için 8 kez doğum yapmak zorunda kaldığını anlatan V.G, "Aile beni sürekli zorladı erkek için. Kızlar hala satılıyor, hala yabancı ellere gidiyorlar. Keşke bunlar olmasa yapanlar cezalandırılsa. Kimsenin benim yaşadıklarımı yaşamasın. Geriye baktığımda bu çileyi ben mi çektim diye soruyorum ama benmişim, çocuk olmadan kadın oldum ve erkenden yaşlandım. Bu hayatın nesi anlatılır ki?" diye sordu. 

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.