ATK ezber bozmadı

ATK ezber bozmadı
ATK, Diyarbakır D Tipi Cezaevi'nde kalan ve yakalandığı hastalıklar nedeniyle ihtiyaçlarını tek başına gideremeyen hasta tutsak Halil Güneş'i "ağır hasta" kapsamına almadı.

ATK raporunda, Güneş'in "hayatını yalnız idame ettirebileceği" iddia edilerek, Güneş'in cezaevi şartlarında infazına devam edebileceği ileri sürüldü.

 

DİYARBAKIR D Tipi Kapalı Cezaevi'nde 21 yıldır tutulan hasta tutsak Halil Güneş (46), Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin verdiği "cezaevinde kalamaz" raporuna karşı Adli Tıp Kurumu (ATK) farklı bir rapor hazırladı. ATK, Güneş hakkında, "Cezaevi şartlarında infazına devam edilebileceği" şeklindeki raporunu Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderdi.

Raporda, özetle şunlar kaydedildi:

“Halil Güneş'in dosyada mevcut tıbbi evrakına göre travma sonrası stres bozukluğu, servikal disk herni, epilepsi, ağır obstruktif uyku apne sendromu tanılarının bulunduğu, BPAP cihazı kullanması gerektiği, sopl hemitoraksta sarkom operasyonu öyküsünün bulunduğu operasyon lojunda nüks şüpheli lezyon görüldüğü, kitle eksizyonu yapılacağı ve pataloji sonucuna göre onkolojik tedavi programının belirleneceğinin bildirildiği, 18 Kasım 2013 tarihli Diyarbakır Eğitim Araştırma Hastanesi tetkiklerinde; Torank CT- Kranial CT'de metaztas olmadığının tespit edildiği, kurulumuzda yapılan 24 Ocak 2014 traihli muayenesinde; genel durumunun iyi olduğu, nörolojik defisit saptanmadığı, akciğer satürasyonlarının iyi seviyede (% 99) olduğu, solunumsal anlamlı muayene bulgusu tespit edilmediği, infazını etkileyecek mahiyet ve derecede psikopatoloji tespit edilmediği, dosya evrakının incelenmesinde; osteosarkom tanısını gösterir patoloji raporu ve kişiye uygulandığı bildirilen kemoterapi programına ilişkin kayıt tespit edilmediği, son tarama filmlerinde sarkom tanısına yönelik bulgu ve hastalığının yayıldığına dair kayıt bulunmadığı, urul muayenemizde tespit edilen göğüs sol alt kaburga hizasına denk gelen cilt bölgesinde tespit edilen ülsere 3 adet yaranın yapılan patolojik incelenmesinde reaktif bir süreci düşündürdüğü, malignite lehne bulgu tanımlanmadığı, dosyaya ekli filmlerin kurulumuzca yapılan incelemesinde (infazını etkileyecek mahiyet ve derecede) patoloji tespit edilmediği, hazli hazırda; TC Anayasa'nın 104/2-b maddesinde belirtilen sürekli hastalık, sakatlık ve kocama hali kapsamında değerlendirilmediği, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin infazı hakkında kanunun 16/6 maddesinde belirtilen ağır hastalık, sakatlık kapsamında değerlendirilmediği, hayatını yalnız idame ettirebileceği, tedavisi ve poliklinik kontrollerinin sağlanarak cezaevi şartlarında infazına devam edilebileceği oy birliği il mütalaa olunur.” 

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.