'Cenevre toplantısı Kürtsüz olmaz'

'Cenevre toplantısı Kürtsüz olmaz'
Türkiye'de diplomatik temaslarda bulunan Kürt Yüksek Konseyi üyelerinden İlham Ehmed, "Önümüzde Cenevre toplantısı var.

Cenevre toplantısı Kürtsüz olmaz. Kürt tarafı da PYD'siz olmaz. Onlar bir şekilde Kürtleri bu toplantıya dahil etmemenin peşindeler" dedi.

DİYARBAKIR - Hafta içerisinde Türkiye'ye gelen ve başta Ankara'da Dışişleri Bakanlığı olmak üzere birçok resmi kurumla görüşen Kürt Yüksek Konseyi üyeleri, İstanbul ve Diyarbakır'da bazı temaslarda bulunduktan sonra Rojava'ya döndü.

Heyet içerisinde yer alan Kürt Yüksek Konseyi üyesi olan İlham Ehmed, Türkiye'de gerçekleştirdikleri temaslara ilişkin bilgi verdi. Son zamanlarda Türkiye ile Rojava arasındaki ilişkilerde yeteri kadar olmasa da eskisine oranla bir gelişmenin olduğunu belirten Ehmed, Türkiye ile uzun bir zamandan beri devam eden diplomatik ilişkilerle bazı şeylerin yürüdüğünü ifade etti.

Ehmed, "Türkiye ile uzun bir süredir devam eden diplomasi ile bazı şeyler yürüyor. Bu diplomasi bazı şeylerin önünü açtı diyebiliriz. Türkiye ile bir alışveriş içindeyiz. Türkiye kendi tarafından bir tarz elde etmiş durumda. Kürtler kendi yaşadığı yerleri nasıl koruyacağını ve komşu ülkeler ile nasıl bir alışveriş içinde olacağını düşünüyor. Önceleri Türkiye, Rojava Kürtleri ile hiçbir şekilde bir alışveriş içinde bulunmuyordu. Ancak son gelinen aşama ile birlikte Türkiye ile ilişkileri fazla olmasa da Kürt Yüksek Konseyi olarak iyi görüyoruz" dedi. 

Avrupa ülkelerinin Rojava politikalarında gözle görülür bir değişimin olduğunu dile getiren Ehmed, şunları ifade etti: "Avrupa ülkelerinde de bir değişim söz konusu. Eskiden Kürtleri parçalamak istiyorlardı. Suriye'de PYD'yi dışarıda tutmak istiyorlardı. Türkiye de böyle bir tavır içinde idi. Ama bu dönemde bu tavırları değişti. PYD'yi bir güç olarak gördüler. Halkta bu süreçte PYD'ye gerekli desteği verdi ve veriyor. Komşu ve dış ülkeler bunu görünce PYD'siz Rojava'da ve Suriye'de bir politika yürütemeyeceklerini anladılar." 

Kasım ayında Cenevre'de yapılması planlanan toplantının Kürtsüz ve PYD'siz olamayacağının altını çizen Ehmed, "Önümüzde Cenevre toplantısı var. Cenevre toplantısı Kürtsüz olmaz. Kürt tarafı da PYD'siz olmaz. Bunun için onlar bir siyaset içindeler. Onlar bir şekilde Kürtleri bu toplantıya dahil etmemenin peşindeler. Burada Kürtlerin istekleri nedir? Genel hakları ve istekleri nedir? Suriye gelecekte nasıl kurulacak? Bu çerçevede bir çalışma var. Türkiye gözler önünde yumuşak bir siyaset ile gözükmek istiyor. Salih Müslim ile yapılan görüşmelerde bir alışverişleri oldu. 'Biz seni kabul ediyoruz' diyorlar ancak diğer taraftan istedikleri çizgide yürümediğimiz zaman çatışmalarla tehdit ediyorlar. Bu çerçevede bir siyaset yürütüldü" diye konuştu. 

'SAVUNMASINI YAPACAK'

Rojava'da Kürtlerin verdiği mücadelenin halkların birliği için oluşan bir savunma direnişi olduğunu aktaran Ehmed, şu değerlendirmeyi yaptı: "Rojava üzerine yapılan bütün siyasetler de bu şekilde boşa çıkarıldı. Bütün saldırılar ve inkar politikaları bu şekilde boşa çıkarıldı. Rojava'da Kürtler bir şeyi ispatladı. Üzerlerine kim gelirse gelsin kendi savunmalarını en zor koşullarda bile yapacaktır. Kürtler kendileri ile birlikte yaşayan tüm halkların meşru savunmasını yapacaktır. Hiç bir saldırıya karşı teslim olmayacak ve statüsüzlüğü asla kabul etmeyecektir." 

Kürt Ulusal Konseyi (KUK) Dış İlişkiler Komisyonu, Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) ile koalisyona katılım kararı almasını da değerlendiren Ehmed, "Kürt Ulusal Konseyi (KUK) 'Biz rejimi yenelim ondan sonra Kürtlerin haklarını tartışalım' diyordu. Bu şekilde bazı partiler ısrarla koalisyonun içinde yer almak istiyorlar. Bu yine de yanlış, inkar bir siyasettir. Koalisyon, Türkiye'nin yürüttüğü siyasetten farlı değildir. Bu ülkeyi inkar edenlerin yürüttüğü siyaset ile aynıdır. Bu var olan rejim ile bir farkları yoktur. Rejim ise bugüne kadar bunlardan farklı bir şey yapmadı. Rejimde Kürtlere inkar siyaseti ile yaklaşıyor. Bu onların da isteğidir. Bu şaşkınlıkları şimdiden koalisyonun kabul etmesini istiyor. Kürtler kendi kendini yönetmek istiyor. Kürtlerin temsiliyeti parlamentoda Suriye'nin geleceği için belli olması gerekiyor. Kürtlerin parlamentoda kabul edilmesi gerekiyor. Kürtlerin haklarını KUK'un kabul etmesi geriyor. Eğer bu şekilde Kürtleri tanımazsa Kürtler ile oturamaz. Genel bozguncu tutumları ile Kürtleri kendi yanında göremez ve içinde de giremeyecektir" diye konuştu. (DİHA)

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.