“Çocuk yaşta evlendirilenler travma yaşıyor”

“Çocuk yaşta evlendirilenler travma yaşıyor”
Küçük yaşta evlendirilerek istismara maruz bırakılan çocukların toplumun kanayan yarası olduğu Türkiye ve bölgede, bunun önüne geçecek düzenlemeler veya rehabilite çalışması yapılmıyor.

 Çocuk yaşta evlenen kadınlarda ciddi psikolojik rahatsızlıkların baş gösterdiğini, bunun intihara kadar gidebildiğini dile getiren Psikolog Özlem Tolan, bu konuda acil önlemlerin alınması gerektiğine işaret etti.

DİYARBAKIR - "Çocuk gelinler" Türkiye ve bölgede toplumun kanayan yarası olmaya devam ediyor. Türkiye'de toplam evlilik oranının yüzde 35'ini "çocuk gelin" oranının oluşturuyor. Bu oranın yüzde 42 batı kentlerinde yaşanırken, bölgede ise yüzde 59,7'lik bir oranı kapsıyor. Birleşmiş Milletler (BM) Nüfus Fonu'nun Türkiye'deki çocuk evlilikleri konusunda hazırladığı bir rapora göre, 2008 yılında yapılmış evliliklerde, 18 yaş altı evlilikler toplamın yüzde 28,2'sidir. 18 yaşında evlenenlerin oranı ise toplamda yüzde 11,5'tir. Türkiye ve bölgede sosyo-ekonomik nedenlerden kaynaklı yapılan erken evliliklerin önemli bir kısmı dini nikah ile gerçekleştiriyor. Bu durumda daha vücudunu dahi tanıyamadan evlenen ve kendisi çocukken kucağına bir çocuk alan çocuk yaşta evlendirilenlerin hayatını daha da karartıyor.

“Bireyin gelişimini sekteye uğratıyor”

Erken evliliklerin psikolojik boyutunu değerlendiren Psikolog Özlem Tolan, "çocuk gelin" tanımını uygun bulmadığını, çünkü çocuk ve gelin kavramlarının yan yana gelince bile işi normalleştiren kavramlar olduğuna vurgu yaptı. Söz edilen durumun hiç normal olmadığından kaynaklı, bunu erken yaşta evlilikler olarak tanımlamak gerektiğini belirten Tolan, çocuk yaşta yapılan evliliklerin oranlarının Türkiye'de yüksek olduğunu ve bu evliliklerin bir bakıma "çocuk istismarı" olarak değerlendirilmesi gerektiğine işaret etti. Tolan, fiziksel ve duygusal anlamda gelişimini tamamlamamış bir bireyin hayatına çok ağır bir yaşamın sokulduğunu ifade ederek, bireydeki normal gelişimin böylelikle sekteye uğratıldığını kaydetti.

“İntihar girişimleri yüksek oranda”

Evliliğin bir yetişkin için bile ağır bir durum olduğunu ve belli bir uyum süreci gerektiren stresli bir yaşam tarzı olduğu değerlendirmesinde bulunan Tolan, böyle ağır bir durumun çocuk yaştaki bireyin hayatına sokulduğunu dile getirdi. Dolayısı ile psikolojik açıdan sorunlara yol açtığını kaydeden Tolan, bunun çok ciddi sorunları da beraberinde getirdiğini ifade etti. Çocuk yaşta evlenen kadınlarda depresyon, kaygı bozukluğu, somatizasyon (stresin fiziksel belirtilere dönüştürülmesi) bozukluğu, nedeni açıklanamayan ağrıların hatta intihar girişimlerinin yüksek oranda olduğuna vurgu yapan Tolan, "Dolayısıyla evet erken yaşta evlilikler var. Fakat bu evlilikler aslında çocuğun istismar edilmesi durumudur. Bu durumda bir an önce ciddi önlemler alınarak önüne geçilmesi gerekiyor. Özellikle bölgede bununla ilgili çok ciddi projelerin üretilmesi, çok ciddi çalışmaların yapılması gerekiyor" dedi.

“Ağır ruhsal travmalara neden oluyor”

Çocuk yaşta yapılan evliliklerde kadınların özellikle fiziksel, cinsel ve duygusal istismara maruz kalma oranlarının yüksek olduğunu belirten Tolan, bunun bir kadının fiziksel şiddete ya da cinsel şiddete maruz kalması ve bununla birlikte duygusal istismara maruz kalması anlamına geldiğini ifade etti. Tolan, bunlara maruz kalan kadının çok ağır travma yaşamasına yol açtığını belirterek, kadınların erken yaşta anne olduklarını da ifade etti.

“Çocuğun hayatı elinden alınıyor”

"Evlilik, hamilelik gibi bir yetişkinin bile hayatında zor olan bu evreleri biz bir çocuğun sırtına yüklediğimiz zaman çocuğun yaşayacağı psikolojik ve sosyolojik güçlüklerin daha fazladır" diyen Tolan, çocuk yaşta anne olmuş bir bireyin bu anlamda bilgisinin, donanımının da olamayacağını ifade etti. Erken yaşta evlilikler ile aynı zamanda sağlıklı çocuk yetiştirmenin de önüne geçildiğini kaydeden Tolan, toplumun genel anlamda ruh sağlığının sekteye uğratıldığını belirtti. Doğumdan ölüme kadar belli evrelerden geçildiğini, her dönemin kendine özgü bir takım görev ve sorumluluklarının olduğunu ifade eden Tolan, "Başta biz çocuğun sırtına bu kadar stresli olayı yüklediğimiz zaman, yani oyun oynayacak yaşta ya da okula gidecek yaştaki çocuğu evlendirdiğimiz zaman bunun travması çok ağır olur. Bu dönemde çocuğun yani kadının hayatını elinden alıyoruz aslında. Kadının hayatının bu şekilde sabote ediyoruz. Kadının hayatının akışını, yönünü, gidişatını değiştiriyoruz. Dolayısıyla bu anlamda erken yaşta evliliklere, 'çocuk gelin' kavramını çok kullanmak istemiyorum" diye konuştu. (diha) 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.