DBP: IŞİD karşısında duran tek güç Kürt hareketidir

DBP: IŞİD karşısında duran tek güç Kürt hareketidir
DBP'nin gerçekleştirdiği PM ve MYK toplantılarının sonuç bildirgesinde örgütleme çalışmalarına hız verileceği belirtilirken, Öcalan'a özgürlük kampanyasının geliştirileceği ve Kobanê ile dayanışmanın arttırılacağına dikkat çekildi.

Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Genel Merkezi, gerçekleştirdiği Parti Meclisi ve Merkezi Yürütüme Kurulu toplantılarının sonuç bildirgesini açıkladı. Yazılı açıklanan bildirgede, yapılan toplantılarda siyasal gelişmelerin ve siyasal sürecin yarattığı etkiler doğrultusunda çıkarılan planlamalar ile parti komisyonlarının çalışmalarında gelinen aşamaların değerlendirildiğine vurgu yapıldı. "İçinden geçtiğimiz siyasal süreçte yaşanan somut gelişmeler örgütlü gücümüzü korumanın ve daha üst bir seviyeye taşımanın gerekliliğini her zamankinden daha fazla ortaya koymuştur" ifadelerine yer verilen açıklamada, dört parça Kürdistan'da yaşanan gelişmeler değerlendirildiğinde Kürt Halkı'nın kırımdan, katliamlardan geçirildiği bir süreçte örgütlü gücün öneminin bir kez daha açığa çıktığına dikkat çekilerek, DAİŞ karşısında topraklarını terk ederek Kuzey'e geçen Kürtlerin sahiplenilmesinin de bu örgütlü güç sayesinde gerçekleştirildiği kaydedildi. 


'VAHŞİ ÖRGÜT KARŞISINDA DURAN TEK GÜÇ KÜRT HAREKETİDİR'

Kobanê üzerinde ciddi bir saldırının söz konusu olduğuna dikkat çekilen açıklamada, şunlar kaydedildi; "Halk düşmanı DAİŞ, hegemonik güçlerce desteklenerek bugüne kadar büyütülüp getirilmiş, şimdi tüm halkların varlığını maddi ve manevi olarak tehdit eden bir hal almıştır. Bu vahşi örgütlenme karşısında duran tek güç Kürt Özgürlük Hareketi olmuştur. Bizler de Demokratik Bölgeler Partisi olarak Ortadoğu halklarının varlığını korumak için mücadeleyi yükseltme kararlılığındayız." Açıklamada ayrıca, Kobanê direnişinin kararlılık ve iradesiyle, birçok bedel vermesiyle teslim alınamayacağının ve insanlık onurunu yaşatma konusundaki ısrarını tüm halklara ve dünyaya gösterdiğine işaret edildi. 

DBP'nin de Kobanê'de gerçekleşen onur ve insanlık mücadelesine destek olmak ve DAİŞ'e Türkiye tarafından gösterilen desteğin kesilmesi, sınır hattında yaşananların ortaya çıkarılması amacıyla sınırda nöbet eylemlerine başladığı bilgisinin verildiği açıklamada, "Gerçekleştirilen bu demokratik eylemsellikler sürecine hükümetin fiziki müdahaleleri sıkça yaşanmıştır. Bütün bu saldırılar karşısında halkımız kararlı, direngen tavrını bir kez daha ortaya koymuştur" denildi. Hükümetin bilgisi dahilinde geliştirilen saldırılarda çok sayıda gözaltı ve tutuklamanın yaşandığına dikkat çekilen açıklamada, özellikle parti üyelerine, yönetim ve seçilmişlerine dönük hedefli saldırılarda bulunulduğu, geliştirilen saldırılarda ise MYK üyesi Semra Demir'in ağır bir biçimde yaralandığı kaydedildi. 
Halkın 6-7 ekim tarihlerinde sokağa çıkarak DAİŞ'in saldırılarını protesto etmek amacıyla eylemler yaptığına ve polisin halka gerçek silah, gaz bombaları ve tazyikli sularla ser müdahalede bulunması sonucunda onlarca yurttaşın yaşamını yitirdiğine dikkat çekilen açıklamada, demokratik eylemlerin AKP hükümeti tarafından, "vandalizm" olarak nitelendirildiğine ve eylemlerin içinin boşaltılmaya çalışıldığına vurgu yapıldı. Açıklamada gerçeklerin çarpıltıldığı ve DBP ile HDP'nin de hedef gösterilerek, linçe yöneltildiği kaydedildi. Halkın tepkisinin demokratik bir tepki olduğu vurgulanırken, demokratik tepkilerin kriminalize edilmeye çalışıldığı vurgulandı. 

KONGRE ÇALIŞMALARI HIZLANDIRILACAK

Toplantılarda sürecin ağırlığı da göz önünde bulundurularak, iller düzeyinde daha güçlü bir öregütlenmenin gerekliliğinin tartışıldığı ve kongre hazırlık çalışmalaırnın hızlandırılması noktasında kararlaşmaya gidildiğinin vurgulandığı açıklamada, "Kongrelerin bir eğitim ve örgütlenme seferberliği çerçevesinde gerçekleştirilmesi alanlarda daha güçlü ideolojik, politik yönetimlerinin açığa çıkartılmasını sağlayacaktır. Demokratik, ekolojik kadın özgürlükçü paradigma çerçevesinde özgür bir yaşamı oluşturabilmek için demokratik özerkliği inşa etme hedefiyle örgütlenen partimiz açısından eğitim, akademi faaliyetleri birinci dereceden önem arz etmektedir, dolayısıyla oluşturulacak yönetimlerimizin de bu paradigmayı benimsemiş, ideolojik ve politik olarak kendisini geliştirmiş bireylerden oluşturulması gerektiği bir başka tartışma ve kararlaşma konusu olmuştur" ifadelerine yer verildi. (Diha)

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.