"Demirtaş’ın tutukluluğuna kılıf uyduruldu"

"Demirtaş’ın tutukluluğuna kılıf uyduruldu"
Bu hafta 153. Yapılan Elçi anmasında konuşan Diyarbakır Barosu Başkan Yardımcısı Av. Gazal Bayram Koluman, Demirtaş’a ilişkin AİHM  ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarını değerlendirildi.

Tigris Haber- Koluman, “Cumhurbaşkanının, AİHM kararı sonrasında, ‘’AİHM’nin verdiği kararlar bizi bağlamaz, biz karşı hamlemizi yapar, işi bitiririz’’ cümlesinin kısa sürede vücut bulduğunu ve Bölge Adliye Mahkemesi kararıyla, tarihi AİHM kararının ne kadar yerinde bir tespit olduğunu gördük.  Sayın Demirtaş’ın tutukluluğunun siyasi bir karar olduğu gibi AİHM kararının uygulanmakta diretilmesi,  en üst hadden verilen cezaya ilişkin kararın derhal incelmeye alınarak 15 gün gibi kısa sürede neticelenmesi tesadüfî değildir. Tam da Cumhurbaşkanının söylemi sonrası, bağımlı yargı bir kez daha verdiği kararla adalete ve evrensel hukuk ilkelerine olan güvenimizi sarsmış ve Sayın Demirtaş’ın uzun süreli tutukluluğuna hukuksuzca kılıf uydurmuştur” ifadelerini kullandı.

Diyarbakır Baro eski Başkanı Tahir Elçi, katledilişinin 153. Haftasında da meslektaşları tarafından bugün Diyarbakır adliyesi önünde anıldı.

elci2.jpg

 Bu haftaki anmada Diyarbakır Barosu Başkan Yardımcısı Av. Gazal Bayram Koluman konuştu.

Elçi’nin katili bulunmadan bu dosya kapanamaz!

Elçi’nin öldürülmesinin üzerinden 3 yıl geçtiğini belirten Koluman, şunları söyledi:  “Ne yazık ki; 3 yıldır soruşturma dosyasında bir arpa boyu yol alınmadığını görmekteyiz.  Bu cinayetin üstünün örtülmemesi, katil ya da katillerin ortaya çıkarılması için bir kez daha Soruşturma dosyasından sorumlu Savcıya ve kamuoyu huzurunda katillerin bulunması sözünü veren tüm siyasi erklere çağrıda bulunarak görevlerinin gereğini yapmaya davet ediyoruz.  Başkanımızın katilini bulmadan, dosyanın cezasızlıkla sonuçlanmasına müsaade etmeyeceğimizi bir kez daha ifade ederek, ömrünü faili meçhul dosyalara adayan Başkanımızı saygıyla anıyoruz.  Başkanımız merhum Tahir Elçi’nin onurlu yaşamına atfen burayı Tahir Elçi İnsan Hakları Kürsüsü olarak kullanmaya devam edeceğiz. Bu hafta Sayın Selahattin Demirtaş’a ilişkin tarihi AİHM kararı ve makus Bölge Adliye Mahkemesi kararına değineceğiz.”

Demirtaş’ın tutukluluğu siyasi bir karar

HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında verilen AİHM karanına ilişkin ise Koluman şöyle konuştu: “AİHM’nin 20.11.2018 tarihli kararına ilişkin Bölge Baroları olarak 03.12.2018 tarihinde ortak açıklamada bulunduk. Sayın Demirtaş’ın tarihi AİHM kararı çerçevesinde derhal serbest bırakılmasının hukuka ve adalete olan güvenimizi artıracağını ifade etmiştik. Bu ortak açıklamanın ertesi günü 04.12.2018 tarihinde Sayın Demirtaş’ın ve Sırrı Süreyya Önder’in ‘’Terör Örgütü Propagandası Yapmak ‘’ suçundan yargılandığı ve en üst hadden cezalandırılmasına dair hüküm kuran İstanbul 26.Ağır Ceza Mahkemesi kararının istinaf incelemesini yapan İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2.Ceza Dairesi oldukça seri şekilde istinaf başvurularının esastan reddine dair kesin karar vermiştir. Cumhurbaşkanının, AİHM kararı sonrasında, ‘’AİHM’nin verdiği kararlar bizi bağlamaz, biz karşı hamlemizi yapar, işi bitiririz’’ cümlesinin kısa sürede vücut bulduğunu ve Bölge Adliye Mahkemesi kararıyla, tarihi AİHM kararının ne kadar yerinde bir tespit olduğunu gördük.  Sayın Demirtaş’ın tutukluluğunun siyasi bir karar olduğu gibi AİHM kararının uygulanmakta diretilmesi,  en üst hadden verilen cezaya ilişkin kararın derhal incelmeye alınarak 15 gün gibi kısa sürede neticelenmesi tesadüfî değildir. Tam da Cumhurbaşkanının söylemi sonrası, bağımlı yargı bir kez daha verdiği kararla adalete ve evrensel hukuk ilkelerine olan güvenimizi sarsmış ve Sayın Demirtaş’ın uzun süreli tutukluluğuna hukuksuzca kılıf uydurmuştur.”

Toplumu baskılamak için hukuk kullanılıyor!

Demirtaş’ın çözüm sürecinin hayati önemini demokratik siyaset yöntemlerini kullanarak anlatmaya çalıştığına vurgu yapan Koluman, sözlerini şöyle sürdürdü: " Bu minvalde seçilmiş bir milletvekili iken yaptığı 18 adet konuşma Yasama Dokunulmazlığı ve Yasama sorumsuzluğu içinde değerlendirilmesi gerekirken, Anayasa aykırı olarak propaganda kapsamında değerlendirilmiş ve sorgusu usulüne uygun bir şekilde yapılmadan Adil yargılanma ilkesine aykırı şekilde en üst hadden cezalandırılmasına karar verilmiştir. Hukuk alanı kullanılmak suretiyle yapılan bu uygulamalar? Gelecekte kişileri benzer beyan yahut davranışlardan uzak tutmak ve korku- kaygı ortamını arttırmak? Üzere Sivil topluma karşı işlenen bir şiddet suçudur. Korku dili, demokratik siyaset yürütenlere karşı yönelimlerin giderek artması, Toplumun baskılanması için Hukuk alanının bir argüman olarak kullanılmasına kaygı ile yaklaşmaktayız.”

Elçi’nin mirasına sahip çıkacağız!

Diyarbakır Barosu olarak barışın tesisi için uğraşan tüm sivil toplum örgütlerine ve bireylere karşı hukuk alanında yaratılan şiddetin ortadan kaldırılması için kararlıkla mücadele etmeye devam edeceklerini belirten Koluman, son olarak şu ifadeleri kullandı:  “Şiddeti hiçbir koşulda istemediğimizi ve Toplumsal Barışın tesisi için mücadele ederken hayatını yitiren Sayın Tahir Elçi’nin bıraktığı mirasa sahip çıkmaya kararlıkla devam edeceğiz. Adalet ve Barış Kavramlarına olan inancımızı kaybetmediğimizi bir kez daha dile getirerek,  başkanımız Sayın Tahir Elçi’yi 3. Yılında bir kez daha saygıyla anıyoruz.”

Haber Merkezi

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.