'İdamı beklemek binlerce kez idam edilmektir'

'İdamı beklemek binlerce kez idam edilmektir'
İran, cezaevlerinde bulunan Kürt siyasetçilerini idam etmeye başlarken, tutuklu bulunan 26 Kürt siyasetçi de idam edilme tehlikesi ile karşı karşıya.

Türkiye'de 8 yılını idamı beklemekle demir parmaklıklar ardından geçiren Yazar Salih Sezgin, "O beklediğin süre içerisinde aslında insanı binlerce kez idam ediyorlar. İdamı beklemekle insanın üzerinde acı ve psikolojik gibi bütün izleri yaşatıyorlar. Türkiye'de o dönemde uygulanan yöntem bugün İran'da uygulanıyor" dedi. 

İran'da son günlerde yaşanan idamlar toplumun vicdanını rahatsız etmeyi sürdürüyor. En son İran rejimi tarafından Kürt siyasi tutsaklar Hebîbûlah Gulperîpûr, Riza Îsmaîlî Mamed ve Şerko Maarfi idam edildi. İran cezaevlerinde en az 26 Kürt siyasi tutsak her an idam edilme tehdidi altında bulunurken, Türkiye'de 12 Eylül askeri darbesiyle tutuklanan ve hakkında verilen idam cezası gölgesi altında 8 yılını geçiren ve 20 tutuklu kalan Yazar Salih Sezgin, İdam cezasının insanlar üzerinde yarattığı psikolojik travmayı ve İran'daki idamları değerlendirdi. 

İdamı insanlık dışı bir yöntem olarak nitelendiren Sezgin, "Kendim yıllarca idamın gölgesinde yaşadım. Öç alma yöntemi aynı zamanda, pratikte işkence edilerek uygulanan bir yöntemdi. Türkiye, İran vb. devletler demokrasi ve insan hakları konusunda geri kalan ülkeler. Bu ülkeler idam gibi egemenlerin kullandığı yöntemleri, yıllarca uyguladılar. Ve İran da halen uygulanıyor. İdamlar bir çaresizliğin de sonucudur. Bu insanlık dışı yöntemler artık uygulanmamalıdır" diye konuştu. 

'İdamı beklemek binlerce kez idam edilmek gibi'

Sezgin, 20 yıl cezaevinde kaldığını ve bunun 8 yılını idamı beklemekle geçirdiğini ifade ederek, "O beklediğin süre içerisinde aslında insanı binlerce kez idam ediyorlar. İdamı beklemekle insanın üzerinde acı ve psikolojik gibi bütün izleri yaşatıyorlar. Türkiye'de o dönemde uygulanan yöntem bugün İran'da uygulanıyor. İran'da onlarca Kürt siyasi tutsak idamı bekliyor. Orda 7-8 yıl boyunca idamı bekliyorlar. Orda en büyük vahşi uygulama bu süre içerisinde yapılıyor aslında. İdamı bekleme, onun stresini yaşama, fiziksel olarak da etkiliyor. İdamı yıllarca beklemek insan fiziği üzerinde büyük etkisi oluyor. Şimdi İran'da da aynısı uygulanıyor" dedi. 

'İdamlar karşısında herkes suskun'

Sezgin, İran'da yaşanan idamlar konusunda BM, insan hakları örgütleri, demokratik kitle örgütlerinin sessizliğini koruduğunu ve aynı zamanda Kürtlerin de cılız tepkiler gösterdiğini ifade ederek, "Toplumlar öyle bir değişmiş ki, büyük bir sessizlik oluyor. Herkes bu tür idamlara karşı ses çıkarmalı. Toplumun örgütlenmesi gerekiyor. Her şeyden önce buna Kürtler öncülük etmelidir. Kürtler başkalarından da bir çözüm beklememeli, kendi çözümlerini ortaya koymalıdır. İran devleti Kürt siyasetçileri böyle bir dönemde asmaya başlıyor. 'Müslüman'ım' diyen bir ülkede, barbarca vahşice insanların boynuna ip geçirerek idam ediyorlar. Şeyh Said'ten Seyit Rıza'lara, Deniz Gezmiş'lerden 12 Eylül idamlarına kadar Türkiye yüzlerce idamlar yapıldı. Aynı idamlar bugün İran'da yapılıyor. Demokrasiden söz edenler bu yöntemlerden vazgeçmelidir. Tarihten günümüze kadar idamlar uygulandı; ancak hiçbir zaman çözüm olmadı. Mutlaka idamlar durdurulmalıdır" diye konuştu. 

(diha)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.