İktisatçı Konukman: Bütün sinyaller krizi işaret ediyor

İktisatçı Konukman: Bütün sinyaller krizi işaret ediyor
Doların hız kesmeyen yükselişi, büyüme rakamlarındaki vasatlık, ihracatın düşmesi, işsizliğin son 5 yılın en yüksek seviyesine ulaşması, güven endekslerdeki düşüş, inşaat sektöründeki yüzde 2'lik gerileme ve konut satışlarındaki yüzde 30'luk azalma ile bu

25 maddelik programda 'İthal girdilere bağımlılık var bunları azaltacağız' deniyor. Yani '13 yıldır biz ekonomiyi ithal girdilere bağımlı hale getirdik' diyorlar. 'Muazzam düşük iç tasarrufu var' dendi, yani 'Hep dış tasarruflara dayalı olarak büyüdük bunu değiştireceğiz' dediler. Bu zaten krizi kabul etmektir" diye konuştu. 



'TÜİK ne diyorsa ikiyle çarp'

AKP hükümetinin yüzde 5'e kadar indirme hedefinde olduğu işsizlik rakamı 2015 yılına girilmesiyle birlikte ilk önce yüzde 10,7, ardından yüzde 11,3 oranıyla son 5 yılın en yüksek seviyesine çıktı. Konukman, TÜİK'in işsizlik oranı çalışmasının sadece her an iş aramaya hazır yaklaşık 2 milyon kişi üzerinde gerçekleştirdiğini ve rakamların olması gerekenden daha düşük bir şekilde halka yansıtıldığını söyledi. Türkiye'de yüzde 18-20 arasında bir işsizlik oranı olduğunu savunan Konukman, "TÜİK'in esas altığı 2 milyon kişiye, iş arayan ama kayıtlarda olmayan 3 milyon kişiyi de ekleyelim. Ayrıca, mevsimlik işçiler de var. İstihdam 'Cari ücret düzeyinden dönem boyunca çalışmayı arzu edip iş bulan istihdam edilen kişi' demektir. Bulamıyorsa işsiz demektir. Demek ki, mevsimlik işçiler bir yanıyla işsiz çünkü yılın 3 ayı çalışıyor diğer ayları çalışmıyor. Birde geçici istihdam var. Örneğin ziraat mühendisi ama kasiyer, makine mühendisi ama büfeci olarak çalışıyor yani niteliği dışında işlerde. Biz geçici istihdamı da işsiz olarak kabul ediyoruz. Bütün bunları eklersek işsizlik iki katı oluyor. TÜİK ne diyorsa onu ikiyle çarpmak gerek" ifadeleriyle işsizlik oranlarındaki manipülasyonu açıkladı. 

Kadınlar iş gücüne katılsa işsizlik yüzde 35,38 olacak'

Konukman, günlük ev temizliğine giden kadınların 30 gün çalışmaları sonucunda getirdiği sigorta zorunluluğu kapsamına giren yaklaşık 1 milyon kadının istihdam edilmesinin de işsizlik oranlarını düşük gösterdiğini ancak gündelikçiliğin hiçbir iş güvencesi olmadığını belirterek, bu durum da ayrı bir yanıltma olduğunu söyledi. Ayrıca, DİSK AR tarafından kadınların iş gücüne katılma oranına yönelik yapılan bir araştırmaya dikkat çeken Konukman, "DİSK AR'ın 'Türkiye'de kadınların iş gücüne katılma oranı AB ülkelerindeki gibi olsaydı Türkiye'de işsizlik nasıl olurdu?' sorusu üzerinden bir araştırması var. Araştırma sonucunda Türkiye'de işsizlik yüzde 35,38 çıkıyor. Erdoğan'ın 'kadını evde tutma' anlayışının arkasında, bu iktisadi sebep de var" dedi. 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.