Kalaycılık ölmesin diye şehir şehir dolaşıyor
ALİ VURANEL / ÖZEL
Tigris Haber-Diyarbakır’ı üç ay boyunca semt semt gezerek kalay yapacak olan Ergül, Diclekent, Yılmaz Güney caddesi üzerinde kalay yapmaya devam ediyor. Yedi çocuk babası Ergül, bir yanda eşiyle birlikte kış ayazında alınteriyle ekmeğini kazanırken bir yanda da kalaycılık mesleğini ayakta tutmanın gayretinde.
“Biz varsak kalaycılık ölmez” diyen Ergül, sert kış koşullarında kaldırıma kurduğu kalay tezgâhında ateşi körükleyerek hem ekmeğini kazanıyor hem de soğuktan korunmaya çalışıyor. Körüğün başında harladığı ateşin alazında kalay yapan Ergül, “Bu koşullarda çalışmak dilenmekten, hırsızlıktan iyidir. Elhamdülillah ekmeğimizi alınterimizle çıkarıyoruz. Bu yaşta soğuk altında çalışmak zor ama kimseye de minnetimiz yok. Böylesi her şeyden daha iyi” diyerek alınteriyle geçinmenin önemine vurgu yaptı.
Eşiyle birlikte şehir şehir gezerek kalaycılık yapan İbrahim Ergül, üç ay boyunca Diyarbakır’ı sem semt dolaşacak. Her semtte üç dört gün kalacak olan Ergül, kış ayazında kalay yaparak ekmeğini kazanıyor.
Mart’a kadar Diyarbakır’dayım
Malatyalı, 62 yaşındaki kalaycı İbrahim Ergül, Diyarbakır’ı semt semt dolaşarak kalaycılık yaparak geçimini sağlıyor. Ergül, üç aylı Diyarbakır mesaisine ilişkin şunları söyledi: “ Malatya, Hekimhan, Sofular Köyündeyim. Eşimle beraber şehir şehir gezip kalay yapıyorum. Yedi çocuğumuz var; aralarında subayımız var, öğretmenimiz var. İstanbul’da, İzmir’de çalışıyor hepsi. Biz hanımla kaldık baş başa, ‘Bir Köroğlu bir Ayvaz’. Diyarbakır’a gelmeden önce Mersin’deyim. Diyarbakır’a geleli dört gün oldu. Kalay dışında bıçak bileyleme işi de yapıyorum. Diyarbakır’da ev kiraladım ve üç ay burada kalacağım. Bahara kadar Diyarbakır’ı semt semt dolaşıp kalay yapacağım. Mart ayında Elazığ, Malatya tarafına geçeceğim. Üzüm zamanı yine Diyarbakır’a gelirim ve ilçe ilçe gezerim. Ergani, Hani, Lice, Kulp ilçe merkezlerini ve köylerini ziyaret ederim.
‘Biz varsak kalaycılık ölmez’
Kalaycılık mesleğini sürdürmekte kararlı olduğunu belirten Ergül, şöyle konuştu: “Çocukluktan beri kalaycıyım ve şimdi çocuklarım da aynı işi yapıyor. Biz varsak kalaycılık ölmez. Diyarbakır’da akrabalarımıza ait 7 tezgâhımız var. Mevsim kış ama burada kış o kadar sert geçmiyor. Ateşin başında mecbur ekmeğimizin peşinde olacağız. Bu koşullarda çalışmak dilenmekten, hırsızlıktan iyidir. Elhamdülillah ekmeğimizi alınterimizle çıkarıyoruz. Bu yaşta soğuk altında çalışmak zor ama kimseye de minnetimiz yok. Böylesi her şeyden daha iyi.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.