Okul müdürünü öldüren öğretmene 'saygılı tutum' indirimi

Okul müdürünü öldüren öğretmene 'saygılı tutum' indirimi
Diyarbakır’da geçen yıl Ağustos ayında kendisine tacizde bulunduğunu iddia ettiği okul müdürü Arafat Kılıç’ı otomobille çarparak öldürmekten ömür boyu hapis cezası istemiyle tutuklu yargılanan öğretmen Naciye Ataş'ın yargılandığı davada karar çıktı.
İlyas AKENGİN/ÖZEL HABER

Diyarbakır’da 2013 yılının Ağustos ayında Kocaköy İlçesi  Atatürk İlköğretim Okulu Müdürü 55 yaşındaki Arafat Kılıç’ı 'tasarlayarak öldürmek' suçundan hakkında ömür boyu hapis istemiyle dava açılan 33 yaşındaki öğretmen Naciye Ataş’ın yargılandığı davada karar çıktı. Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen karar duruşmasına sanık Ataş ile avukatı Serkan Akbaş hazır bulundu.

Duruşmada hazırladığı esas hakkındaki mütalaasını mahkemeye sunan savcı, maktul Arafat Kılıç ile Naciye Ataş'ın 2008 yılında aynı okulda görev yaptıkları, bu sırada maktul Arafat'ın sanığı rahatsız ettiği, sanığında bu olaya son vermek için farklı telefon ve facebook üzerinden maktul ile görüşüp olay tarihinde randevulaştıkları kaydedildi. Savcı, olay gününde maktul ile sanığın aynı araç içinde Bisbil İlçesine doğru hareket ettikleri, aynı araç içinde bulunan sanığın tanınmamak için makyaj ve peruk taktığı, araç içinde maktulun sanığı cinsel yönden taciz etmesi üzerine sanığın peruğunu çıkartarak maktul ile tartışmaya başladıkları ifade edildi. Tartışma sonrası sanığın kuru sıkı tabanca ile havaya rast gele ateş ettiği, bunun üzerine maktulünde sanığa taşlarla saldırdığı, sanığın olay yerinden kaçmak için araca bindiği ve hızlıca gaza bastığı ve bu sırada maktule çarparak ölümüne sebebiyet verdiği belirtildi. Savcı, sanık Ataş'ın olası kast altında ve ağır tahrik altında eylemi gerçekleştirdiği belirtilerek, atılı suçtan cezalandırılmasını istedi. Savcı, sanığın kaçma ve delilleri karartma şüphesini göz önünde bulundurarak, tahliyesini istedi.

Mahkeme heyetinin söz verdiği katılan avukatı ise, çarpa olayının kasıtlı yapıldığını belirterek, sanığın kasten öldürme suçundan cezalandırılmasını istedi.

Söz alan sanık avukatı Serkan Akbaş, "Müvekkilim kendisini koruma amaçlı kuru sıkı tabancayı almıştır. Maktul ile müvekkilim arasında yaşanan tartışma sonrası müvekkilim korkutma amaçlı silahı ateşlemiştir. Müvekkilim, bilinçli bir şekilde maktule çarpmamıştır.  Maktul olay sırasında müvekkilimi kafasından yaralayıp darp etmiştir. Olayda şiddetli bir çarpma yoktur. Trafik tespit tutanağı da kaza benzeri bir tarif yapıyor, delil durumu bu iken müvekkilim 14 aydır haksız bir şekilde tutuklu yargılanmaktadır. Olay taksirle meydana gelmiştir bu nedenle müvekkilimin tahliyesini istiyorum" şeklinde savunma yaptı.

ÇOK ÜZGÜNÜM

Duruşmada son sözleri sorulan sanık Naciye Ataş ise, olayın istenmeden meydana geldiğini belirterek, "Benim bu olayda kusurum çok azdır. Maktul tarafından darp edilmemden sonra kaçtığım sırada bu olay olmuştur. Benim rahmetliye yönelik kasıtlı herhangi bir eylemim olmamıştır. Ben bir öğretmenim ve tam 14 aydır tutukluyum. Bu kaza beni de ailemi de çok mağdur etmiştir. Olayda yaşamını yitiren kişi için çok üzgünüm. Mahkemenin vereceği her türlü karara saygılıyım" dedi.

SAYGILI TUTUM İNDİRİMİ

Duruşmaya kısa bir ara verdikten sonra kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık Ataş'ı kasten öldürme suçundan müebbet hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme, olası kast ile gerçekleştirildiğini belirterek cezayı önce 23 yıla, olayın şiddet etkisi altında gerçekleştiğini bu nedenle 1/4 oranında indirim uygulayarak 17 yıl 3 aya, son olarak ta sanığın yargılamadaki saygılı davranışlarını göz önünde bulundurarak cezayı 14 yıla indirdi.

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.