NACİ SAPAN

NACİ SAPAN

Tehditle devlet yönetilir mi?

Tehditle devlet yönetilir mi?

Milleti tehdit ederek Devleti yönetenlerin tarihteki sonları ile ilgili çok fazla bir şeyler yazmaya gerek yok sanırım. Yakın tarihlere bizim tanıklığımız var, uzak tarihlerle ilgili ise yazılan çizilenleri okuyoruz/okuduk. Kendisinden olmayanları ‘terörist’ olarak ilan eden, bunun üzerinden ‘şehit’ ailelerinin hassasiyetlerini algı yönetimi ile zirveye taşıyan iktidar ve yandaşları, yakın ve uzak tarih hafızalarını formatlamış olmalılar ki, kendilerine yönelik en küçük eleştiri yapanları dahi ‘terörist’ ilan etmekten geri durmuyor.

 

Vatanseverlik ve vatan hainliği kavramlarını ele ayağa düşürerek ülkeyi büyük bir kamplaşmanın içine çeken zihniyetin sadece Türkiye’de değil, dünyanın neresinde olursa olsun herhangi bir ülkede başarılı olma şansının sayılı günlerle sınırlı olduğu gerçeğini biz biliyoruz, onlarda bunu bilip farkına varsalar iyi olur.

 

Gücü ele geçirmenin karşılığında yapılacaklar; sadece baskı, zulüm, işkence, cezaevlerini doldurma, işsiz bırakma, ötekileştirme, başkalarına yaşam hakkını gasp ederek kendisine ‘mutlu bir yaşam’ zemini hazırlamak değil. Gücü silah zoruyla ele geçirenler bunları yapabilir, bu uygulamaların tamamını gerçekleştirebilir, hatta bu yaptıklarından büyük zevkler alabilir. Tarih sayfaları bunları yapanlarla doludur.

 

Demokrasi ile halkın iradesi ile güç kazananların uygulayacağı yöntemler Demokrasi kurallarına tabidir. İnsanlar ‘Bana zulüm yap’ diye sandıklara gitmiyor, ‘Beni iyi yönet’ diye oy kullanıyor, güç erkini inandığı, güvendiği yere teslim ediyor. Erki iyi ya da kötü kullanma hakkını elde edenlerin tercihlerinin ‘kötü’ den yana olmasını önleyecek tek güç yine millettir. Erki teslim eden milletin onu geri alma zamanı gelmiştir.  

 

Neden?

Çünkü yurttaşını tehdit eden, yok etme mantığını kendisine şiar edinen bir yönetim anlayışının ülkeyi getirdiği uçurumdan kurtarmanın tek yolu sandıkta teslim edilen erkin mutlaka geri alınması gerekiyor.

 

Zamanı geldi mi?

Geldiğini görüyoruz artık, ‘Adalet yürüyüşü’ adaletsizlerin kimyasını bozdu.

Bunu net görmek mümkün, yapılan saldırılar, tehditler, suçlamaların temelsizliği de bunun işaretleri olarak yansıyor. Adalet kurultayından sonra adaletsizlerin kimyasının nereye doğru evirileceğini hep birlikte göreceğiz.   

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
NACİ SAPAN Arşivi
SON YAZILAR