‘Temsilde adaleti sağlayacağız’

‘Temsilde adaleti sağlayacağız’
DTSO seçimlerinde aday olduğunu açıklayan Diyarbakır Platformu, gazetemizi ziyaret ederek Nisan ayında yapılacak seçimlerle ilgili açıklamalarda bulundu.

Platform üyeleri, tek adamlık sultasına karşı bu girişimi başlattıklarını dile getirerek en önemli amaçlarının tabanın gücünü tavana yansıtmak olduğunu bildirdiler.

14 Nisan’da yapılacak Diyarbakır Ticaret Ve Sanayi Odası (DTSO) seçimleri için hazırlıklar devam ederken, aday olduğunu açıklayan Diyarbakır Platformu gazetemizi ziyaret ederek yaptıkları çalışmalar ve projeler hakkında bilgi verdi. Genel Yayın Yönetmenimiz İlyas Akengin ile görüşen platform üyeleri Halis Bilen, Suat Önen, Şerife Keskin, Fikret Çelebi ve Nezahat Barutçuoğlu, platformu oluşturmalarındaki amacın son dönemlerde STK seçimleri üzerinde etkili olan siyasi baskı ve tek adamlık düşüncesi yerine ekip ruhunu yansıtmak, tabanın sesini tavana taşıyarak temsilde adaleti sağlamak olduğunu dile getirdiler.

‘Hiçbir Siyasi Hareketin Temsilcisi Değiliz’

Platform üyesi Halis Bilen, platformun hiçbir siyasi kesimin etkisi altında olmadığını, farklı kesim ve görüşlerden insanların bir araya gelmesiyle oluştuğunu ifade ederek, seçimi kazanmaları halinde kentin ve bölgenin ekonomik sorunlarını çözmek için her alanda etkin bir mücadele ortaya koyacaklarını söyledi. Bilen,”En önemli düşüncemiz temsilde adaleti sağlamaktır. Bizlerin elbette siyasi düşüncesi var ama biz hiçbir siyasi partinin, grubun, hareketin temsilcisi değiliz. Farklıyız, yan yanayız, güçlüyüz. STK seçimlerinde son dönemlerde belli tabular oluştu, tek adamlık düşüncesi, siyasi bağımlılık etkili oldu. Biz bunu istemiyoruz ve buna karşıyız.

‘Yerel ürün ve markaları tanıtacağız’

Seçimin adı Ticaret Ve Sanayi Odası seçimi ise yönetenlerini de sanayi ve ticaret erbabı yani taban belirlemelidir. Seçimi kazanırsak kentin, temsil ettiğimiz kesimlerin sorunlarını çözmek ve haklı taleplerini dile getirmek için her alanda etkin mücadele vereceğiz. Önemli projelerimiz var. Burada üretilen ürünlerin kolay şekilde ihraç edilmesi için demir yolunun limana bağlanması, otobanın Diyarbakır’a getirilmesi. Diyarbakır’da üretilen ürünler ve markalar var. Bunlar için etkin şekilde mücadele edeceğiz. Tanıtım kampanyaları yapacağız. Yerli ürünlere ve markalara tam destek vereceğiz. Sektörlerin başta bankacılık olmak üzere çeşitli sorunlar var. Bunlar için ilgili kurumlara yönelik baskı unsuru olacağız” dedi.

‘Ticaret Odası’nı Ticaret erbabı yönetmeli’

Platform üyesi Suat Önen, STK’ların bugüne kadar siyaset ve belli güç odakları tarafından kullanılarak kendi işlevinden uzaklaştırıldığına dikkat çekerek iş ve ticaret dünyasının çatı kuruluşu olan Ticarete Ve Sanayi Odası’nda buna son vermek için yola çıktıklarını söyledi. Önen,”Bugüne kadar sivil toplum örgütleri, odalar maalesef güç odakları, siyaset ve cemaatler gibi bu işle ilgisi olmayan gruplar tarafından kullanıldı. Taban ayrı, tavan ayrı oluştu. Birbirlerine tamamen zıt bir durum. Bu durum artık değişmeli ve işin asıl sahipleri söz sahibi olmalıdır. Bunun için yola çıktık. Belirleyici ve yönetici olanlar taban olsun. Seçmenin tavrını yansıtan bir hareket olacağız. Taban hareketiyiz. Platformun belli bir sahibi yok, hepimiz sorumluluk sahibiyiz. Platform herkese açıktır. Diğer adaylardan teklifler var, biz hepsine kapalıyız. Aksine onlar gelsin bizimle çalışsın. Eğer ticaret ve iş dünyasının iradesini yönetime yansıtma diyorsak doğru adres bu platformdur” dedi.

‘Ticaret Odası’nı siyasetten arındırmalıyız’

“Ticaretin dini, dili, ırkı, mezhebi olmaz” diyen platform üyesi Nezahat Barutçuoğlu da son yıllarda siyasetin oda seçimlerine bulaşmasının kente ve bölgeye çok zarar verdiğini dile getirdi. Barutçuoğlu,”Diyarbakır Ticaret Ve Sanayi Odası bir siyasi parti ya da siyasi oluşum değil ki.Neden siyasetin müdahalesi oluyor?.Biz nasıl siyasi partilerin işleyişine karışmıyorsak onlar da bizi ilgilendiren bu seçimlere karışmasın. Bırakalım kararı Ticaret Ve Sanayi Odası seçmenleri versin. Bu işe esnaf sahip çıksın. Doğrusu da budur. Son yıllarda siyasetin oda seçimlerine bulaşmasının zararını   esnaf ve ticaret erbabı, kesimi çekti. Bizler bunun cezasını çektik. Artık buna dur demenin zamanı geldi. Siyaset elbette toplumun gerçeğidir ve onsuz olmaz ama siyaset oda seçimlerini belirleyici olmaktan çıksın. Tamamen bağımsız bir platformuz. Her kesimle doğal olarak ilişkimiz var ama hiçbir kesimin tahakkumu altında değiliz” diye konuştu.

‘Seçimi kazanırsak tabuları yıkmış olacağız’

Diyarbakır’ın artık kendi sorunlarını, yatırımları, istihdamı konuşması gerektiğinin altını çizen platform üyesi Şerife Keskin ise bir taban hareketi olarak ortaya çıktıklarını söyledi. Keskin,”Kentimizin ekonomik ve istihdam alanlarında çok önemli sorunları var. Bunları konuşmamız ve mücadele etmemiz lazım. Mesela yerli otomobil olayında sadece talip olma bazında bir şeyler medya üzerinde konuşuldu ama somut adım anlamında hiçbir şey yapılamadı. Bu sadece bir örnek, bunun gibi çok olay var. Sektörlerin sorunları var. Ticaret Ve Sanayi Odası’na tabana hakim bir yönetim seçilirse sorunların çözümü ve bunun mücadelesi daha kolay olur. Biz bunun için yola çıktık. Hepimiz alanında uzman, sorunları ve çözüm yollarını bilen insanlarız. Seçimi kazanmamız halinde bir çok tabuyu, oluşmuş olan baronluğu yıkmak adına bir milat olacak” diye konuştu.

Dilek Akın

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.