NACİ SAPAN

NACİ SAPAN

Türkiye ve Ortadoğu bataklığı!

Türkiye ve Ortadoğu bataklığı!

 

Türkiye halklarının Ortadoğu bataklığına çekilmemesi gerektiği konusundaki yoğun muhalif seslere rağmen, dış politikadaki aymazlık maalesef durumu bu noktayla buluşturdu. 

Suruç'taki patlama işte tam da 'o bataklığa' işaret ediyor.

Suriye sınırı son 3 yıldır 'Kevgir'e dönmüş durumda.
Girenin çıkanın belli olmadığı kevgire dönmüş bir sınırın öte yakasında süren savaş ve çatışma halinin, Türkiye topraklarına taşınma ihtimalini görmemek için ya gerçekten uyuyor olmak yada uyuyor numarası yapmak gerek.

Her gün on binlerce mermi, binlerce bombanın atıldığı, ve feryatların küre-i arzı kapladığı bu gürültü patırtıda, uyumanın mümkün olmadığı göz önünde bulundurulursa, ikinci ihtimalden başka bir ihtimal gelmiyor insanın aklına. Ya da dilimiz söylemek, yüreğimiz de inanmak istemiyor ama… bir ihtimal daha var… O’da olan biten her şeyden haberdar olan hatta bu olan bitenlerin bir parçası haline gelen ülke içindeki derin yapılanmalar ve karanlık güç odakları…

Ülkeyi adım adım felakete götüren yanlış dış politikada ısrarcı olan iktidarın, bugünleri görmemiş olmasını yada görmezden gelmesini anlamak mümkün olmamakla birlikte, kabul edilemez olduğunu konuşmak ve tartışmak gerekir.

‘KARDEŞİM BEŞAR ESAD’

Cehennem sarmalına dönen bölgede, ülkenin yönetimini teslim ettiğimiz iktidarın çan eğrisi de enteresan. Önce ‘Kardeşim Esad’la başlayan balayı, ‘Ne olursa  Beşar Esad gitmeli’ takıntısına dönüşen Suriye politikası, dost, düşman,taraflı, tarafsız herkes tarafından ‘Sakat politikanın iflası şeklinde yorumlanmasına rağmen, bu yolda sürdürülen ısrar direnç ülkeyi her gün bir adım daha felakete sürüklüyor.

Geldiğimiz noktada,  IŞİD, YPG, PYD arasında amansız bir savaşa dönüşen Suriye'deki mevcut durumun Türkiye topraklarını da içine alacak şekilde bir çatışma ve savaş haline dönüşebileceğini söyleyenler, yazanlar, çizenlerin öngörüsü 'Suruç katliamı' ile buluştu.


5 Haziran'da Diyarbakır İstasyon meydanında denenen katliam provasının devamı gibi algılanması gereken Suruç katliamına benzer katliamların bundan sonra olmayacağına artık kimse garanti veremez.Çünkü, Türkiye terörist eylemlerin ve uluslararası istihbarat örgütlerinin kıskacına girmiş durumdadır.Türkiye Ortadoğu’ya girmedi ancak Ortadoğu 
bataklığı  kendi topraklarımızın içine çekildi.

Kobanê’nin yeniden inşası için Suruç'a giden, masum bir toplantı ve kahvaltı sırasında katledilen gençlerin hesabını kimden ve nereden soracağımızı bilmiyoruz/Bilemiyoruz. Katilleri, bu katillerin arkasındaki güçleri çok net bilmiyoruz, ancak AKP iktidarının son 3 yılda özellikle Suriye konusunda uyguladığı kör dış politikasının sonuçlarının yargılanması ve sorgulanması gerektiğini çok net biliyoruz.

Sonuç itibariyle bir karanlık olayın daha tanıklığını yapıyoruz.
Dün Diyarbakır Bugün Suruç 

Yarınımızın ise hiç garantisi yok
Suruç'a giden o çocukların da aklına hiç gelmemişti böyle bir patlama, böyle bir son!
Barış, özgürlük, güzel bir gelecek inşa etmek üzere gittikleri o topraklara cansız bedenlerinin düşeceğini akıllarının köşesinden dahi geçirmemişlerdir.

Türkiyeyi yasa boğan bu olayın bir an önce aydınlanmasını bekliyoruz.Umarız Diyarbakır olayı gibi karanlıkta kalmaz, yada bırakılmaz…

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
NACİ SAPAN Arşivi
SON YAZILAR