Şeyhmus DİKEN

Şeyhmus DİKEN

Tutsaklar Çıkarken!

Tutsaklar Çıkarken!

12 Nisan gecesi haber ulaştığında itiraf edeyim ki biraz da fıkradaki gibi Nasrettin Hoca’nın durumuna düşmüşlüğün hissiyatına kapıldım.

Yıllar evvel yitirdiğini, bulduğundakinin ruh hali gibi hani!

Beş yıl evvel tıpkı böyle bir seçim sonrasında 2009 Nisan’ında aramızdan çekip almışlardı dostlarımızı arkadaşlarımızı. Beş dalga halinde ve sayıları binlerle (kimi kaynaklara göre onbin dolayında) ifade edilen ve üzerlerinde bir tek çakı-bıçak dahi çıkmadığı halde “terör suçlusu” olarak imlenen “KCK  tutsakları”nı.

14 Aralık 2013 günü yazdığım “Muktedirin Dili Üzerine” yazımda; Ergenekon tutuklusu Mustafa Balbay’ın Anayasa Mahkemesinin kararı üzerine salıverilmesi mevzuunda KCK tutsaklarından dolayı suskun kalınmasından söz etmiştim.

“Gecikmiş adalet”in KCK tutsakları için seçim sathı mailinde gerçekleşme istencini dillendirmiştim.

Ve bu minval üzere sizin bu satırları okuduğunuz 14 Nisan 2014 günü sabahı için Diyarbakır Adliyesi önünde olmayı planlamıştım. Hoş yine orda olacağım ya!

Ama asıl beklenmeyen sürprizi galiba Pazar sabahı geçmiş olsun dileklerimi telefonla kendisine ilettiğimde serbest bırakılan 48 tutukludan biri olan İHD eski başkanı Muharrem Erbey ifade etti. Beklemiyorduk, bizim için de sürpriz oldu.

Umuyor, diliyor ve bekliyorum ki; hayatını barışa adamış, seçilmiş ama hakkı gaspedilip hakketmiyene paymal edilmiş, halkın vekili Hatip Dicle arkadaşım da dâhil olmak üzere içerde kalan diğer KCK tutsakları da 14 Nisan itibariyle tahliye edilirler.

Ankara’nın siyasal iktidarı siyaseti, siyasetin aktörleri ve örgütlenmeleri üzerinden muhataplık meselesini dikkate alarak çözmeyi aklından geçiriyorsa; Kürt siyasetinin aktörlerinin bir bölümünün maalesef hâla tutsak olduğunu ve onlarsız, adına Barış ve Demokratik Çözüm Süreci denilen yürüyüşünün hayli zor ve aksak bir yürüyüş olacağını unutmamalıdır.

Bu sebeple siyasetle hukuk arasında; zaman zaman emir komuta zinciri içinde, zaman zaman da çatışmalı bir hal üzerinde yürüyen ilişkinin toplumda onarılması hayli ağır ve travmatik izler bıraktığını galiba birilerinin bir kez daha hatırlatması gerek.

Bu vesileyle serbest bırakılan 48 tutsağa bir kez daha geçmiş olsun derken tez zamanda özgürlüklerine kavuşmaları istencimle akıbet geride kalan diğerlerinin başına diyorum.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Şeyhmus DİKEN Arşivi
SON YAZILAR