Yüksekdağ: AKP ve Saray o bodrumun enkazında kilitli

Yüksekdağ: AKP ve Saray o bodrumun enkazında kilitli
Figen Yüksekdağ, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu

 

 

HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Cizre'de bodrum katında mahsur kalan yaralılara ilişkin, "Ne yazık ki, üzülerek söylüyorum vahşet bodrumunda katledilenleri kurtarmaya yetmedi gücümüz. Öfkeliyiz. Artık AKP ve Saray o bodrumun enkazında, o bodrumun karanlığında kilitli” ifadelerini kullandı.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi, Eş Genel Başkan Figen Yüksekdağ'ın da katılımıyla parti Genel Merkezi'nde toplandı.

Saray iktidarının kadınlara yönelik ayrımcı politikalarının zirve yaptığı bir dönemden geçtiklerini söyleyen Yüksekdağ, "Şiddetin yükseldiği dönemlerde zulmün, baskının ayrımcılığın en ahlaksızı kadına yöneltilir" dedi.

İktidar artık kadınları eskisi gibi yönetemediğini, kadınların erkek egemen, baskıcı, ayrımcı anlayışa itiraz ettiğini belirten Yüksekdağ, "Kadınların kitlesel itirazının, isyanını karşılığı her gün daha fazla kadın cinayet oluyor. Politik bir mücadele içinde olsun ya da olmasın, örgütlü olsun ya da olmasın kadınlar şiddetle, yoksullukla, işsizlikle terbiye edilmeye çalışılıyor.

“ İktidar hep kadını terbiye etmek istemiştir. Hizaya çekmek istemiş ve o hizanın dışına çıkmak isteyen kadınları düşman ilan etmiştir, taşlamıştır. Erkek egemen siyasi iktidarın hizasının dışına çıkanlar kanla, ölümle, şiddetle cezalandırılıyor ama tüm bunlara rağmen kadın özgürlüm mücadelesi de, kasdınların direnişi de sürüyor. İşte bu nedenle umutluyuz.

 Eğer dayatılan bunca esaret rağmen, esaret parmaklıklarını parçalayan kadınlar varsa, o toplum için umut var, o ülke için gelecek var demektir" ifadelerini kullandı.

'GELECEĞİMİZİ YARINIMIZI ZAPTEDEMEZLER'

"İşte biz kadınlar, HDP'de örgütleniş kadınlar, yarın olduğumuz çok iyi biliyoruz. Biz HDP'li kadınlar, yarına dair umutların bayrağını taşıdığımız çok iyi biliyoruz" diyen Yüksekdağ, "Geleceğimiz, yarınımızı zapt edemezler" dedi. Bu duruşun büyütülmesi için kadınların kendini çoğaltmasını hayati önemde olduğuna işaret eden Yüksekdağ, HDP Kadın Meclisi'nin her düzeyde kendini büyüterek, kadın mücadelesini örgütlü hale getirmeyi hedeflediğini söyledi.

Türkiye'de yaşanan sürecin geleceksizliği işaret ettiğini kaydeden HDP Eş Genel Başkanı Yüksekdağ, iktidarın şiddet dışında bir yönetme biçimi tanımadığını, aylardır kuşattığı kentlerdeki halkın demokrasi iradesini teslim almaya çalıştığını belirtti. Saray darbesi ve bu darbeye karşı geliştirilen direnişte yüzlerce kişinin katledildiğini söyleyen Yüksekdağ, "Adı konulmamış bir savaş, bir Saray savaşı uğruna" dedi.

Yüzden fazla kadının yaşam alanlarında katledildiğini ifade eden Yüksekdağ, "Bütün bu karanlık, bu şiddet tekçi ve iktidar saplantılı bir siyasi anlayışın güvencesini , tek adam ve tek parti sultasının güvencesini sağlamak için" dedi.

'SARAY VE AKP O BODRUMUN KARANLIĞINDA KİLİTLİ'

Yüksekdağ, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bizler bu darbe uygulamalarının sona erdirilmesi için dört bir yanda seferber olduk. Ne yazık ki, üzülerek söylüyorum vahşet bodrumunda katledilenleri kurtarmaya yetmedi gücümüz. Üzgünüz. Bundan ötürü kendimizi sorguluyoruz. Ama üzüntümüzden çok daha fazla öfkeliyiz. Artık AKP ve Saray o bodrumun enkazında, o bodrumun karanlığında kilitli.

“AKP ve Saray karanlığa gömülmüş olabilir ama halklarımızı bu karanlığa mahkum edemeyecekler. Öyle bir düzen ki bu, cenazenin gömülme hakkını gasp ediyor. İnsana dair ne varsa hepsini silip atmışlar. İyi olan bütün şeyleri unutarak, sadece kötüye dayanarak iktidarda kalabileceklerini düşünüyorlar"

'BİZLER HALKLARIN EMEK, BARIŞ VE DEMOKRASİ MÜCADELESİNİ KUŞANDIK'

Cizre'de ve Sur'da yasa dışı paralel bir yapılanmayla savaşın yürütüldüğünü vurgulayan Yüksekdağ, "Siz bakmayın paralel yapıyla mücadele dediklerine, kendileri paralel. Hükümeti tanımayan, mevzuatı takmayan, kendi kural ve kuralsızlıklarıyla çalışan bir yapı doğdu. Saray'daki zat, Ergenekon atına binmiş, başkanlık için şahlanacağını düşünüyor. Yanılıyor. O at kimleri sırtından attı. Zulüm iktidarı kendi sonunu hazırlıyor. Onlar sona gidiyor" şeklinde konuştu. Yüksekdağ, "Bizler halkların emek, barış, demokrasi mücadelesinin iradesini kuşandık" dedi.

Ankara katliamının 4. ayı dolayısıyla, hayatını kaybedenleri  anan Yüksekdağ, bugüne kadar soruşturmada kayda değer bir ilerleme yaşanmadığını söyledi, "Katliamı da, sorumlularını da asla unutmayacağız" dedi.

'KÜRT SORUNU KOMPLOYLA TECRİTLE ÇÖZÜLMEZ'

PKK Lideri Öcalan'a yönelik 15 Şubat komplosunun yaklaştığını da hatırlatan Yüksekdağ, şunları söyledi: "Sayın Öcalan'a dönük 15 Şubat komplosu, aslında bir Kürt sorunu olmasının ötesinde bir Türkiye sorunudur. Bugün ne yazık ki, komplocu zihniyet ayakta durabileceğin sanıyor. Dolmabahçe Mutabakatı'nı yok sayanlar, masayı devirenler tecrit uyguluyor. Sorun komployla, tecritle çözülemez. Geride bıraktığımız 16 yıl bunu çok net göstermiştir."

"Bakın bugün hala Türkiye halkları bir yol ayrımında, sancıda. Bu, Türkiye'nin demokratikleşme krizidir, sancısıdır" diyen Yüksekdağ, Türkiye'nin bu sancıdan kurtulabilmesi için Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması gerektiğini söyledi.

Yüksekdağ, "Masanın dağıtıldığı o noktaya yeniden dönülmesini istiyoruz. Bugün yaşananlar masanın devrilmesiyle başlamıştır" dedi.

'BU KADINLAR SİZE ASKER ÜRETMEYECEK'

Kadına yönelik şiddetin her geçen gün daha da arttığına işaret eden Yüksekdağ, Davutoğlu'nun "Daha çok çocuk doğurun, bu sizin vatani görevinizdir" şeklindeki açıklamasını hatırlattı. Yüksekdağ, "Başbakan kadını kendi askeri olarak görüyorsa sokaktaki adam kadınları nasıl görmez?" diye sordu.

Yüksekdağ, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kadın katilleri sırtlarını devlete dayadıklarını biliyor. AKP ve Saray'ın kendileri gibi düşündüklerini biliyorlar çünkü. Kadınların yanıtı açık: Kimliğimiz, bedenimiz bizimdir. Başbakan savaşa daha fazla asker istiyor. Bu sömürü düzenine ucuz işçi istiyor. Kadınlar bunun için mi size asker ve işçi üretecek? Dört bir yanda savaşa karşı en önde yürüyenler kadınlar. Yaşamı en fazla bizler savunuyoruz diyenler kadınlar. Bu kadınlar size asker üretmeyecek.

Paçalarından cinsiyetçilik ve nefret akıyor. HDP'lilere saldırarak 'Size etek giydireceğiz' diyorlar. O kadar kendilerin kaybetmişler ki, anlamamız kolay olmuyor. Akıl tutulması deniyor, bunlarda alık da yok. Akılları yanmış, vicdanları yanmış. Siz bir kadının, ananızın eteğine tutunarak ayaklarınız üzerinde doğruldunuz. Utanın. Ananızdan utanın. Eteğe karşılar, keşke insanlık diye bir gömlek olsa da giyseler. Biraz insana benzeseler keşke."

'EKVADORLU KADINLARA SELAM OLSUN'

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, kendisini protesto eden Ekvadorlu kadınlar hakkında suç duyurusunda bulunduğunu anımsatan Yüksekdağ, "Burası yetmedi, Ekvator'daki kadınların başına musallat oldular bir de" dedi, Ekvatorlu kadınları selamladı.

Yüksekdağ, "Ekvator'daki kadınlar boyun eğmedikleri ve boyun eğmeyen kadınların sesi oldukları için gurur duymalı, onlara şiddet uygulayan utanmalı. Ama ne yazık ki utanmayı bilmeyen bir siyasi iktidar anlayışıyla karlı karşıyayız" dedi.

HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, konuşmasını, "HDP Kadın Meclisi, direniş yollarından geçerek barışa ulaşmak için öncü olacak" diyerek sonlandırdı.

Yüksekdağ'ın konuşmasının ardından toplantı basına kapalı olarak devam ediyor. Siyasal süreç ve örgütsel durum değerlendirmesi, Kadın Meclisi Yönetmeliğinin belirlenmesi ve yeni dönem çalışmalarına ilişkin tartışmaların yapılacağı toplantıda HDK Kadın Meclisi'nin yürütmesi de seçilecek.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.