Amedspor ve halklaşma öyküsü

Amedspor ve halklaşma öyküsü
Metin Kılavuz’un X hesabı dikkatimi çekti, onun üzerinden Amedspor’u anlatmayı, şampiyonluk hikâyesine katkıda bulunmayı daha mantıklı ve uygun gördüm.

Haber & Yorum: Naci SAPAN - Fotoğraf: Sedat PEHLİVAN

Şampiyonluk hikâyesinin ilk satırları kendisiyle ilgili olması nedeniyle de konuya giriş yapmak mümkün. Amedspor adında ısrar, devamlılık, kararlılık, TFF tarafından ismin tescili onun çabalarının sonucu.

Amedspor’un halklaşma öyküsüne vurgu yapmış Kılavuz,

Şöyle yazmış;

“Şılbe’de doğan ve Amed stadyumunda koşmaya başlayan;
Dünya spor tarihinde bir ilk.
13 yılda hiçbir kulüp başarıya ulaşamadı.
Tüm engellere rağmen direngenliğin zaferi.
Bir takımın halklaşma öyküsü.
Her biji Amedspor.”

Amedspor’un eski Başkanı, kulübün adı DİSKİ iken kurucusu, yürütücüsü, var oluşunda büyük katkıları olan biri Metin Kılavuz. Zaten yazısında Şılbe’de doğan derken, DİSKİ’ YE atıf var. Vefa gereği hikâyenin başlangıç noktasına parmak bastıktan sonra, bir takımın halklaşma ve halkla bütünleşme, halk tarafından sahiplenilmesi hikâyesinin devamına gireyim.

Giriş, gelişme ve sonuç ilişkisini çok net anlatmış Metin Kılavuz.

Özellikle son 5 haftadaki halkın sahiplenmesi sayesinde dünya çapında ön plana çıkan bir takım var artık. Amedspor, taraftar kitlesi ve şampiyonluk kutlamalarıyla dikkatleri üzerinde topladı. Amedspor’un bu özelliği futbol dünyasının en büyük kazancı olacak.

Taraftar kitlesi Diyarbakır’la sınırlı değil, aynı zamanda tüm bölgenin takımı olduğu konusu da tescilli hale geldi. Türkiye’nin bütün illerine yayılmış taraftar kitlesinin yanı sıra, Dünya’nın herhangi bir ülkesinde de Amedspor taraftarı ile karşılaşmak mümkün.

Halklaşma, halkla bütünleşme, halkın sahiplenmesinin odağı konumunda olmak böyle bir şey.

Elbette ki, ötekileştirilmenin karşıtı olarak da düşünmek lazım, halklaşmayı…

Menemen maçının bitimiyle birlikte stadyumda başlayan, gece geç saatlere kadar devam eden şampiyonluk kutlamalarının ötekileştirmeye karşı tepkinin hayata geçirilmesinin ritüeli olarak değerlendirmek yanlış olmaz.

Bu ritüelden geleceğe bakınca, ciddi bir organizeye ihtiyaç görünüyor. Kirlenmiş futbol dünyasının paslanmış çarkları arasında teslimiyeti ret eden bir kararlılıkla, farklılığın toplum nezdinde tescillenmesi gerekiyor. Sadece isim bazında tescillenmek yetmiyor, ismi korumak, geniş halk kitlelerine layık bir konumda anlam kazandırmak önemli.

Ötekileştirilme çukurundan kendi direnci ile sıyrılan Amedspor’un kendini var eden özelliğini futbolcu, yönetici, teknik heyet düzeyinde de sağlıklı temellere oturtup, kalıcı ve yıllara hitap eden bir organizasyona imza atmak gerekiyor ki, Süper lig’e güzergâh olsun.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum