Bölgedeki cezaevleri yeni operasyonlar için mi boşaltılıyor?

Cezaevlerinde hak ihlali, kötü muamele ve baskılar yaşanmaya devam ederken, son dönemde bölgedeki cezaevlerinden uzak illere sürgüler hat safhaya çıktı. Başta Bingöl, Batman, Siirt, Mardin, Diyarbakır, Van ve Muş cezaevleri olmak üzere onlarca siyasi tutsak, batı illerindeki cezaevlerine sürgün edildi. Yaşanan sürgünlere tepki gösteren tutsak yakınları, bir taraftan sürgünler ile tutsak ailelerine ceza verilmek istediğini belirtirken, diğer yandan da yapılan sürgünlerin Kürtlere yönelik yeni operasyonların habercisi olduğuna işaret etti. Muş E Tipi Kapalı Cezaevi'nde 8 Kasım'da Tekirdağ 1 Nolu F Tipi Cezaevi'ne sürgün edilen 61 tutsağın içerisinde bulunan Kamuran Parlak'ın ağabeyi Faysal Parlak, yapılan sürgünlerin son 2-3 ay içerisinde cezaevlerinde sistemli olarak tutsakların hak ihlallerine karşı "direnişini kırmak" adına, AKP hükümeti tarafından yapılan bir politika olduğunu dile getirdi. Sürgünler ile amaçlananın sadece tutsakları cezalandırmak olmadığını ifade eden Parlak, tutsaklar ile beraber tutsak ailelerinin de cezalandırılmak istendiğini dile getirdi. Parlak, "Kürdistan bölgesinden Türkiye'nin batı illerine sürgün edilen tutsaklardan boşalan yerleri yeniden geliştirilecek operasyonlar kapsamında tutuklanacak Kürtler için yeni boş alanlar açıyorlar. Bu yapılan sürgünler, AKP'nin sistemli olarak her zaman uyguladığı politikalardan bir tanesi" dedi. 

'Aileleri de cezalandırılıyor'

Muş Cezaevi'nden sürgün edilenler arasında bulunan Mehmet Sıddık Gül'ün ağabeyi Mehmet Selim Gül, bölgedeki cezaevlerinde kalan tutsakların sürgün edilmesini yeniden yapılacak olan operasyonlar için tutuklanacak olan kişilere yeni yer açmak olduğu anlamına geldiğini dile getirdi. Bingöl Cezaevi'nden PKK'li tutsakların firar etmesinin ardından cezaevlerinde çok sıkı anlamda baskılar oluşturulduğunu belirten Gül, yaşananlardan dolayı sürgünlerin olacağını tahmin ettiklerini, ancak yapılan sürgünler ile sadece tutsakların cezalandırılmadığını aynı zamanda tutsak ailelerinin de bu sürgünler ile cezalandırmak istendiğini vurguladı. Yapılan sürgünleri kınadıklarını belirten Gül, sürgünlerden dolayı başta Adalet Bakanlığı olmak üzere gerekli mercilere başvurarak, sürgünlerin oluşuna ilişkin sıkıntılarını dile getireceklerini söyledi. 

'Serbest bırakılması gereken tutsaklarımız sürgün ediliyor'

Muş Cezaevi'nden sürgün edilen bir diğer tutsak Cafer Kaçak'ın ağabeyi Mithat Kaçak da, AKP hükümetinin Kürtlere karşı sürekli provokasyonlar içerisine girdiğini belirterek, yapılanlar karşısında hiçbir zaman taviz vermeyeceklerini dile getirdi. AKP hükümetinin Kürt halkıyla uğraşmaktan vazgeçmesi gerektiğini belirten Kaçak, şunları söyledi: "Yeter AKP'nin bizimle uğraştığı. Yapılanlara karşı sessiz kalacağımız zannediliyorsa yanılıyorlar. Elbet bir gün yapılanların hesabını soracağız. Erdoğan ne isterse onu yapıyor. Kendisini bu ülkenin padişahı olarak görüyor. Her konuşmasında Kürt halkını tehdit ederek, konuşmasına başlıyor. Kürt halkının başında diktatör kesiliyor. Bu yapılanları asla kabul etmiyoruz. Serbest bırakılması gereken tutsaklarımızın uzak illere sürgün edilmesini kınıyoruz." 

Son günlerde 258 siyasi tutsak sürgün edildi

Öte yandan son günlerde cezaevlerinde yaşanan sürgünler tutsak yakınlarının kaygılarını ve değerlendirmelerini adeta doğrular nitelikte. Muş Cezaevi'nden Tekirdağ Cezaevi'ne 71, Mardin Cezaevi'nden Çorlu Cezaevi'ne 38, Siirt E Tipi Cezaevi'nden 72 tutsak çeşitli cezaevlerine, Batman Cezaevi'nden Tekirdağ Cezaevi'ne 16, Van Cezaevi'nden Muş, Kastamonu, Zile ve Giresun cezaevlerine 61, Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi'nden de 64 siyasi tutsak Edirne F Tipi Cezaevi'ne "sevk" adı altında sürgün edildi.