Diyarbakır Baro Başkanı Eren, yeni anayasa tartışmalarını değerlendirdi; "Toplumsal sorunları çözen, kapsayıcı bir Anayasa"

Diyarbakır Baro Başkanı Eren, yeni anayasa tartışmalarını değerlendirdi; "Toplumsal sorunları çözen, kapsayıcı bir Anayasa"
 Özel Haber
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel'in, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmesinde bir kez daha gündeme gelen yeni bir anayasa konusunu Tigris Haber'de değerlendirdi

Mahsum RENÇBER

TİGRİS HABER - Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren, yeni bir anayasanın Türkiye için çok önemli olduğunu söyledi. Öncelikle anayasayı yapma niyetinin ne olduğunun ortaya konulması gerektiğine dikkat çeken Eren, "Anayasayı yapma niyetini önce ortaya koymamız lazım. Neden yeni bir anayasaya ihtiyaç duyuyoruz" dedi.

"Temel hak ve özgürlükler konusunda sıkıntılar yaşıyoruz"

Tigris Haber'e yeni bir anayasa konusunu değerlendiren Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren, Türkiye'deki toplamsal sorunların çözümü yada hakların anayasal güvenceye alınması konusunda sivil bir anayasaya ihtiyaç duyulduğunu söyledi. Yeni bir anayasa için de bütün siyasi partilerin desteğine ihtiyaç duyulduğuna işaret eden Eren, "Bir ülkede yeni bir anayasa yapılıyor olma süreci her ülke için, tabi Türkiye için de önemli. Önemli olan ülkedeki bütün renklerinin, kimliklerinin o anayasada yer alması. Asıl meselemiz bu aslında. Bir ülkede yeni bir anayasa yapılıyor olma süreci her ülke için, tabi Türkiye içinde önemli. Önemli olan ülkedeki bütün renklerin kimliklerin o anayasada yer alması. Asıl meselemiz bu aslında. Anayasayı yapma niyetini önce ortaya koymamız lazım. Neden yeni bir anayasaya ihtiyaç duyuyoruz. Gerçekten Türkiye’deki toplumsal sorunların yada Türkiye’deki anayasal güvenceye bağlanması gereken temel haklar açısından yeni bir anayasaya ihtiyaç var diye mi yapılıyor. Yoksa salt bir yani anayasa yapalım duygusu mu hakim. Bu anlamda ilk önce bunu ilk önce ortaya koymak gerekiyor. Evet Türkiye’de bir darbe anayasası var. Hala askeri cunta sonrası yapılan, hazırlanan bir anayasa var. Yıllarca onlarca değişikliğe uğradı. Ama bugünün Türkiye koşullarında biz mevcut anayasanın uygulanması konusundaki sorun ve sıkıntıları hala aşamıyoruz. Hala Türkiye’de mevcut anayasada da hüküm bulan, karşılığı olan temel hak ve özgürlükler konusunda uygulamada sorun ve sıkıntılar yaşıyoruz" diye konuştu.

baro-baskani-nahit-eren-1.jpg

"Toplumsal sorunları çözen bir anayasa istiyoruz"

Yapılacak yeni Anayasanın toplumsal sorunları çözüm esasıyla hazırlanması gerektiğini ifade eden Eren, “Önemli olan yeni bir anayasaya ihtiyaç duyuluyorsa pratikte uygulamada toplumu buna hazırlamak, kamuoyunu buna hazırlamak, bürokrasiyi buna hazırlamak, kulluğu buna hazırlamak. Ama biz düşünce dünyasında özgürlükleri esas alan yada toplumsal sorunları çözen bir anayasa yapma ihtiyacı hissetmiyorsak, yapacağınız Anayasanın da mevcut anayasadan bir farkı olmayacak. Bu anlamda önce toplumu yeni bir anayasaya hangi temel esaslar üzerinde ihtiyaç duyulduğunu ortaya koymamız lazım. Örneğin Kürt meselesini öncelemeyen yada Türkiye’de Kürt kimliği üzerinden mevcut devam eden saldırıları baskıları yada sınırlamaları yada yasakları sona erdirecek bir anayasal düzenleme olmayacaksa yeni anayasanın toplumsal sorunlara çözümüne bir katkısı olmaz. Bu anlamda bütün farklılıkları bütün renkleri bütün toplumsal sorunların cevap bulacağı herkesin kendisini içerisinde bulacağı kendisini kimliğinden renginden dini inancından sahipleneceği bir anayasa ihtiyaç var. Bu yüzden Türkiye’de yeni bir anayasa ihtiyaç var. Ama yeni anayasanın toplumsal sorunların çözüm esasıyla hazırlanması gerektiğini, bu anlamda hazırlık sürecine bütün farklılıkları ile ülkedeki bütün dinamiklerin yer alması gerektiğine inanan biriyim. Aksi durumda mevcut anayasanın şuan özgürlükleri esas alan hükümleri var ama uygulamada bunlar bile kullanım konusunda bireylerin partilerin derneklerin önünde onlarca yasak var" şeklinde konuştu.

"Siyasi parti ve toplumsal desteğe ihtiyaç var"

Yeni bir anayasa için toplumsal ve siyasi partilerin de desteğine ihtiyaç duyulduğunu anlatan Eren, şunları söyledi:

"Eğer yeni bir anayasa ihtiyacı duyuyorsanız ve bu anayasa eğer Türkiye büyük millet meclisinde oylanacaksa yâda bu anayasa ileriki süreçte referanduma gidecekse toplumsal bir desteğe ve siyasi partilerinde desteğine ihtiyaç var. Elbette bu temaslar iletişimler anlamlı ve kıymetli. Tarafların niyetlerinin açığa çıkması açısından da önemli. Salt bir anayasayı yapmayı stratejik anlamda bir iktidar partisinin yada herhangi bir partinin kendi gelecek kaygısıyla yada stratejik kaygılarla hareket edip etmediği bu temas ve söylemlerden açığa çıkacak. Bu anlamda bu temas ve iletişimler önemli. Ama bunu meclisle de sınırlı kalmaması lazım. Meclise giremeyen siyasi partilerinde bu sürece dahil edilmesi anlamlı olacak. Ama bana göre en önemlisi toplumsal dinamiği en iyi şekilde analiz eden toplumsal sorunlarla temas halinde olan sivil toplum, meslek örgütlerinin, akademisyenlerin bu sürece dahil edilmesi lazım. Buda yeni anayasanın yapılma yönündeki niyetin amacını ortaya koymuş olur. Yoksa salt bir yani anayasa yapalım duygusu mu hakim. Bu anlamda ilk önce bunu ortaya koymak gerekiyor. Evet, Türkiye’de bir darbe anayasası var. Hala askeri cunta sonrası yapılan, hazırlanan bir anayasa var. Yıllarca onlarca değişikliğe uğradı. Ama bugünün Türkiye koşullarında biz mevcut anayasanın uygulanması konusundaki sorun ve sıkıntıları hala aşamıyoruz. Hala Türkiye’de mevcut anayasada da hüküm bulan, karşılığı olan temel hak ve özgürlükler konusunda uygulamada sorun ve sıkıntılar yaşıyoruz. Önemli olan yeni bir anayasaya ihtiyaç duyuluyorsa pratikte uygulamada toplumu buna hazırlamak, kamuoyunu buna hazırlamak, bürokrasiyi buna hazırlamak, kulluğu buna hazırlamak. Ama biz düşünce dünyasında özgürlükleri esas alan yada toplumsal sorunları çözen bir anayasa yapma ihtiyacı hissetmiyorsak, yapacağınız Anayasanın da mevcut anayasadan bir farkı olmayacak."

baro-baskani-nahit-eren-2.jpg

"Yeni anayasa, çözüme katkı sunmalı"

Kürt meselesi veya Kürt kimliği üzerindeki saldırıları, baskıları yada sınırlamaları kaldıracak olması açısından sivil anayasanın önemine değinen Eren, Bu anlamda önce toplumu yeni bir anayasaya hangi temel esaslar üzerinde ihtiyaç duyulduğunu ortaya koymamız lazım. Örneğin Kürt meselesini öncelemeyen yada Türkiye’de Kürt kimliği üzerinden mevcut devam eden saldırıları baskıları yada sınırlamaları yada yasakları sona erdirecek bir anayasal düzenleme olmayacaksa yeni anayasanın toplumsal sorunlara çözümüne bir katkısı olmaz. Bu anlamda bütün farklılıkları bütün renkleri bütün toplumsal sorunların cevap bulacağı herkesin kendisini içerisinde bulacağı kendisini kimliğinden renginden dini inancından sahipleneceği bir anayasa ihtiyaç var. Bu yüzden Türkiye’de yeni bir anayasa ihtiyaç var. Ama yeni anayasanın toplumsal sorunların çözüm esasıyla hazırlanması gerektiğini, bu anlamda hazırlık sürecine bütün farklılıkları ile ülkedeki bütün dinamiklerin yer alması gerektiğine inanan biriyim. Aksi durumda mevcut anayasanın şuan özgürlükleri esas alan hükümleri var ama uygulamada bunlar bile kullanım konusunda bireylerin partilerin derneklerin önünde onlarca yasak var" ifadelerini kullandı.

"Sürece meslek örgütleri, STK ve akademisyenler dahil edilmeli"

Yeni anayasanın, gelecek kaygısı olmadan, insan hakları ihlalleri açısından da adil, hak ve hürriyetleri kapsayacak olması gerektiğini sözlerine ekleyen Eren, "Eğer yeni bir anayasa ihtiyacı duyuyorsanız ve bu anayasa eğer Türkiye büyük millet meclisinde oylanacaksa yada bu anayasa ileriki süreçte referanduma gidecekse toplumsal bir desteğe ve siyasi partilerinde desteğine ihtiyaç var. Elbette bu temaslar iletişimler anlamlı ve kıymetli. Tarafların niyetlerinin açığa çıkması açısından da önemli. Salt bir anayasayı yapmayı stratejik anlamda bir iktidar partisinin yada herhangi bir partinin kendi gelecek kaygısıyla yada stratejik kaygılarla hareket edip etmediği bu temas ve söylemlerden açığa çıkacak. Bu anlamda bu temas ve iletişimler önemli. Ama bunun meclisle de sınırlı kalmaması lazım. Meclise giremeyen siyasi partilerinde bu sürece dâhil edilmesi anlamlı olacak. Ama bana göre en önemlisi toplumsal dinamiği en iyi şekilde analiz eden toplumsal sorunlarla temas halinde olan sivil toplum, meslek örgütlerinin, akademisyenlerin bu sürece dâhil edilmesi lazım. Buda yeni anayasanın yapılma yönündeki niyetin amacını ortaya koymuş olur" şeklinde görüş belirtti.

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.