Diyarbakır’da binlerce çocuk sokakta

Diyarbakır’da binlerce çocuk sokakta
Diyarbakır’da sokakta çalıştırılan çocuklarla ilgili sahada tespitlerde bulunan Yeşil Yıldız Derneği Genel Başkanı Yahya Öger, 4 bin çocuğa ulaştıklarını söyledi.

Tigris Haber - Özel

TİGRİS HABER - Sokakta çalışan çocukların büyük risk altında olduklarını ve her türlü istismarla karşı karşıya bırakıldıklarını ifade eden Öger, söz konusu çocukların yeniden eğitime katılmaları için tüm devlet kurumlarının eş güdüm halinde çalışması gerektiğini kaydetti.

Eğitim çağındaki çocuklar sokaklarda, tehlike altında

Sokakta dilenen, su, mendil, simit satan ya da sokakta çalıştırılan; kağıt toplayıcılığı yapan, trafikte cam silen çocuklarla ilgili sahada çalışmalar yapan Öger, bugüne kadar 4 bin çocuğa ulaştıklarını ve yüzlerce çocuğun her gün sokakta olduğunu belirterek, “Bu çocukların büyük bir kısmı bizim Dom dediğimiz insanların çocukları. Koredeli dediğimiz, özellikle Sur’un bir köyünden Diyarbakır merkeze gelen ve Sur olaylarından sonra Diyarbakır’ın yoksul semtlerine dağılmış ailelerin çocukları. Pek çoğu nakliyecilik işi yapan ailelerin çocukları ve bunların ekonomik durumları Domlar kadar kötü olmasa da yine de ekonomik sıkıntı yaşayan ailelerin çocukları. Yine, Suriyeli göçmen çocuklar sokakta çalışan çocuklar arasında ağırlıklı. Özellikle dilenen ailelerin çocukları Suriyeli göçmenlerden oluşuyor. Tabii çocukları sokakta çalışmaya, dilenmeye iten sebeplerin başında ekonomiden ziyade ailelerin boş vermişliğidir. Evdeki çocuk sayısının fazlalığından dolayı aileler, çocuklar nerelere takılıyor, neler yapıyor bunu çok da umursamıyor. Sokakta çalışan çocuklarla görüştüğümüzde ve aileler ile de konuştuğumuzda çocuğun aileden habersiz şekilde çalıştığı ortaya çıkıyor” ifadelerini kullandı.

yahya-oger.jpg

Yeşil Yıldız Bağımlılıklarla Mücadele Derneği Genel Başkanı Yahya Öger, sokakta çalıştırılan çocuklarla ilgili sahada elde ettikleri gözlemleri Tigris Haber’e değerlendirdi.

Bir yıldır sokakta çalışan çocukların eğitime kazandırılması için çalışma yürüttüklerini belirten Yeşil Yıldız Derneği Genel Başkanı Yahya Öger, bugüne kadar 4 bin çocuğa ulaştıklarını söyledi.

2017 yılında kurulan dernek 17 ilde örgütlendi

Yeşil Yıldız Bağımlılıklarla Mücadele Derneği’nin kuruluşuna ve yaptığı çalışmalara ilişkin konuşan Genel Başkan Yahya Öger, şunları söyledi: “Derneğimiz 2017 yılında Diyarbakır merkezli kuruldu. Şuan 17 ilde temsilciliğimiz bulunmakta. Bağımlı bireylerle hastane arasında gönüllü köprü olmaya çalışıyoruz. Madde bağımlılığı, alkol bağımlılığı, tütün bağımlılığı, kumar bağımlılığı, teknoloji bağımlılığı ve marka bağımlılığı ile ilgili alanda önleyici çalışmalar yapıyoruz. Kuruluşumuzdan şimdiye kadar 300’e yakın konferanslar verdik. Okullarda, Aile Destek Merkez’lerinde, Belediye Kadın Merkez’lerinde, camilerde, Kuran kurslarında, üniversitede önleyici eğitim çalışmaları yapıyoruz. Bağımlı bireylerle hastane arasında gönlü köprü kurup, madde bağımlılığından kurtulmak isteyenleri AMATEM’e ÇAMATEM’e, ALO 191’e yönlendiriyoruz. Sahada tespitler yapıyoruz.”

cocuk.jpeg

‘Diyarbakır’da 4 bine yakın çocuk tespit edildi’

Sokakta çalışmaya maruz bırakılan çocuklara ilişkin yapılan çalışmalara değinen Öger, şöyle konuştu: “Bir yıldır da sokak çocuklarının rehabilite edilmesiyle ilgili bir projede de görev yapıyorum. Sokakta dilenen, su satıcılığı yapan, mendil satan, simit satan ya da sokakta çalıştırılan, kağıt toplayıcılığı yapan, trafikte cam silen çocuklarla ilgili çalışıyoruz. Sokakta çalışan çocukların tespitini yapmak. Sokakta çalışma sebeplerini öğrenmek. Aileyi bilinçlendirmek ve çocuğu okula yönlendirmek. Aileyi meslek edinme kurslarına teşvik etmek. Herhangi bir yardım desteği almayan parçalanmış ailelere ise Sosyal Destek Programı kapsamında destek sağlamaktır. Proje kapsamında şuna kadar Diyarbakır’da 4 bine yakın çocuk tespit edildi. Bu çocukların büyük bir kısmının aileleri ile görüşüldü. Fakat şu bir vakıadır ki, çalışan çocukların büyük bir kısmının (yüzde 75’i) ailelerinden habersiz çalışıldığına şahit olduk. Yani, çalışan çocukların kazançlarının aile ile paylaşılmadığı tespit edildi. Çocuk aileden haberli de çalışsa elde ettiği para ile ya internete gidiyor ya da sigara kullanımı yoluna tevessül ediyor.”

sokak-cocuk-isci.jpeg

Çocuklar neden sokakta çalışmak zorunda bırakılıyor?

Diyarbakır’da sokakta çalışan/çalıştırılan çocuk işçilerin ağırlıklı bölümünün ekonomik anlamda dezavantajlı ailelerin çocukları olduğuna işaret eden Öger, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu çocukların büyük bir kısmı bizim Dom dediğimiz insanların çocukları. Koredeli dediğimiz, özellikle Sur’un bir köyünden Diyarbakır merkeze gelen ve Sur olaylarından sonra Diyarbakır’ın yoksul semtlerine dağılmış ailelerin çocukları. Pek çoğu nakliyecilik işi yapan ailelerin çocukları ve bunların ekonomik durumları Domlar kadar kötü olmasa da yine de ekonomik sıkıntı yaşayan ailelerin çocukları. Yine, Suriyeli göçmen çocuklar sokakta çalışan çocuklar arasında ağırlıklı. Özellikle dilenen ailelerin çocukları Suriyeli göçmenlerden oluşuyor. Tabii çocukları sokakta çalışmaya, dilenmeye iten sebeplerin başında ekonomiden ziyade ailelerin boş vermişliğidir. Evdeki çocuk sayısının fazlalığından dolayı aileler, çocuklar nerelere takılıyor, neler yapıyor bunu çok da umursamıyor. Sokakta çalışan çocuklarla görüştüğümüzde ve aileler ile de konuştuğumuzda çocuğun aileden habersiz şekilde çalıştığı ortaya çıkıyor. 18 yaşındaki bir çocuğun çalışması suç teşkil ediyor ve bu durum çocuk istismarına kadar gidiyor. Eğer çocuk aile tarafından ekonomik olarak istismar ediliyorsa bu da suçtur. Dolayısıyla şuana kadar bu konuda cezai bir müeyyide olmamakla beraber sonuçta çocuğun çalışmasına göz yuman aileler gerçeği orta yerde durmakta.”

sokak-cocuk-001.jpeg

Sokaklarda çalışan çocukları bekleyen tehlikeler

 Sokaklarda çalıştırılan çocukları yeniden eğitime kazanmayı amaçladıklarını ifade eden Öger, “Projenin asıl amacı eğitimden uzak kalan çocuğu yeniden eğitime kazandırmaktır. Bunun dışında 18 yaş üstü gençleri meslek kuralarına yönlendirme çabası da bu proje kapsamındadır. Saha çalışmamız birçok açıdan iyi olmakla beraber noksan ayaklarının da olduğunu söylemek gerek. Aileler zaman zaman iş beğenmiyorlar. Yönlendirdiğiniz meslek kurslarına katılmak istemeyebiliyorlar. Aileler genelde direkt olarak ekonomik destek talep ediyorlar. Yani, bir yerde aileler çocukları kendilerine bir ekonomik kazanç kapısı olarak görme cihetine gidebiliyorlar. Bunda da çocuk için bazı riskler var. Bunlardan bir tanesi ki, son süreçte Diyarbakır’da güvenliğin sağlanmasıyla birlikte ciddi manada terör örgütlerine çocukların devşirilmesi olayının önüne geçildi. Ama bu çocukların birçoğuna baktığımızda aslında bunlar sigara, uyuşturucu kullanmak için birer potansiyel bireylerdir. Ya da cinsel tacize, istismara uğrayabilecek potansiyel bireylerdir” diye belirtti.

Sokakta çalışan çocuklar tacize maruz kalıyor

Sokakta çalışan çocukların karşılaştıkları tehlikelere işaret eden Öger, şöyle konuştu: “ Savunmasız, korumasız olan bu çocuklarla görüştüğümüzde kendilerine bu tür tacizlerin yapılmadığını ancak arkadaşlarına yapıldığını, cam silerken bazı sürücülerin kendilerine laf söylediğini, sözlü tacizde bulunduğunu ifade ediyorlar. Diyarbakır geneline baktığımızda üzülerek söyleyeyim, çocuk işçiliği yoğunluğu bölge bazında çok çok fazla. Semt bazında da baktığımızda özellikle Sur olaylarından sonra göç edip Bağlar’ın Muradiye, 5 Nisan, Kaynartepe, Göçmenler Caddesi, Yanık Köşk civarında ciddi bir yığılmanın olduğuna şahit olabiliyoruz. Eski ismiyle Küçe Mahallesi, yeni ismiyle Medya Mahallesi’nde, Fabrika Mahallesi’nde çocukların sıklıkla çalıştığını görüyoruz. Bunun dışında özellikle Havaalanı kavşağından Yeni Hal kavşağına kadar olan alanda çocuk işçiliğinin yoğunlaştığını gözlemledik. Özellikle bu duruma ailelerin de göz yumduğuna şahit olduk.”

‘Tek bir kurumun bu duruma müdahalesi yetersiz kalır’

Devletin tüm kurumlarının sokakta çalıştırılan çocukları eğitime kazanma noktasında eş güdüm halinde hareket etmesi gerektiğine dikkat çeken Öger, şu ifadeleri kullandı: “Tabii bu sorunla mücadelede sadece  bir kurumun bir şeyler yapması yetmiyor. Bu durumu defaten giden Valimize de söylemiştik. Sonuçta bu durum, çocuk işçi çalıştırılması bir suç ise bu suçun önlenmesi noktasında bütün kamu kurumalarının koordinasyon içinde olması lazım. Tek bir kurumun bu duruma müdahalesi yetersiz kalır. Buna emniyetin, zabıtanın müdahale etmesi lazım.”

cocuk--.jpeg

Ana arterlerde yüzlerce çocuk işçi çalışıyor

Sokakta çalışmak zorunda bırakılan çocukların eğitme kazandırılmasının öneminin altını çizen Öger, sokaktaki çalışan çocuk sayısına ilişkin olarak ise şöyle konuştu: “Özellikle Domların ve Koredelilerin çocukları içinde kız çocuklarının ağırlıklı olarak sokaklarda çalıştıklarını ve eğitimden mahrum kaldıklarını görüyoruz. Okula gitmeme ya da okula gidenlerde ede devamsızlık oranı bu iki grupta çok çok fazla. Günlük olarak sadece ana arterlerde 200 civarında çocuk sokaklarda çalışıyor. Semt pazarlarında arabacılık yapan çocukların sayısına da baktığımızda çocuk işçiliğinin 300’ü bulduğunu görüyoruz. Özellikle yaz aylarıyla birlikte okulların tatil edilmesiyle birlikte çocuk işçiliğinde de ciddi artış yaşanıyor ve çocuklar sokaklarda su satıyor. Mevsime göre bu işler selpak satıcılığı şeklinde farklılaşabiliyor. Bu çocuklardan alışveriş yapan insanların şunu net olarak bilmesi gerekir ki, bu çocukların kazandıkları para onları eğitimden daha da uzaklaştırıyor. Çünkü kazanılan paralar ya internete ya kötü alışkanlıklara gidiyor. Duyarlılık gösteren vatandaşlar eğer yapabiliyorlarsa bir çocuğun elinden tutup onun eğitim masraflarını karşılayabilirler. Çocuğa 1 TL verip bir mendil ya da su almakla ona yardımcı olmuş olmuyorsunuz.”

‘Aileler ekonomik döngülerini çocukların sırtına bindirmemeli’

Çocukların sokakta çalışmasının temelinde ailelerin sorumsuzluğu olduğuna vurgu yapan Öger, şunları söyledi:  “Tabii burada temel görev ailelere düşüyor. Aileler ekonomik döngülerini çocukların sırtına bindirmemeli. Bazı ailelerde evin yetişkin bireyleri çalışmazken, evin geçimi çocukların sırtına yıkılabiliyor. Bu durum tek kelimeyle hem vicdansızlıktır hem de bir suçtur. Çocukların çalışmasını kısa yoldan hayata atılmak olarak süslemek, böyle bir algı oluşturmak kesinlikle yanlıştır. Çocuğun eğitim görmesi ve eğitimden uzak kalanların ise yeniden eğitime katılması gerekiyor. Aileler hiçbir koşulda çocuklardan bir ekonomik beklenti içinde olmamalı, evin yükünü çocukların omzuna yıkmamalıdırlar.”

‘Gece yarısı sokaklar, küçük kız çocukları için büyük risk taşıyor’

Sokakta çalışan çocukların ekonomik kaygıları olduğuna da işaret eden Öger, “Çocuklarla konuştuğumuzda para kazanma hırsı içinde olduklarını da gördük. Görüştüğümüz birçok çocuk Diyarbakır tabiri ile ‘Ben kendime para kazanıyorum’ diyor. Çocukları bu yaşta ekonomik kaygılara sevk etmek doğru değil. Çocukların eğitim odaklı düşünmesi lazım. Çocuklara acıyarak destek olan insanların duyguları istismar ediliyor ve verilen 1 TL’nin sigaraya, internete gittiğinin net bir şekilde bilinmesi lazım. Bu da çocukları eğitim alanından daha da uzaklaştırıyor. O yüzden kesinlikle çocuk işçiliğinin sürmesine katkı sağlamamak gerekiyor. Çocuğa para vermekle onları sokaktan uzaklaştırmıyoruz, onları sokağa daha da çok bağlıyoruz. Diyarbakır’da özellikle Ofis bölgesinde gece yarılarına kadar çalışan 8-9 yaşlarındaki küçük kız çocukları için sokaklar çok büyük risk taşıyor. Duyarlılık gösteren vatandaşların bu çocukları emniyete bildirmeleri lazım. Gerekirse çocukların yanında durup kolluk kuvveti gelinceye kadar refakat etmek lazım. Çocukların ailelerine teslim edilmesi lazım. Çünkü o yaştaki kız çocuklarının gece yarısı sokakta bulunmaları ileride daha derin sosyal yaralar açılmasına sebep olabilir” şeklinde ifadeler kullandı.

Yeşil Yıldız Derneği Temsilcilikleri

1-Ankara-İmran MUSİLİOGULLARI

2-İstanbul-M.Ali ÖGER

3-Kayseri- Büşra ORMAN

4-Bursa- Serdal İLBAŞ

5-Şanlıurfa -İbrahim KENDİRCİ

6-Bingöl- Şahin GÜLTEKİN

7-Mardin- Rümeysa YALÇIN

8-Şırnak-Guhtar ZEYREK

9-Tunceli -Erhan KODAT

10-Elaziğ-Fatih AKAR

11-Hakkari- Gülnur EZGİN

12- Malatya -Fatma ÜLGEN

13- İzmir- Canan YILMAZ

14 -Afyon- Fatih Burak AK

 

İLÇE TEMSİLCİLİĞİ

1-D.Bakır/Bağlar-M.Sadık DAYAN

2-D.Bakır/Kayapınar-Zeki DİLEK

3-D.Bakır/Kocaköy-Fırat VAROGLU

4-D.Bakır/Yenişehir-Sabahat COŞAN

5-D.Bakır/Sur-A.Kadir TANRIVERDİ

6-D.Bakir /Eğil-M.Zeki EFE

7-Ş.Urfa/Viranşehir-Cüneyd YALÇIN

8-Mardin/Artuklu-Derviş AĞLAMAZ

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum