Diyarbakır'da Maraş anması

Diyarbakır'da Maraş anması
Maraş Katliamı 41. yılında Diyarbakır'da lanetlendi.

Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Diyarbakır Şubesi'nde yapılan basın açıklamasında, 41. yılında Maraş Katliamı'nın unutulmadığı, unutturmayacağı vurgulandı.

Diyarbakır'daki açıklamayı, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Diyarbakır Şubesi Başkanı Cafer Koluman yaptı.

diyarbakirda-maras-anmasi-(1).jpeg

Katliamda 111 kişi yaşamını yitirdi, 1000'in üzerinde yaralı

19/26 Aralık 1978 tarihinde meydana gelen Maraş Katliamı’nın üzerinden 41 yıl geçtiğini belirten Koluman, sözlerini şöyle sürdürdü: " Bu katliamda sorumluluğu bulunanlar ya hiç yargılanmadan “kurtuldular” ya da göstermelik dava dosyalan ile yargılanıp beraat ettirildiler. Maraş Katliamı, yakın tarihimizin en acımasız, insanlık adına en utanç verici kitlesel katliamlardan biridir. Katliamda, resmi rakamlara göre 111 canımız katledilmiş, 1000 üzerinde kişi yaralanmış, 552 ev, 289 işyeri yakılıp tahrip edilmiştir. Katliamdan sonra Alevilerin %80’i kenti terk etmiştir."

"Maraş katliamı derin devletin işi"

Katliamcıların amacının, 12 Eylül askeri darbesine zemin hazırlamak ve  yanında, Maraş’ta Alevi, solcu, demokrat insanları kıyıma uğratarak sindirmek olduğunu ifade eden Koluman,  şunları söyledi: "Böyle büyük ölçekli bir senaryonun devletin derin güçlerinden icazet alınmadan yapılması mümkün değildir. Zaten katliamda baş aktörün “DERİN DEVLET (MİT’in MHP KANADI)” olduğu yıllar sonra, dönemin başbakanı Bülent ECEVİT’in çekmecesinden çıkan 'bilgi notu'nda ortaya çıkmıştır."

diyarbakirda-maras-anmasi-(3).jpeg

"Katliamlarla yüzleşmenin ve gerçek faillerin bulunmasının gerekliliğine inanıyoruz"

Geçmişte yaşanan katliamlardan çıkardıkları dersin onları hafızalarda diri tutmak olduğunu belirten Koluman, "Geçmişte yaşananları unutturmayarak, katliamların yenilenmesini önleyerek, farklılıkların zenginlik olduğu bilincini beyinlere kazıyarak ve hepsinden önemlisi vicdanlarımızla, geçmişimizle, ayıplarımızla, suçlarımızla yüzleşerek ışığı çoğaltmalıyız. Bu nedenle Maraş’ta insanlık dışı kıyımın vicdanlarımızda yarattığı utancı hep birlikte temizlemek gerektiğine inanıyoruz. Maraş Katliamının toplumsal belleğimizde açtığı yarayı da demokrasiye, insan hak ve özgürlüklerine, eşitliğe, çok kültürlülüğe inanan kesimlerle sarabileceğimizi biliyoruz. Katliamlarla yüzleşmenin ve gerçek faillerin bulunmasının gerekliliğine inanıyor, Maraş Katliamının unutulması halinde farklı kimlik ve inançtaki her insanın can ve mal güvenliğine yönelik tehditlerin artarak devam edeceğini görüyoruz." diye konuştu.

"Maraş katliamı dosyası karanlıkta bırakılıyor, suçlular gizleniyor"

Katliam gerçekliği ile yüzleşilmesi ve katliamların ardındaki karanlık odakların aydınlatılması, sorumlulardan hesap sorulması gerektiğini kaydeden Koluman, "Devlet, geçmişindeki bu utancı temizlemek, geleceğini de aydınlatmak zorundadır. Bizce bunun çözümü katliamın gizli arşiv belgelerinin açıklanması, karanlıkta kalmış gerçek faillerinin bulunması ve Alevilerden özür dilenmesidir. Yeni Katliamlar yaşamamak için Maraş’ın unutturulması yönündeki girişim ve çabalara set çekmek, toplumun ve devletin yüzleşmesini sağlamak bu açıdan önem taşımaktadır. Aradan tam 41 yıl geçmesine rağmen katliamı gerçekleştiren gerçek suçlular cezalandırılmamış, devlet arşivlerine, Genelkurmay arşivlerine davanın avukatları dahi erişememiş ve engellenmiştir. Dava dosyası kamuoyundan hukuksuz bir şekilde gizlenmektedir. Katledilen çanlarımızın mezarları kaybedilmiştir. Bu katliamda Hakk'a yürüyen canlarımızın sayısını belirleyemediğimiz gibi isimlerine dahi ulaşamadığımız canlarımızın olduğunu düşünmekteyiz." ifadelerini kullandı.

"Aleviler Vardır Alevilik Haktır: Maraş Katliamını unutmadık"

Uluslararası sözleşmeler ve Anayasaya dikkat çeken Koluman, devletin vatandaşın can güvenliğini koruma altına alması gerektiğini belirterek, " Devlet vatandaşına karşı önleme ve koruma yükümlülüğü altındadır. Ancak devlet Maraş Katliamı’nda bunu sağlayamadığından dolayı sorumludur. Şayet sorumlu olmadığım düşünüyorsa katliamların üstüne sünger çekerek değil, katliamlar ile yüzleşerek ve gerçekliğin ortaya çıkarılmasını sağlayarak sorumluluktan kurtulabilir. Bunu sağlamak yerine 41 yıl önce katledilen canlarımız anmak için her yıl Maraş’ta yapılacak anmalar engellenmekte ve Valilik tarafından gösteri, toplantı, miting vb. gibi açıklamalar yapmamıza izin verilmemektedir. Bu tür idari işlemlerle Maraş Katliamı davasını kapatmaya çalışmaktadırlar. Oysa bilinmelidir ki biz Aleviler; ‘Aleviler Vardır Alevilik Haktır’ şiarıyla Maraş Katliamını unutmadık! Unutturmayacağız! İnatla ve inançla her yıl Maraş’ta katledilen canlarımızı anmaya ve sorumlulardan hesap sormaya devam edeceğiz." şeklinde konuştu.

"Alevilere gözdağı verilmek istenmiştir"

Açıklamada katliam zihniyetinin güncelliğini koruduğuna vurgu yapan Koluman, şu ifadeleri kullandı: "O kara günde canlarımızı bizden alanlar, inancımızın varlığım kabul etmeyenler, bugün de farklı yüzler ancak AYM anlayışla Aleviler üzerinde sindirme, korkutma, baskılama yoluyla asimilasyon politikalarına devam etmektedirler. Daha bir ay önce İzmir’de, Mersin’de ve Adana’da Alevi ailelere ait kapıların kapışma çarpı işareti bırakılmış ve hakaret içeren sözler yazılarak Alevilere gözdağı verilmek istenmiştir. Aradan bir ay geçmesine rağmen bu eylemi gerçekleştirenler hala tespit edilememiştir."

"Katliam zihniyetini bir kez daha şiddetle kınıyoruz"

"Kerbela’dan bugüne zalimin karşısında Hüseyin olduk, Zeynep Ana olduk" diyen Koluman, son olarak şunları kaydetti: "Hiçbir zulmün karşısında yolumuzdan dönmedik. Nerede bir katliam ve zulüm varsa, zulmün/zalimin karşısında, mazlumun/haklının yanında olduk. Boyun eğmedik, teslim de olmadık. Ve diyoruz ki Hak ve hakikat, adalet arayışımızdan asla vazgeçmeyeceğiz. Katliamlar aydınlatılana kadar mücadelemizden asla geri atmayacağız. Bu nedenle Hak ve Hakikat ışığında Hakka yürüyen cümle canları bir kez daha buradan saygıyla anıyoruz. Katliama gerçekleştirenleri ve devam eden katliam zihniyetini bir kez daha şiddetle kınıyoruz." (Haber Merkezi)

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.