Diyarbakır'ın sorunları Meclis gündeminde
TİGRİS HABER - Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde gündem dışı, Diyarbakır'ın sorunlarını dile getirmek için söz alan Tanrıkulu, "Diyarbakır sonuçta bu coğrafyanın en büyük kentlerinden, Türkiye'nin en büyük kentlerinden biri; 2 milyona yakın nüfus var, 17 ilçe var, büyük bir coğrafya. Tarımda, sanayide Türkiye'nin öncüsü olan kentlerinden bir tanesi olması gerekirken maalesef hak ettiği yerde değil" sözleriyle son dönemde iş insanlarının yaşadığı sıkıntılara dikkat çekti.
Tanrıkulu'nun konuşmasından satırbaşları şöyle:
"Açıklanan hiçbir GAP Eylem Planı tamamlanmadı"
Diyarbakır'ın özellikle sorunları var. Teşvik edilen, açılan fabrikalar maalesef kapanmak üzere ve birçoğu da kapandı aynı zamanda. Sanayicilerin büyük sorunları var, finansmanla ilgili sorunları var, tarımla ilgili sorunlar var. Ben bu yaşımda kaçıncı GAP Eylem Planı açıklandı bilmiyorum. Birçoğuna da tanıklık ettim, bizzat bulundum o planlarda ama henüz maalesef tamamlanmış değil. Sulamayla ilgili olarak, yirmi yıl önce biten sulama kanallarına su verilmediği için şimdi yeniden onarılıyor, yeniden ihale ediliyor, yeniden yapılmaya çalışılıyor. Silvan Barajı'nın sulama kanallarıyla ilgili olarak hiçbir çalışma neredeyse yok; 2030 yılında tamamlaması bekleniyor, 2000'li yılların başında bitmesi gereken bu kanallar.
"DEDAŞ üretim yaptığı bölgeye altyapı yatırımı yapmıyor"
Yine, elektrikle ilgili gerçekten çözemediğimiz, çözülemeyen ve Hükümetin korumasından faydalanan bir şirket var, DEDAŞ. 6 ilin elektrik dağıtımıyla ilgilenen bu şirket bütün kaynağını, bütün üretimini bölgede yapmasına rağmen bölgeyle ilgili olarak, Diyarbakır'la ilgili olarak bir altyapı çalışmasında bulunmuyor. Önümüzde yaz, yine sıcaklar var ve yine elektrikle ilgili olarak birçok sorunla karşı karşıya kalacağız, karşı karşıya kalmaya devam edeceğiz. DEDAŞ adlı şirket, bu şekilde Diyarbakır'dan kaynak elde etmesine rağmen Diyarbakır'ın hiçbir altyapı çalışmasını maalesef karşılamıyor, maalesef. Diyarbakır merkezle ilgili olarak -arkadaşlarımın bana verdiği bilgiye göre- en son altyapı çalışması Turgut Özal döneminde yapılmış. O zamandan bu zamana yapılan bir çalışma da yok. Kentin hiçbir kültürel faaliyetine, spor faaliyetine de bu şirket herhangi bir kaynak aktarmıyor; tek derdi, sömürmek, almak, götürmek. Bunun da peşinde olacağız.
"Maden faaliyetiyle doğa talanı"
Hafta sonu Diyarbakır'daydım, kendi ilçem Kulp'taydım, Baloğlu-Aygün hattında 20 tane köy var, günde sadece üç veya dört saat elektrik geldiği bana ifade edildi.
Madenlerle ilgili büyük sorunlar var. İşte, Hasandin Yaylasındaydım, Dicle'de Heridan köyüyle ilgili maden çalışmaları var. Mesele şu: Bölgede güvenlikle ilgili mesele olduğu için sonuçta maden çalışması yapılamıyordu, şimdi bir süreç var, o süreçle ilgili olarak güvenlik meselesi çözülmüş durumda. On yıldır, on beş yıldır, yirmi yıldır alınan ruhsatlar bu ruhsatların sahipleri tarafından tam bir talan zihniyetiyle doğa katledilerek, çevre katledilerek çalışma yapılmaya çalışılıyor ve bu da yine Hükûmetin gözetimi ve izniyle yapılmaya çalışılıyor. Buradan ifade ediyorum: Buna da izin vermeyeceğiz, Diyarbakır'ın yerel yönetimiyle, sivil toplumuyla, meslek örgütleriyle, orada yaşayan insanlarla barışık olmayan bir maden faaliyetinin karşısında olacağımızı buradan ifade ediyorum.
"Trafik çilesi"
Trafikle ilgili olarak sorunlar var, bunlar giderilemiyor maalesef. Diyarbakır 2 milyonluk kent ama raylı sistemle ilgili olarak bugüne kadar bir çalışma yapılmadı. Kentin güvenlikle ilgili problemleri var, özellikle uyuşturucuyla ilgili problemi var. Bağlar ilçesinin hızla bir kentsel dönüşüme tabi tutulması lazım ve buradaki metruk binaların boşaltılması, yıkılması lazım ki uyuşturucuya ev sahipliği yapmasınlar ama bunlarla ilgili de çalışma yapılmıyor. Fuhuş da başka bir sorun.
Kaynak:Haber Merkezi




Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.