Hak İnisiyatifi’nden “Andımız’ açıklaması

Hak İnisiyatifi’nden “Andımız’ açıklaması
Hak İnisiyatifi Derneği, öğrenci andının geri getirilmesini “kabul edilemez” bulduğunu açıkladı

Danıştay’ın ‘andımız’ kararına tepkiler sürüyor. Merkezi Diyarbakır’da bulunan Hak İnisiyatifi Derneği yaptığı yazılı bir açıklama ile Danıştay 8. Dairesi’nin vermiş olduğu karara tepki gösterdi,

Hak İnisiyatifi Derneği’nin söz konusu açıklamasının satır başları şöyle:

Öğrenci Andına “demokratikleşme paketi” kapsamında son verildi

“Öğrenci Andı; 2013 yılında tek tipçi ve ırkçı olduğu gerekçesiyle bir “demokratikleşme paketi” kapsamında kaldırılmış ve o tarihten bu yana okullarda çocuklara okutulmamıştır. Bu adım, 2009 yılından itibaren “Andımız Kaldırılsın” kampanyasını düzenleyen derneğimizce memnuniyetle karşılanmıştı. Buna karşın Milli Eğitim Bakanlığı İlköğretim Kurumları Yönetmeliği’nin 12. maddesinin kaldırılması işleminin iptali talebiyle Türk Eğitim Sen tarafından açılan davada Danıştay 8. Dairesi’nce 18.10.2018 tarihinde oy çokluğu ile verilen bir kararla, öğrenci andının dayanağı yönetmelik maddesini kaldıran yönetmelik maddesi iptal edilmiştir. Danıştay 8. Dairesi iptal kararının gerekçesinde; “İdari istikrar oluşturacak biçimde çok uzun zamandır bütün devlet okullarında ve hatta özel okullarda genç nesillerin anayasal vatandaşlık temelinde aidiyetini güçlendiren ve öğrencilerde değer oluşumuna katkı sunan ve her sabah ders başlamadan önce okutulması şeklinde uygulanan öğrenci andının kaldırılması, ancak bu değişikliği hukuka uygun kılacak bir bilimsel gerekçeye dayanması halinde olanaklıdır. Aksi tutum, idarenin sahip olduğu düzenleme yetkisini ve takdir hakkını hukuka uygun kullanmadığı anlamına gelecektir” denilmiştir. Kararda dava konusu düzenlemeyle Öğrenci Andının kaldırılmasını gerekli kılacak idarece yaptırılmış eğitim biliminin gerekleri ve pedagojik formasyon ilkeleri bakımından değerlendirmeler içeren dava dosyasına sunulmuş araştırma, inceleme ve tespit bulunmadığı da ayrıca belirtilmiştir. Öğrenci Andının “demokratikleşme paketi” kapsamında okullarda okunmasına son verildiği dönemde Başbakan ve şu anda Cumhurbaşkanı olan Recep Tayyip Erdoğan, bu metnin kaldırılmasını; “30’larda Hitler ve Stalin gibi toplumu formatlamak için bu tür uygulamalar yapılıyordu. Dünyanın hiçbir gelişmiş ülkesinde çocukların içtimaya dizildiği, ırkçı sloganlar okunan metinler göremezsiniz” sözleriyle desteklemişti.

‘Türkiye Cumhuriyeti’nin çok kimlikli, çok kültürlü yapısına zarar veriyor’

“Türkiye, Türk etnik kimliğiyle beraber otuzu aşkın başka etnik kimliği barındıran, çok kimlikli ve çok kültürlü bir ülkedir. “Türküm” şeklinde başlayan İlkokul kitaplarındaki Öğrenci Andında yer alan “varlığım Türk varlığına armağan olsun”, “Ey büyük Atatürk! Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe durmadan yürüyeceğime ant içerim” ve “Ne mutlu Türküm diyene!” şeklindeki ifadeler; Türkiye Cumhuriyeti’nin çok kimlikli, çok kültürlü yapısına zarar veren, toplumu tek tip olarak algılayan ve algılatmak isteyen ifadelerdir. Bu metinde “Türk” ırkını esas alan ifadeler, Türkiye’deki diğer etnik kimlikleri görmezden gelen hatta asimile sonucu doğurabilecek ifadeler olmakla birlikte, bu metin devletin ideolojik algısını küçücük çocuklara dayatan tek tipçi ve ırkçı bir metindir.

Çocuklarımız zorunlu olarak okutulan ders kitaplarında ne Türklüğe ne de başka bir ırka varlıklarını armağan etme ifadelerini görmek mecburiyetinde bırakılmamalıdır. Çocuklarımız küçük yaşlardan itibaren bir ideolojinin kalıplarına sıkıştırılan insanlar olmaktan çıkarılmalıdır. Sonuç olarak; Türkiye’deki tüm etnik ve diğer kimliklerin özgürce var olma, ideolojilerin ve ırksal kimliklerin kendilerine dayatılmadığı özgür bir ortamda eğitim görme hakkı olmalıdır. Yıllardır asimilasyon ve tektipleştirmenin zoraki bir aracı olan Öğrenci Andının, Danıştay kararında belirtilen gerekçeyle tekrar uygulamaya sokulmak istenmesi vahimdir. Türkiye’nin içinden geçtiği sosyal ve siyasal krizleri derinleştirecek bir araç olan bu karar tektipleştirme, farklılıkları görmezden gelme ve inkâr etme politikasındaki sürekliliğin tezahürüdür.

‘Öğrenci Andı ırkçı ve tektipçi’

“Hak İnisiyatifi olarak artık toplumun genelinde bir karşılığı kalmamış, uygulanmasında çocuklar için hiçbir fayda bulunmayan, ideolojik ulus devlet dönemi uygulaması olan Öğrenci Andıyla ilgili davada verilen kararın hukuki bir karar olarak değerlendirilemeyeceğini düşünüyoruz. Ayrıca, Öğrenci Andı başta olmak üzere tüm ırkçı ve tektipçi metin ve uygulamaların eğitim sürecinden çıkarılmasını talep ediyor ve “Andımız Kaldırılsın” kampanyasını başlatan ve yürüten ilk kurum olarak bu yönde mücadelemize devam edeceğimizi deklare ediyoruz.”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.