Karacadağ’da eşek sırtında su çilesi

Karacadağ’da eşek sırtında su çilesi
2020 yılında bu ne hal ne eziyet; Karacadağ kırsalındaki 5 bin kişinin suyu hala eşek sırtında taşınıyor.

Urfa’nın Siverek ilçesi Karacadağ bölgesinde 10 mahallede yaşayan 5 bin kişi, içme suyunu eşek sırtında taşırken, hastalar da 2 kilometre uzaktaki yola eşek sırtında taşınıyor.

Urfa’nın Siverek ilçesi Karacadağ (Çîyayê Reş) bölgesinde bulunan Zincirli (Bîra Elo), Güvercin (Gogeeçin), Sapan (Kivan), Kartal (Zinarê kertel), İnançlı (Warê Zirfo), Çukurca (Nevala Mazî), Karahisar, Çağdaş (Kortdiz), Defere, Bazın (Garoz) mahallelerinde yol olmadığı için içme suyu ve tüm taşıma işleri eşeklerle yapılıyor. Yağmur sularıyla dolan sarnıçlardan içme suyunu eşeklerle taşıyan mahalleliler, kış koşullarında hastalarını da aynı yöntemle taşımak zorunda kalıyor.

Mezopotamya Ajansı’nın haberine göre, Su ve yol sorunu yaşayan 10 mahallenin nüfusu ise 5 bini aşıyor. Temel geçim kaynağı hayvancılık olan mahallelerde 45 bine yakın da büyük ve küçükbaş hayvan bulunuyor.

 “Tek aracımız eşekler”

Sapan Mahallesinde yaşayan ve geçimini hayvancılıkla sağlayan Zülküf Çelik, yol ve içme sularının olmadığını, seçimlerde kendilerinden oy isteyenlerin bu sorunlarıyla ilgileneceklerine dair söz vermelerine rağmen gereğini yapmadıklarını söyledi. Yol olmadığı için sağlık konuşanda yaşadıkları zorluklara değinen Çelik, “Köyde hastamız oluyor. Ambulansı çağırıyoruz. Ambulans köyün içine kadar gelemiyor. En yakın yol 1-2 kilometre mesafede. Oraya kadar hastayı eşeklerle taşıyoruz. Başkada yol yok. Yol olmadığından hayvanlarımızı ilçe merkezine yükleyip götüremiyoruz. Burada takılı kalıyoruz. Tek aracımız eşekler. Ondan başkada bir şey yok. Bize 15 yıldır ‘su getireceğiz, yolunuzu yapacağız’ diyorlar. Sonuç olarak ne yol yapılıyor ne de su geliyor” diye konuştu.

 

Hastalar eşek sırtında: Halimiz hal değil

 “Her yıl aynı zulmü yaşıyoruz” diyen Mustafa Çelik de hastalarını eşek ve atlarla yola kadar taşıdıklarını dile getirdi. Diğer bir mahalleli Sabri Güler de yok sayıldıklarını ifade ederek, “2020 yılına gireceğiz ama halimiz hal değil” dedi.

 “Bizim suçumuz nedir?”

Her seçimde verilen sözlerin unutulduğunu belirten Yılmaz Çelik de tepkisini şöyle dile getirdi: “Ben küçükken bize ‘yapacağız’ diyorlardı. Şimdi 25 yaşındayım aynı şekilde bizi hala kandırıyorlar. Bizim suçumuz nedir? Benim artık umudum kalmadı. Bu bölgede 10 köyün suyu yok. İçme suyunu yağmur suyu ile dolan kuyulardan alıyoruz. Yazın su olamadığından köylüler Erzurum, Erzincan gibi yerlere göç ediyorlar. Büyükşehir belediyesi geldi Siverek merkezini gezdi. Neden bu köylere gelip gezmiyorlar?”

 

Hangi devirdeyiz, bu ne hal?

Her gün gün 3 kilometrelik uzaklıktaki kuyudan eşeklerle su taşıdıklarını vurgulayan Habip Güler ise, şunları ifade etti: “Kış mevsimindeyiz. Bize de bu hayvanlara da yazık. Biz devletten para istemiyoruz. Tek isteğimiz suyumuzun gelmesidir. Birkaç kez boru getirip yere gömdüler. Bizi kandırıyorlar. 2020 yılına girdik ama halimiz bu. 2020’de hala su sıkıntısı çekmek nedir ya?  Yazıktır ayıptır. Yeter artık bir çare bulsunlar.”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum