“Öcalan özgür kalmalı”

“Öcalan özgür kalmalı”
Diyarbakır’daki bazı sivil toplum örgütlerinin temsilcileri, “Öcalan'ın koşullarının iyileştirilmesi değil, özgür kalması gerektiğini düşünüyoruz. Sayın Abdullah Öcalan'ın özgür kalarak müzakereyi kendi halkı ile yürütmesi gerekiyor” dedi.

DİYARBAKIR - Türkiye genelinde 127 aydın, sanatçı, siyasetçi, akademisyen, insan hakları savunucusu, hukukçu ve gazeteci tarafından 15 Şubat günü açıklanan "Öcalan'a Özgürlük Deklarasyonu" ve başlattıkları imza kampanyasına destek büyüyor.

Önceki gün Diyarbakır'da da 116 sivil toplum örgütü temsilcisi tarafından destek açıklamasının yapıldığı kampanyaya ilişkin görüş bildiren Dev Sağlık-İş Sendikası Diyarbakır Şubesi Başkanı Sedat Aydın, son 4-5 yıl içerisinde de devletin kimi zaman gizli kimi zaman ise açık şekilde Abdullah Öcalan ile görüşmeler gerçekleştirdiğini ve Kürt sorunun siyasi bir boyutta tartışıldığını belirten Aydın, "Yapılan görüşmeler ve yürütülen müzakerelere bir tarafın tüm imkanları ile katılması diğer bir tarafın ise tutuklu olması adil değildir. Bir sorunun çözümü için taraflar arasında görüşmeler gerçekleştiriliyorsa her iki tarafında eşit koşullarda olması gerekiyor.  Öcalan'ın rolünü tam olarak oynayabilmesi için özgür bırakılması gerekir. Sayın Öcalan'ın da özgür kalarak Kürt halkı ve dinamikleriyle bire bir görüşebilmesi ve de sorunun çözümü için daha fazla kendini katabilmesi için muhakkak özgür bırakılması gerekiyor" dedi.

“Bir kapı açmak istiyoruz”

Kampanyayı olumlu bulduklarını söyleyen Pir Sultan Abdal Cem ve Kültür Derneği Diyarbakır Şube Başkanı Cafer Koluman, Alevilerin de çözümden, barıştan, halkların kardeşliğinden yana olan bir inancı taşıdığını vurguladı. Son bir yıllık sürecin Öcalan'ın yapmış olduğu çağrı ile ilerlediğini ifade eden Koluman, çağrıya Kürt halkı ve siyasetçilerinden olumlu adım atılmasına rağmen muhatapların üzerine düşen görevi yerine getirmediğini dile getirdi. Gelinen aşamada Öcalan'sız bir çözümden sonuç alınamayacağına inandıklarını ifade eden Koluman, "Dolayısıyla Sayın Öcalan'ın muhatap alınması, çözüm sürecinin onun üzerinden yürütülmesi elbette arzumuzdur. Devlet somut bir adım atmış değil. Yani gözle görülür, elle tutulur bir adım atılmış değil. Çözüm ve barış sürecinden bahsedeceksek bunun karşılıklı adımlar şeklinde olması gerekir. Umarım ki hükümet yetkilileri sesimizi duyar, bundan sonra olumlu adım atma konusunda bir takım çaba içerisine girerler" diye konuştu.

ocalan-ozgur-kalmali-cafer-koluman.jpg

“Öcalan’a özgürlük sağlanmalıdır”

Öcalan tarafından başlatılan sürece denk bir müzakerenin yürütülmediğini söyleyen Eğitim-Sen Kadın Sekreteri Fatma Gülçiçek ise Türkiye'de barışın ve huzurun müzakere edenlerin eşitlenmesi ile sağlanabileceğini belirtti. Gülçiçek, şunları kaydetti:

"Yani koşulların düzeltilmesi ve birlikte olma olanağını yakalamalıyız. Öbür türlü; ezme, ezilme biçiminin şekil değiştirilmiş haline dönüşür. Bu daha da içinden çıkılamaz sorunlara neden olur. Diyoruz ki; bir an önce Öcalan'a özgürlük sağlanmalıdır. Bu anlamı ile gerekli adımlar atılmalıdır. Kampanya için yerel güçler ile birlikte hareket edeceğiz. Sendikal koşullardan daha geniş örgütlülük alanına sahibiz. Biz de kendi gücümüz oranında bu kampanyaya destek vereceğiz ve birlikte yürüteceğiz. Bu yürütücü güçlerin arasında bizlerde varız."

ocalan-ozgur-kalmali-fatma-gulcicek.jpg

“Tarihi fırsat iyi değerlendirilmelidir”

Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası (DTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Sayar, Türkiye'nin tarihi bir süreçten geçtiğine dikkat çekti. Öcalan’ın özgür bırakılmasının sürecin sonuca ulaşmasında en önemli etken olacağını ifade eden Sayar, "Diyarbakır'daki sivil toplum örgütleri olarak bu tarihi fırsatın iyi değerlendirmesi için Sayın Öcalan'ın bir an önce serbest bırakılması gerektiğini düşünüyoruz. Serbest bırakılması yönünde çalışmalarımızı devam ettireceğiz" dedi.

ocalan-ozgur-kalmali-ahmet-sayar.jpg

“Hukuki zemine dönüştürülmelidir”

TMMOB Diyarbakır İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Necati Pirinççioğlu ise son iki yılda, devlet yetkililerinin Öcalan ile resmi bir görüşme yaptığına işaret ederek gelinen aşamanın çok kritik bir aşama haline geldiğini söyledi. Söz konusu kritik aşamanın bir an önce hukuki zemini olan müzakereye dönüşmesinin artık bir zaruri hal aldığını belirten Pirinççioğlu, "Öcalan'ın koşullarının iyileştirilmesi değil, özgür kalması gerektiğini düşünüyoruz. Sayın Abdullah Öcalan'ın özgür kalarak müzakereyi kendi halkı ile yürütmesi gerekiyor” diye konuştu. 

ocalan-ozgur-kalmali-necati-pirinccioglu.jpg

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.