Pamuk üreticileri S.O.S. verdi

Pamuk üreticileri S.O.S. verdi
Bölge Ziraat Odaları Pamuk üreticisinin sorunlarına ilişkin Şanlıurfa’da toplandı.

Bölgedeki pamuk üreticilerini temsilen, Şanlıurfa, Diyarbakır, Mardin, Batman, Şırnak, Adıyaman Ziraat Odaları Başkanları ve çiftçiler Şanlıurfa’da bugün bir araya gelerek bir basın açıklaması yaptı.

Pamuk çiftçisinin sorunlarının dile getirildiği açıklamayı, TZOB Yönetim Kurulu üyesi ve Ziraat Odaları Diyarbakır İl Koordinasyon Kurulu Başkanı Mehmet Cevat Delil yaptı.

zz.jpeg

Pamuk üreticisi desteklenmeli

Açıklamada, “Tekstil ve konfeksiyon sanayimize sağladığı katma değerle vazgeçilmez bir ürün olan pamuk, hammaddesi olduğu tekstil ve konfeksiyon sektörünün yaptığı ihracatla da ekonomimizde önemli bir paya sahiptir. Pamuk ayrıca, emek yoğun bir iş gücü olması nedeniyle istihdama ciddi oranda katkı sunmaktadır. Bir endüstri bitkisi olan pamuk lifiyle tekstil, çiğidiyle yağ sanayi, linteri ile de kağıt sanayinin ham maddesi durumundadır. Bunların yanı sıra pamuk çekirdeğinden elde edilen yağ biyodizel üretiminde hammadde olarak kullanılmaya başlanmıştır. Ayrıca küspesiyle de hayvancılığın gelişmesine önemli bir katkıda bulunan pamuğun ülke ekonomisindeki yeri büyüktür. Ülkemizde 5,2 milyon dekar alanda, 2,6 milyon ton kütlü pamuk üretimi yapılmaktadır. Son 2 yılda üretim artışlarına rağmen üretimin tüketimi karşılama oranı yüzde 60'larda kalmıştır. Ne yazık ki aradaki fark ithalatla karşılanmakta, ithalata da milyarlarca dolar ödenmektedir. Bu nedenle pamuk üretimimizin artırılması önem arz etmektedir. İthalatın önüne geçilmesinin tek yolu pamuk üreticimizi desteklemektir.” İfadelerine yer verildi.

z.jpeg

“Alıcılar da fiyatların dengelenmesi için bekleyiştedir”

Pamukta gümrük vergilerinin düşük olmasını eleştiren                 Delil, “Pamukta gümrük vergilerini artıramadığımız için iç piyasa pamuk fiyatlar, dünya fiyatlarından doğrudan etkilenmektedir. Diğer taraftan ABD ile Çin arasındaki ticaret savaşının konulan arasında pamuk ilk sıralarda yer almaktadır. Gerçekleşen bu ticari savaş, büyük bir algı bozukluğuna neden olmuştur. Ülkemizde olduğu gibi diğer bazı ülke çiftçilerinin de beklenmeyen bu fiyat düşüşüne hazırlıksız yakalandığı ve artış bekledikleri belirtilmektedir. Alıcılar da fiyatların dengelenmesi için bekleyiştedir. Açıklanmayan ancak yüksek olacağı beklenen devir stoklarının, pamuk fiyatlarının artışını olumsuz etkileyeceği düşünülmektedir. Ayrıca bu yıl iklim koşullarının birçok ülkede iyi gitmesinin pamukta rekolte artışına sebep olacağı beklentisi de fiyatlar üzerinde baskı oluşturmaktadır. Tüm bu sebepler pamuk fiyatlarının düşmesine, fiyat belirsizliğinin yaşanmasına neden olmaktadır. Henüz ülkemizde hasadın başlamamasına rağmen kütlü pamuğun kilogramının Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde 2. 70 kuruş ile 3 lira, Ege Bölgesinde 3 lira 40 kuruş ile 3 lira 70 kuruş, Çukurova Bölgesi'nde ise 2 lira 90 kuruş ile 3 lira 10 kuruş arasında olduğu görülmektedir.” diye konuştu.

c.jpeg

Girdi maliyetlerinde ciddi artış

Pamuk üretiminde girdi maliyetlerin geçen yıla göre iki kat arttığını dile getiren Delil, şöyle konuştu: “Gübre, mazot, elektrik, zirai ilaç gibi girdilerde önemli oranlarda artışlar yaşanmıştır. Gübrede yaklaşık yüzde 60, elektrikte yüzde 70'in üzerinde artış olmuş, zirai ilaçta ise artış oranı yüzde 100'ü aşmıştır. Üreticilerimizin birim maliyetleri oldukça yüksektir. Pamuk hasadına çok az bir süre kala bu dönemde, dünya pamuk fiyatlarındaki ciddi düşüş üreticilerimizi endişelendirmektedir. Böylelikle maliyetlerin bu denli yüksek olduğu günümüzde çiftçimizin alınteri olan pamuğun 4 lire 50 Kuruş üzerinden satışı gerçekleşmelidir.”

Bölge Ziraat odaları pamuk üreticisinin önerilerini sıraladı

Tarım girdilerinin acilen düşürülmesi çağrısında bulunan Delil önerilerini şöyle sıraladı:

“DEDAŞ'ın çiftçiyi bezdiren keyfi uygulamalarından vaz geçmesi, 2019 yılı Destekleme Tebliği bir an evvel açıklanmalıdır,  Pamuk primlerinde gerekli düzenleme biran evvel yapılmalı, prim kilogramda en az 1 lira 20 kuruş olacak şekilde belirlenmeli ve pamuğunu satan üreticinin primi hemen ödenmelidir.  Üreticimizin mağduriyetinin giderilmesi ve üretimde kalabilmesi için prim desteğinde dekara üst sınır o arak: 500 kilogram kota getirilmesi uygulamasından vazgeçilmelidir. Pamukta sürdürülebilirlik için sanayicinin pamuğunu iç piyasadan temin etmesi teşvik edilmelidir. Üreticilerimizin hasat ettiği pamuğun tatminkar bir fiyatla alınması için Çukobirlik, TARİŞ, Antbirlik gibi tarım satış kooperatiflerinin devreye girmesi üreticimizin pamuk fiyatında önünü görebilmesi ve piyasanın düzenlenmesi açısından önem arz etmektedir. İthal ürünün ucuzlaması, yerli pamuğun kullanılmasının tamamen önüne geçmiştir. Bu nedenle pamuk ithal eden kullanıcılara ithal ettiği pamuk miktarının yüzde 25'i kadar yerli üretim kullanma zorunluluğu getirilmelidir. Borsada korbeylerde fiyat oluşmamakta, üretici ürününü satacağı fiyat hakkında bilgi sahibi olamamaktadır. Bu nedenle gerekli mevzuat değişikliği yapılmalı, ticaret borsalarında denetimler artırılmalıdır. Ham bez ithalatı önlenmelidir.”

“Hakça bir düzen kurulsun, sorunlarımız çözülsün”

Delil son olarak şunları söyledi:                 “ Pamukta üreticimiz, tüccarımız, sanayicimiz, esnafımız hemen bütün taraflar çok daha fazla gelir elde edebilir. Yeter ki hakça bir düzen kurulsun, sorunlarımız çözülsün. Bu duygu ve düşüncelerle yaklaşan pamuk hasadının başta üreticimiz olmak üzere bütün taraflar açısından bereketli geçmesini diliyoruz.”

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.