PKK’li çocuğa 110 yıl hapis

PKK’li çocuğa 110 yıl hapis
Diyarbakır'da 2010 yılında PKK'ye katılan ve 1 yıl 8 ay kaldıktan sonra 16 yaşındayken yakalan Yalçın Yanar'a 110 yıl hapis cezası verildi.

Yanar, devletin baskılarından dolayı PKK'ye katıldığını belirterek, iki kez katılma kararı verdiğini birincisinde yaşının küçük olmasından dolayı kabul edilmediğini ancak ikinci girişiminde kendi dayatmasıyla dağda kaldığını aktardı.

DİYARBAKIR - Bingöl'de Aralık 2011'de yakalanan 15 yaşındaki Hasan Salık'a 45 yıl ceza verilmesinin ardından Yalçın Yanar'ın da ağır cezaya çarptırıldığı ortaya çıktı. Diyarbakır'da Mayıs 2010'da PKK'ye katıldıktan 1 yıl 8 ay sonra Aralık 2011'de bir arkadaşıyla birlikte yakalanan 95 doğumlu Yalçın Yanar hakkında açılan davada mahkeme, 6 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. 18 yaşından küçük olan Yanar'ın cezası daha sonra 110 yıla indirildi. Yargılandığı Diyarbakır Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi'ne sürgün edildiği farklı bir cezaevinde bulunmasından dolayı savunma hakkını da sağlıklı bir şekilde kullanamayan Yanar, şimdi Siirt E Tipi Kapalı Cezaevi'nde bulunuyor.

Okulu bırakıp, PKK’ye katılmış

Yanar, lise 1. sınıftayken okulu terk edip 13 Mayıs 2010'da PKK'ye katıldığını aktararak, öncesinde de 12 yaşında katılma girişiminde bulunduğunu, ancak yaşının küçük olmasından dolayı geri gönderildiğini belirtti. İkinci katılımında da kendisini geri göndermek istediklerini, ancak kendisinin buna karşı direndiğini ve dağda kaldığını ifade eden Yanar, yaklaşık 1 yıl 8 ay dağda kaldığını söyledi. Devletin baskılarından dolayı PKK’ye katıldığını iddia eden Yanar, "Kürdistan'da yaşayıp devletin baskına, zulmüne ve işkencesine tanık olmayan ve bunlarla büyümeyen bir Kürt gencine rastlamamak mümkün değil" diyerek, bu baskılardan sonra dağın yolunu tuttuğunu ifade etti.

Yaşamının her anında Kürt gençlerinin böylesi baskılarla karşı karşıya kaldığına dikkat çeken Yanar, "Daha ilköğretim 7. sınıfta bu uygulamalarla tanıştım. İsmini tam hatırlayamadığım Din Kültürü öğretmenimiz kendi dersinde İstiklal Marşı'nı ezberlemeyen öğrencileri sınıfta bırakıyordu. Kardeşi asker de Hakkâri'deki bir çatışmada yaşamını yitirdiği için bütün derslerinde 'Asker kahraman ve şehittir, gerilla kötü ve teröristtir' sınıfta topluca bize söylettiriyordu. Buna karşı çıktığımızda ise ders boyunca sınıfta tek ayak üzerinde bekletiliyorduk. Dışarıya çıktığımızda ise bizi polislere işaret ederek veya şikâyet ederek hem polisler hem de öğretmenin kendisi tarafından dayak yiyorduk" dedi. (diha)

 

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.