VİDEO - Psikiyatri uzmanı Tekin: Salgın geçici, kendinizi iyi motive edin

Yılmaz Yigitler - Özel

Diyarbakır Özel Dicle Empati Psikiyatri Dal Merkezinde görev yapan Uzm. Dr. Seyfullah Tekin, Coronavirüs salgınından dolayı evde kalanlarda kaygı ve uyum bozukluğunun görülebileceğine dikkat çekerek bu durumla başa çıkmanın yollarını anlattı.

Dünyanın birçok ülkesinde etkisini sürdürmeye devam eden Corona virüs (Covid-19) salgınından korunmak için Türkiye’de birçok önlem alındı. Bu önlemlerden bazıları da 65 yaş üstü ve 20 yaş altı kişilerin sokağa çıkmalarının yasaklanması. Bunun yanı sıra ise “evde kal” çağrıları yapılıyor. Şu sıralar herkes standart olmayan bir gündelik yaşam ve ruh hali içinde. Evde kalan vatandaşları ne gibi psikolojik sorunlar bekliyor. Bu sorunlarla baş etmenin yoları nelerdir? Diyarbakır Özel Dicle Empati Psikiyatri Dal Merkezinde görev yapan Uzm. Dr. Seyfullah Tekin’e sorduk. Tekin, evde kalan kişilerde kaygı ve uyum bozukluğunun görülebileceğini söyleyerek, vatandaşların salgın haberlerine dikkat etmelerini gerektiğini vurguladı.

Tekin “Evde kal denildiğinde evde kalanlarda anksiyete dediğimiz kaygı olabilir. Bazen iletişim sorunları olabilir. Ama en sık görülecek olan kaygı bozukluğudur. Uyum bozukluğu da olabilir o şartlara göre. Bazen depresyonda görülebilir. Ama en çok görülecek olan şey kaygı anksiyete bozukluğu” diye konuştu.

‘Belirsizlik kaygıya neden olur’

Belirsizliğin olması insanların üzerinde daha büyül bir etki bıraktığını ifade eden Tekin, “Bu durumda en sıkıntı yaratan salgın veyata kiriz durumunda belirsizliktir. Çünkü insanlarda sıkıntıya neden olan büyük etken belirsizliktir. Yani bir şeyin belli olmaması. Eğer durumu bilirseniz ona göre tedbir alırsınız. Ona göre kendiniz hazırlarsınız. Yapabilecekleriniz vardır veya yapamayacaklarınız vardır. Ama bir belirsizlik olması bunun ne kadar süreceği ne kadar olacağı insanlarda büyük bir kaygıya neden oluyor” dedi.

Kapalı alanlarda durmanın agorafobisi olanlarda daha büyük bir etki bırakacağını belirten Tekin, “Kapalı alanlarda durmak insanlarda sıkıntıya neden olabiliyor. Birde agorafobisi olanlar varsa onlar için daha büyük proglem olabiliyor. Ama genel olarak insanların zorunlu bir şekilde belirsiz bir zaman diliminde evde kapalı kalmaları sıkıntıya neden olabiliyor.  Anksiyete bozukluklarına ve anksiyeteye neden olabilir” şeklinde konuştu.

‘Salgın haberleri insanın psikolojisini bozabilir’

İnsanlar virüsün belirsizliğe ve kötü taraflarına değil de daha çok yapabileceklerimiz güçlü taraflarına odaklanması gerektiğini vurgulayan Tekin, salgın sırasında psikolojimizi korumak için şu tavsiyelerde bulunuyor “Bu fırtına veya bu kriz bir şekilde dinecek. Kendimizi korumaya almamız lazım. Kendimizi nasıl koruyabiliriz. Buradan nasıl en az zararla çıkabiliriz. Bunlara odaklanmamız gerekir. İnsanların kriz ve salgın haberleriyle çok meşgul olmamaları lazım. Özelikle salgın haberlerine fazla bakmasınlar. Çünkü bu haberlerde insanın psikolojisin bozuyor. Bir diğeri nerden bilgi aldıkları, nerden bilgilendiklerini kontrol etmeleri lazım. Bunlarla ilgili çok yalan yanlış haberlerde dolaşıyor. Onun için doğru kaynaktan ve doğru bilgiyi almak lazım. Bilgiyi de çok almamaları lazım. Sürekli salgın ve kriz haberleriyle meşgul olurlarsa ruhsal sağlıkları bozulabilir. Çağrılara uymaları lazım kendilerini korumak için”

Türkiye’de toplumsal ilişkilerin Avrupa’ya oranla daha sık olduğunu dile getiren Tekin, şöyle devam ediyor “Avrupa’da veya Almanya’da hasta olan bir kişi,  iki ve üç kişiyi anca hasta edebiliyor. Ama Türkiye’de bir hasta 20, 30 kişiyi hasta edebiliyor. Çünkü bizde toplumsal ilişkiler daha sık. Birbirimizle daha sıkı fıkıyız. Onun için bizim onlara göre daha fazla evde kalma çağrılarına uymamız lazım”

‘Doğru bilgiyle kendinizi donatın’

Tekin, salgın sürecinde insanlar ruhsal olarak kendilerine iyi gelen aktivitelerde bulunmaları gerektiğini söyleyerek, “Bu salgın geçici bir durum ve hepimiz bunu bir şekilde atlatacağız. Bu dönemde biraz sabretmemiz gerekir. Doğru yerlerde doğru bilgilerle kendimizi donatmamız ve bu arada bize iyi gelen bizi rahatlatan aktivitelerde bulunmamız ve onları hayatımıza katmamız bu dönemi sağlıklı bir şeklide atlatmamıza yardımcı olabilir” ifadelerini kullandı.