Rapor: 5-14 yaş aralığındaki okullaşma oranı yüzde 99'a ulaştı

Rapor: 5-14 yaş aralığındaki okullaşma oranı yüzde 99'a ulaştı
OECD'nin yayımladığı rapora göre Türkiye, 5-14 yaş aralığındaki okullaşma oranıyla, yaklaşık yüzde 98 olan OECD ortalamasının üzerine çıktı.

TİGRİS HABER - Türkiye'nin son 20 yılda eğitim reformlarının kalite ve erişilebilirlik yönünden kapsamlı şekilde değerlendirildiği Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütünün (OECD) raporuna göre, Türkiye'de 5-14 yaş aralığındaki okullaşma oranları, OECD ortalamalarının üzerine çıktı. Türkiye'nin eğitim sisteminde 20 yılda attığı adımlar, OECD tarafından kapsamlı bir raporla değerlendirildi.

"Taking Stock of Education Reforms for Access and Quality in Türkiye" başlığıyla yayımlanan rapor, OECD'nin https://www.oecd-ilibrary.org/education/taking-stock-of-education-reforms-for-access-and-quality-in-turkiye_5ea7657e-en adresinde yayımlandı. Rapordaki değerlendirmeler, "eğitime katılım", "eğitimde fırsat eşitliği", "eğitim sisteminin niteliği ve performansı" başlıklarında toplandı. Türkiye'nin incelenen tüm alanlarda önemli başarı gösterdiği ve performansını büyük ölçüde artırdığına dikkat çekilen raporun son bölümünde iyileştirmenin sürdürülmesi için önerilere yer verildi.

Eğitime katılımda önemli artış

Raporun, Türkiye'de farklı yaş düzeylerinde eğitime katılım oranlarının zamanla değişiminin incelendiği ilk bölümüne göre Türkiye, 5-14 yaş aralığındaki yüzde 99'luk okullaşma oranıyla, yaklaşık yüzde 98 olan OECD ortalamalarının üzerinde seyretti, Türkiye'de 3-4 yaş aralığındaki okullaşma oranları ise OECD ortalamasının altında kaldı.

Raporda, 2014'ten itibaren Türkiye'de 3-5 yaş aralığındaki çocukların okullaşma oranlarındaki artışa vurgu yapıldı. Bu oranların artırılması için Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından 2022'de başlatılan Erken Çocukluk Eğitimi Seferberliği kapsamında oluşturulan 6 bin yeni anaokulu kapasitesinin katkısına dikkat çekildi.

Türkiye'nin son 10 yılda 25-34 yaş aralığındaki yetişkinlerin eğitime katılımını en fazla artıran ülke olduğuna yer verilen raporda, bu artış Türkiye'de ortaöğretim ve yükseköğretim düzeyinde eğitime katılımın artmasının sonuçları olarak değerlendirildi.

Eğitime katılım ve başarı için sağlanan destekler

Türkiye'nin eğitime katılımı ve öğrencilerin başarısını artırmak için attığı adımlara da raporda yer verildi.

Erken Çocukluk Eğitimi Seferberliği, Mesleki Eğitimde 1000 Okul Projesi, Destekleme ve Yetiştirme Kursları (DYK) ve İlkokullarda İyileştirme Programı (İYEP) çalışmalarıyla, öğrencilere sağlanan finansal destekleri içeren Şartlı Eğitim Yardımı (ŞEY) ve dezavantajlı öğrencilerin erken çocukluk eğitimine katılımını desteklemek için 2022'de başlatılan ekonomik destek programının katkıları raporda sıralandı.

Öğretmenlerin mesleki gelişiminin desteklenmesi

Raporda öğrencilerin gelişimi için öğretmen niteliğinin önemine dikkat çekilerek MEB'in yeniden düzenlediği hizmet içi eğitim faaliyetlerine ve Öğretmenlik Meslek Kanunu'na değinildi. Öğretmenlik Meslek Kanunu'nun öğretmenlik mesleğini bir kariyer yolu haline getirdiği ve özlük haklarında önemli iyileştirmeler yaptığı vurgulandı.

Bu iki önemli adımın da katkısıyla öğretmen başına ortalama eğitim saatinin kısa sürede 39 saatten 250,1 saate çıktığı, mesleki gelişim faaliyetlerine katılan öğretmen oranlarının büyük ölçüde arttığı ifade edildi. Raporda, nicelikteki artışın, nitelikteki yansımasının da izlenmesi gerektiğine dikkat çekildi.

Mesleki ortaöğretimde yaşanan dönüşüm

Mesleki eğitim, hayata geçirilen birçok proje ve hukuki düzenleme ile beraber raporda en fazla dikkat çekilen alanlardan oldu. Kovid-19 salgını sürecinde Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu bazı üretimlere mesleki eğitimin katkısından örnekler verildi, artan üretim kapasitesine vurgu yapıldı.

Son yıllardaki destekler ve Mesleki Eğitim Kanunu'yla çıraklık eğitimi kapasitesinin hem ortaöğretim öğrencileri hem de yetişkinler için arttığı ifade edildi.

Türkiye'nin farklı yerlerinde ve meslek alanlarında açılan 55 AR-GE merkezinin mesleki eğitimde yenilikçi üretime sağladığı katkı vurgulandı. Bu merkezlerin de katkısıyla fikri mülkiyet ürünlerinin sayısında büyük bir artışın sağlandığı bilgisine yer verildi.

Eğitim sisteminin performansındaki artış

Raporda Türkiye'nin PISA araştırmasında yıllar içindeki performansı ayrıntılı şekilde ele alındı. Okuma becerisi, matematik ve fen okuryazarlıklarında henüz OECD ortalamasına ulaşılamamasına rağmen Türkiye'nin performans artışına devam ettiği vurgulandı.

Benzer performans artışının TIMSS uygulamasında hem dördüncü hem de sekizinci sınıf düzeylerinde gerçekleştiği ifade edilen raporda özellikle 2018'deki son PISA uygulamasında Türkiye'nin en yüksek performansına ulaştığı ve bu süreçte eğitime erişimi artırmayı da başardığına dikkat çekildi. OECD, performans artışını olumlu değerlendirirken Türkiye'de hala öğrenciler ve okullar arasındaki başarı farklarının görece yüksek olduğuna raporda yer verdi.

Gelişim alanları ve önerilen adımlar

OECD, değerlendirmeleri sonrasında Türkiye'deki eğitim dönüşümünü ileri taşımak için çeşitli önerilerde bulundu.

Bunlar arasında Türkiye'de eğitim kararlarında yerel paydaşlara daha fazla rol verilmesi, okullarda görülen performansa göre sınıf oluşturma uygulamasının azaltılması, 5 yaşta artırılan okullaşmanın 3 ve 4 yaşlarında da benzer seviyeye çekilmesi, örgün ortaöğretimi tamamlama oranlarının artırılması, dijital eğitim imkanlarının zenginleştirilmesi yer aldı. (AA)

Kaynak:Anadolu Ajansı

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.