Roboski’de zaman durdu: 34 can, 14 yıldır adalet bekliyor

Roboski’de zaman durdu: 34 can, 14 yıldır adalet bekliyor
Şırnak’ın Uludere ilçesine Roboski köyünde, 28 Aralık 2011 gecesi yaşanan ve aralarında çocukların da bulunduğu 34 sivilin yaşamını yitirdiği hava bombardımanının üzerinden yıllar geçti.

TİGRİS HABER - O gece sınır hattında kar vardı. Geçimlerini sağlamak için Irak sınırından katırlarla mazot, şeker ve sigara taşıyan köylüler, her zamanki güzergâhlarını izliyordu. Bölge halkı için bu yol yeni değildi; yıllardır bilinen, askerî bir yasakla karşılaşılmayan bir geçiş hattıydı.

Akşam saatlerinde sınırın sıfır noktasında ilerleyen grup, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ait F-16 savaş uçaklarının bombardımanına maruz kaldı. Peş peşe atılan bombalar, dağlık alanda bulunan sivilleri hedef aldı. Bombardıman sona erdiğinde 34 kişi hayatını kaybetti. Yaşamını yitirenlerin 19’u çocuktu.

Aynı ailelerden, aynı gece

Katliamın ardından köyde neredeyse her evden bir cenaze çıktı. Kimi aileler aynı anda iki, üç çocuğunu yitirdi. Kardeşler, kuzenler, amca-yeğenler aynı bombardımanda can verdi. Cenazelerin bir kısmına ancak gün ağarınca ulaşılabildi. Soğuk hava ve arazinin koşulları nedeniyle, bazı aileler çocuklarının naaşlarını battaniyelere sararak katır sırtında köye taşıdı.

roboski.png

Roboski’de o geceden sonra hayat ikiye bölündü: 28 Aralık’tan önce ve sonra.

Resmi açıklamalar, kapatılan dosyalar

Olayın ardından yapılan resmî açıklamalarda, grubun “terör örgütü mensubu sanıldığı” ve “yanlış istihbarat” sonucu vurulduğu belirtildi. Ancak ilerleyen süreçte ortaya çıkan bilgiler, bölgedeki sivil geçişlerin bilindiğini, istihbarat değerlendirmelerinin çelişkiler barındırdığını gösterdi.

Askeri savcılık ve sivil yargı makamlarında yürütülen soruşturmalar sonuçsuz kaldı. Dosya, “kaçınılmaz hata” ve “kusur yok” gerekçeleriyle kapatıldı. Hiçbir kamu görevlisi hakkında dava açılmadı.

Anayasa Mahkemesi, ailelerin başvurusunu usul gerekçeleriyle reddetti. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi de iç hukuk yollarının tüketilmediği gerekçesiyle dosyayı kabul edilemez buldu. Böylece Roboski Katliamı, yargı önünde cezasızlıkla sonuçlandı.

Annelerin bitmeyen adalet arayışı

Katliamdan bu yana Roboski’de her yıl 28 Aralık’ta mezarlık yolu tutuluyor. Anneler, çocuklarının fotoğraflarını ellerinde taşıyor. Babalar, mezar taşlarının başında aynı cümleyi tekrarlıyor:

“Biz evlatlarımızı kaybettik, adaletimizi istiyoruz.”

Aileler, yıllardır taleplerinin değişmediğini vurguluyor:

Hakikatin ortaya çıkarılması, sorumluların yargılanması ve bir daha benzer acıların yaşanmaması.

Türkiye’nin hafızasında kapanmayan yara

Roboski Katliamı, yalnızca bir askerî hata ya da münferit bir olay olarak değil; sivillerin yaşam hakkı, devletin şeffaflığı ve hesap verebilirlik tartışmalarının merkezinde yer alıyor. İnsan hakları örgütleri, Roboski’yi Türkiye’de sivil ölümlerle ilgili en ağır vakalardan biri olarak nitelendiriyor.

Aradan geçen zamana rağmen Roboski’de saatler hala o geceyi gösteriyor. Bombaların sesi dineli yıllar oldu; ancak adaletin sessizliği sürüyor.

34 canın anısı, Roboski’nin dağlarında olduğu kadar, Türkiye’nin vicdanında da yaşamaya devam ediyor.

Kaynak:Haber Merkezi

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.