Âşıklar Bayramı ve Kemal Varol

NACİ SAPAN
Bir dostum Netfilix’te Kemal Varol’un Âşıklar Bayramı romanının filmi var izle dedi, gece oturup büyük bir ilgiyle izledim. Âşıklar Bayramı, baba-oğul hesaplaşmasına dair bir roman. Avukat oğul, 25 yıl sonra karşısına çıkan babasıyla hesaplaşmalar yaparken, ani ölümü karşısındaki üzüntüsünü yansıtan son sahnelerde, babasının arkadaşının teselli cümlesi, filmin tamamı kadar etkiledi beni.
Şöyleydi cümle;
‘Üzülme, baba dediğin yarım kalmış bir kelimedir, zaten babalar hep yarım kalır.’
Bu teselli cümlesi, 9 yaşında babasını kaybetmiş biri olarak babanın oğul’a, oğul’un da babaya yarım kalan sevgisinin tezahürü gibi oturdu içime. 63 yaşında yarım kalan baba sevgisine hasret bir oğul, yarım kalan her şeyi iki oğlunda tamamlamaya çalışan bir baba figürü. Hepimizin hakkı, ben o hakkımı kullanmaya çalışıyorum, ancak ne kadar başarılı olduğumu henüz kestire bilmiş değilim.
Kemal Varol’un Âşıklar bayramı romanını konu alan baba-oğul hesaplaşması, beni aynı anda, aynı filmin kareleri arasında hem baba hem de oğul figürü ile buluşturdu. Kendimi baba yerine oturturken, aynı anda oğul rolünü de üstlendiğimi fark ettim. Belki de beni aynı anda hem baba hem de oğul figürüne oturtan Kemal’in romancı ustalığıdır. Aynı zamanda filmin roman güzergâhındaki mükemmel akıcılığıdır.
Yaşamın içinden bir anlatım olmuş. Babalar oğullarına, oğullar babalarına karşı ne kadar direnirse dirensin iki tarafta birbirine biraz da yeniktir. O nedenle, roman-film, hafıza içinde derin bir yolculuğun hikâyesini anlatıyor.
Diyarbakır’ın bağrından çıkan Kemal Varol’un romanlarının uluslar arası ödüller alması, filmlere konu olması sanırım hepimizin göğsünü kabartıyor. Henüz hiç romanı yok iken tanıdığım Kemal Varol, aynı Kemal Varol. Mütevazı, mahcup, dost, hatır soran, selam yollayan Kemal Varol’a yeni romanları ve filmleri için başarılar diliyorum.
Sabah bir de baktım ki, yalnız ben izlememişim filmi. Muhabir arkadaşımız Gönül Dekak’ta izlemiş, kısa bir haber yapmış. Şaşırdım, biraz sohbet ettik, bir anne olarak o da filmden nasıl etkilendiğini anlattı.
Sevindirici olan, birbirimizden habersiz filmi ve romanı kamuoyuna aktarma arzumuz. Gönül, filmin haberini yapmış, ben de köşeme taşımışım.
Demek ki, Kemal Varol doğru bir iş yapmış. O yaptığı iş için bizim peşimize düşmemiş, biz onun yaptığı işin peşine düşmüşüz. Roman güzel, film harika, sadece babalar ve oğullar değil, anneler ve kızlar da izlesin bence. Çünkü roman-film aynı zamanda hepimiz için derin bir yol hikâyesi.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.