Çelenk: Devlet tiyatroları soruşturulmalı

DEM Partili Sevilay Çelenk’ten Devlet Tiyatroları’ndaki mobbing, baskı ve usulsüzlük iddialarına ilişkin Meclis’e araştırma önergesi: “DT popüler figürlere değil, kurumsal hafızayı taşıyabilecek kişilere emanet edilmelidir”

TİGRİS HABER - DEM Parti Diyarbakır Milletvekili ve TBMM Dijital Mecralar Komisyonu Üyesi Sevilay Çelenk, Devlet Tiyatroları’nda yaşanan kadrolaşma, mobbing ve usulsüzlük iddialarının araştırılması için TBMM’ye araştırma önergesi sundu. Çelenk, “Devlet Tiyatrolarında sanatsal liyakatin yerini siyasal itaat aldı” dedi.

“Devlet Tiyatroları’nda çürüme derinleşiyor”

DEM Parti Milletvekili Çelenk, Meclis’e verdiği araştırma önergesinde Shakespeare’in “Çürümüş bir şeyler var şu Danimarka Krallığı’nda” sözüne atıf yaparak, “Tamer Karadağlı’nın 11 Ağustos 2023 tarihinde Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Genel Müdür olarak atanmasının ardından kurumda kadrolaşma, mobbing, usulsüz harcamalar, adrese teslim ihaleler ve kurumsal tasfiye iddiaları artarak derinleşmiştir” ifadelerini kullandı.

“Kendilerini kurumdan daha değerli gören kibir abidelerinin idaresine teslim edildik”

Çelenk, araştırma önergesinde bu tablonun içeriden yükselen tepkilerle de doğrulandığını belirterek Devlet Tiyatroları (DT) oyuncusu Veda Yurtsever’in ayrılık mesajına yer verdi. Yurtsever, 32 yıldır görev yaptığı DT’den ayrıldığını şu sözlerle duyurmuştu:

“Kendilerini kurumdan daha değerli gören kibir abidelerinin idaresine teslim edildik. Bizim kurumda ne zaman eşofmanların yerini takım elbiseler aldı, o zaman düşüş başladı. Tek oyun yönettiği halde başrejisör unvanı alanlar var. Kendi Lale Devirleri için bütün tuşlara basıyorlar.”

“Sanatçılar hedef alınıyor, Devlet Tiyatroları’ndan ses yok”

Eda Saraç, 25 Ekim’de Harbiye’deki oyununa yetişmeye çalışırken polis tarafından durdurulmuş, yaşanan tartışmanın ardından “Cumhurbaşkanı’na hakaret” iddiasıyla tutuklanmıştı. Gözaltı ve tutuklama sürecine ilişkin Devlet Tiyatroları yönetiminden ise herhangi bir açıklama gelmedi. DT’nin sanatçılara sahip çıkmadığını söyleyen Çelenk, “Bu hukuksuz müdahale karşısında DT yönetiminden en küçük bir tepki dahi gelmemiştir” ifadelerini kullandı.

“Lale Devri bitti” söylemi ve Sayıştay tespitleri

Çelenk, Karadağlı’nın göreve gelir gelmez tiyatro emekçilerine yönelik “Lale Devri bitti, çalışmayacaksanız istifa edin” sözleriyle ortaya koyduğu yönetim anlayışına dikkat çekti. Sayıştay raporlarının da kurumdaki sorunların boyutunu gözler önüne serdiğini belirten Çelenk, raporlarda tanıtım harcamalarının yüzde 115 arttığı, adres gösterilerek yapılan ihalelerin bulunduğu ve harcırah ödemelerinin yalnızca belirli kişilere verildiğinin tespit edildiğini hatırlattı.

“Tasfiyeler eğitim alanına müdahale boyutuna taşındı”

Eylül 2025’te Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuarı’nda 12 öğretim görevlisinin görevine son verilmiş ve sanatçılar bu tasfiyelerin DT yönetiminin şikayeti neticesinde gerçekleştiğini belirtmişti. Araştırma önergesinde bu duruma tepki gösteren Çelenk, “Kültür-sanat alanını kuşatan bu siyasal anlayış, Türkiye’de kültürel üretim alanında nitelik ve seviye kaybı ile sonuçlanmaktadır” ifadelerini kullandı.

“Bağımsız tiyatronun toplamı en temel giderlerini karşılayamaz hale geldi”

Önergede tiyatro alanındaki kamusal kaynak dağılımındaki eşitsizliğe de dikkat çekildi. DT’de keyfi tanıtım harcamaları yapılırken bağımsız tiyatroların en temel prodüksiyon giderlerini dahi karşılayamayacak koşullara sürüklendiğini belirten Çelenk, sözlerini şöyle sürdürdü: “Tek bir oyuna milyonlarca lira aktarılırken yüzlerce bağımsız tiyatronun toplam bütçesi maalesef aynı düzeyde bile olamıyor.”

“DT popüler figürlere değil, kurumsal hafızayı taşıyabilecek kişilere emanet edilmelidir”

Kurumda yaşanan erozyonu değerlendiren Çelenk, "DT kültürel üretim alanına dair hangi entelektüel birikim ve yönetsel tecrübeyle bu göreve getirildiği belirsiz olan popüler bir figüre değil, yıllardır kültür-sanat alanında emek veren ve kurumsal hafızayı taşıyabilecek liyakat sahibi isimlere emanet edilmelidir" dedi.

“Araştırma komisyonu kurulması zorunlu hale gelmiştir”

Çelenk, önergesinin gerekçe bölümünü şu sözlerle tamamladı:

“Sonuç olarak bu yaşananlar, tiyatro ve konservatuarların kültür üretim alanı olmaktan çıkarılıp siyasal sadakat mekanizmasının dişlilerine dönüştürüldüğünü açıkça ortaya koymaktadır. Kurumsal tasfiyeler, usulsüz harcamalar, sınavsız kadrolar, eğitim alanına müdahaleler ve mobbingler bu dönüşümün yaygınlaştığını göstermektedir. Bu nedenle DT ve bağlı sanat kurumlarında yaşanan kadrolaşma, usulsüzlükler ve mobbing uygulamalarının Meclis tarafından araştırılması zorunlu hale gelmiştir.”

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Politika Haberleri