Erken seçim mi?

NACİ SAPAN

‘Şimdi ne olacak’ sorusu toplumun genel kabul gören tartışma konularının başında gelmeye başladığında mutlaka sıkıntıya işaret ediyor. Mevcut durumda hemen hemen hepimiz aynı sorunun muhatapları konumundayız. Daha doğrusu hep birlikte bu soruyu hem kendimize hem de karşımızdakine soruyoruz.

Siyaset tıkandı

Hükümet meselesi askıda

Erken seçim tartışmaları toplumu ikna edecek tarzda sürdürülüyor.

Yeni seçilen Milletvekilleri parlamentoda erken seçim kaygısıyla amaçsız bir şekilde dolaşıyor.

 

Meclis başkanlığı seçiminin kendi lehine sonuçlanması AKP’nin elini ciddi anlamda güçlendirdiği için iktidarın kontrolünü elinden kaçırmadan bütün kozlarını sonuna kadar kullanmaya çalışıyor. HDP destekli CHP-MHP hükümeti olasılığı MHP tarafından tamamen rafa kaldırıldığı için geriye iki olasılık kaldı.

AKP-CHP

AKP-MHP koalisyonu

Hükümet kurma çalışmaları bu iki eksende başlayacak, ancak iki olasılıktan birinin gerçekleşip gerçekleşmeyeceği konusunda kafalar net değil.

Saray stratejisi hala gündemde ve etkin

Hükümet kurma çalışmaları geciktirilerek kazanılan zamanın AKP tarafından kendi lehine kullanılmasına zemin yaratılmaya çalışılıyor. AKP tek başına iktidar rolünü sürdürmeye devam ediyor. Güven oyu almamış azınlık hükümeti pozisyonunu ‘siyasi kaos’ stratejisi ile toplumun doğal kabulüne sunuyor.

 

Bugün ya da yarın hükümet kurma yetkisi verildikten sonra Ahmet Davutoğlu 45 günlük süreyi de AKP’nin azınlık hükümeti lehine değerlendirecek. Yaklaşık bir aydır sürdürülen bu pozisyonun seçim sonuçlarının karşılığı olmadığı halde sürdürülüyor olması ne pahasına olursa olsun iktidarı elden bırakmama gibi bir direnişin sonucu olduğunu çok net görmek gerekir. Zaten MHP’nin ortaya koyduğu tavır, AKP’nin iktidar pozisyonunu sürdürmesine zemin yarattı.

 

AKP’nin tek başına iktidar alışkanlığı bölüşerek sürdürmesine olanak vermiyor. O nedenle mümkün olduğunca işi uzatıp, ülkeyi erken seçim moduna sokmanın bütün yollarını deniyor. Bu arada erken seçim olasılığı durumunda lehine olabilecek bütün zeminleri yokluyor.

 

Gecikmelerin, bütün bu gelişmelerin Suriye politikası ile ilgili olup olmadığı konusunda net bir şey söylemek mümkün olmamakla birlikte, kısmen ilgili olduğu yönünde

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.