Etkisiz muhalefet ve Başbakan

NACİ SAPAN

Bir ülkede etkili, değiştirici, dönüştürücü, iktidarı zora sokan, yaptıklarından geri adım attıran bir muhalefet yoksa durum sıkıntılıdır demektir. Türkiye’de durum aynen böyledir. İktidarın ve başbakan’ın hızına yetişemeyen muhalefet farklı varyasyonlarla durumu değiştirme gayret ve çabalarıyla meşgul.

CHP ve MHP, siyaseten iktidarın gücünü kırarak kendilerini iktidara getirecek zemini yaratmak üzere halkın çoğunluğunun desteğini bir türlü alamıyor. BDP’yi diğer muhalefet partileriyle kıyaslamıyorum. İktidara karşı çözüm sürecini birlikte yürütmelerine rağmen en etkili muhalefeti iktidara karşı BDP yaptı.

BDP’nin, özellikle Selahattin Demirtaş’ın seçim meydanlarında yaptığı muhalefet, Türkiye kamuoyunun da beğenisini kazandı. Ancak, bu beğeniden öteye geçmedi, kendi doğallığı içinde oya da dönüşmedi. Oya dönüşmemesinin nedeni de Kürt algısı olmasına rağmen, BDP’nin yaptığı muhalefete ihtiyaç olduğu da her fırsatta dillendiriliyor. 

Yerel seçimlerden hemen sonra BDP’nin muhalefet dozunda düşüş var ve iktidar siyaset üretimi konusunda ‘kabızlık’ çeken CHP-MHP karşısında çok rahat. Kendi üretimi ile siyaset sahnesinde yol alma gayretinden çok, iktidarın ufak-tefek açıklarından yararlanarak üretim tarzı geliştiren muhalefetin, bu yöntemle iktidarla, başbakanla yarış yapma şansı hemen hemen hiç görünmüyor. En azından yakın zaman için böyle bir ışığı bizde göremiyoruz.

BDP’nin etkin muhalefet konusuna şimdilik ‘ara’ vermesinin nedeni ise, malum HDP’ye geçiş yapılmış olmasıdır. Sanırım bu durum HDP ve BDP kurultaylarının yapılacağı tarihe kadar devam edecek.

Özetle; BDP ve HDP’nin durumu bu olunca, Başbakan ve iktidarın karşısında ciddi bir muhalefette bulunmuyor. Başbakan Erdoğan muhalefetin siyaset genlerinin şifresini çözmüş durumda. Kendi aleyhine olan, olabilecek ne varsa anında kendi yöntemiyle teşhis ediyor, kendi kucağına atıldığını zannettiğimiz tüm bombaların pimini çekerek muhalefetin kucağına atıyor.

Örnek mi?

17-25 Aralık, cemaat, paralel yapılanma, Anayasa mahkemesi başkanının konuşması ve en son Türkiye Barolar Birliği Başkanının yaptığı konuşma. Bunların hiç biri muhalefet partilerinin marifetleri olmadığı halde Başbakan yaptığı çıkışlarla kamuoyunun nezdinde durumu olduğu gibi onların hanesine yazdırdı.

Sonuç; etkisiz muhalefet başbakanın önünün giderek daha çok açılmasına zemin hazırlıyor. 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.