Her Newroz, bir mesaj

NACİ SAPAN

2013 Newroz’u, verilecek mesajlar açısından çok önemliydi, büyük ilgi oldu. Beklenti; ‘çözüm’ ve ‘barış’ sürecinin daha sağlıklı yürümesi ve tarafların ellerinin rahatlaması bakımından silahsızlanma döneminin başlatılmasıydı. Newroz alanında toplanan bir milyon kişinin, Kürt coğrafyalarında yaşayan tüm Kürtlerin, Türkiye’nin ve Dünyanın gözü Diyarbakır’dan yansıyacak mesajdaydı.

‘Silahlı mücadelenin siyasal mücadeleye evrilmesi yönünde verilen mesaj, bu mesajın içeriğindeki birlikte yaşam, Türkiye’nin demokratikleştirilmesi yönünde atılacak adımlar, silahlı güçlerin sınır dışına çekilmesi gibi son derece insani kararlar toplumu ciddi bir rahatlama moduna soktu. Sonrasındaki zaman diliminde silahlı güçlerin çekilmesi, bir yılı aşkın bir zamandır kanın dökülmemiş olması toplumun beklentilerine cevap niteliği taşıdı.

Aradan tam bir yıl geçti, 2014 Newroz’unu karşılıyoruz ve yine mesaj içerikli bir gün olacak. Abdullah Öcalan’ın vereceği mesajlar bu dönemde merakla bekleniyor. Ülkenin içinde bulunduğu durum, iktidar-cemaat savaşı, 17 Aralık’taki yolsuzluk, hırsızlık, rüşvet gibi sorunlar, iktidarın halkı göz ardı eden tutum ve davranışlarını da özetle içinde barındıran bir mesaj olmakla birlikte, Devlet temelli sürdürülen çözüm sürecinin ise, sadece mevcut iktidar erkiyle yürütülmesinin bir zorunluluk olmadığı, herhangi bir iktidar erki ile yürütülebileceği yönünde mesajlar olacak gibi görünüyor.

Yapılan açıklamalardan anladığımız; AK Parti iktidarının, Kürt tarafı nezdinde muhataplığının kalmadığı. Siyasal ve toplumsal meşruiyet tartışmalarının hedefi olan iktidarlarla bu tür süreçleri yürütmek, sürecin ruhunun giderek çürümesine yol açacağı için Kürt tarafı durumu bir kez daha gözden geçiriyor ve yeni bir sürece perspektif açıyor.

Kürt tarafı sözünden döndü mü? Hiç sanmıyorum. Devletle yürütülen sürecin önemini kavrayan Kürtler, zaman zaman kesintiye uğrasa da, sürecin halklar adına sağlıklı yürümesi yönünde çaba göstereceklerini her fırsatta vurguluyorlar. Gültan Kışanak’ın Hürriyet’teki röportajından da, Kandil’den yapılan açıklamalardan da bunu anlayabiliyoruz. Halkların kardeşliği temelinde gösterilen yaklaşımın önümüzdeki süreçte siyaseten de ciddi ve sağlam temellere oturacağı yönünde hiç kuşku duymuyorum. Çünkü kanın dökülmesini engelleyen, Türkiye’nin demokratikleştirilmesi için ön açıcı politikalar geliştiren Kürt tarafı, ülkenin genelinde olumlu tepkiler alıyor.

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.