İlyas AKENGİN
Diyarbakır’da Dicle Nehri kıyısında 4 bin metre kare arazi üzerinde yapılan ve açılışı geçtiğimiz aylarda yapılan Hilton Garden Inn’in Genel Müdürü Ecevit Tuaç, otelin konsepti, kimlere hitap ettiği, yenilikleri ve bilinmeyenlerine dair tüm konular hakkında Tigris Haber Gazetesinin sorularını cevaplanrdırdı. Çözüm süreci ile birlikte yerli ve yabancı turistlerin bölgeye akın edeceğini söyleyen Hilton Garden Inn’in Genel Müdürü Ecevit Tuaç, misafirlerin kaliteli bir ortamda uygun şartlarda konaklayabileceği adresin Hilton Garden Inn olduğunu söyledi.
Ekonomik konaklama arayışı içinde olan iş ve eğlence arayanların ihtiyaçlarını karşılamak için kurulan Hilton Gardın Inn Diyarbakır, modern tasarımı, misafir odalarında en son teknoloji, toplantı salonları, akşam oda servisleri, serinletici kokteyl, ücretsiz kapalı otopark ve market gibi bir çok alanda Diyarbakır’a kaliteli bir hizmet sunuyor.
Otelin 12 Mart tarihinde misafirlerin hizmetine girdiğini belirten Hilton Garden Inn’in Genel Müdürü Tuaç, “Hilton Diyarbakır’a gelmeden önce Mardin ve Urfa’da da vardı. Oralarda çok olumlu tepkiler aldık. Ama Diyarbakır’ın Urfa ve Mardin’in potansiyel olarak çok çok üstünde olduğunu biliyorduk. Ancak geçmiş yıllardaki güvenlik ve imaj nedeniyle buraya gelme noktasında gecikme yaşandı. Aslında 2010 yılında proje çizilmişti ve 2012 yılının sonunda oteli açacaktık. Ancak inşaat sektöründe bazen her şey istediğiniz gibi gitmiyor. Çünkü ön görmediğiniz bir sürü iş çıkıyor. Bu nedenle ancak 12 Mart tarihinde otel faaliyete girdi” dedi.
Odaların bir çoğu Dicle vadisi manzaralı
Hilton Garden İnn’in 4 bin metre karelik bir alan üzerinde kurulu olduğunu söyleyen Tuaç, “Yaklaşık 2 bin metre karesi açık bahçemiz var. Oda sayımız 182, 300 metre karelik bir balo salonumuz, 3 tane küçük toplantı salonumuz var. Bunların yanı sıra otelimizde Fitnes salonu, açık havuz, sauna ve Türk hamamı da mevcut. Bütün odalarımızda 32 inç LED TV, ütü ve masa bulunmakta. Ekonomik bir otel olduğumuz için misafirlerimize ücretsiz çamaşırhane imkanı sunuyoruz. Misafir çamaşırlarını kendisi yıkıyor, kendisi ütülüyor, bu tamamen ücretsiz. Yine 8 saat boyunca durmadan çalışan ödüllü koltuklarımız var, bu koltuklarda misafirlerimiz bir yandan dinlenirken, bir yandan da işini rahatlıkla yürütebilir. Tüm ürünlerimiz bilenen markalardan oluşuyor. Banyo malzemelerimiz piyasanın dışındaki ürünler. Yataklarımızda çok kaliteli, otelde konaklayan misafirlerimizin yüzde 90’ını yataklarımızı nereden aldığımızı soruyorlar, yataklarla ilgili çok olumlu tepkiler alıyoruz. Yine güneş geçirmeyen ve yanmayan perdeleri kullanıyoruz. Misafirlerimizin rahat edebilmesi için her şey düşünülmüş. Her katta 1 köşe suit odamız var. Bu odaların hepsi Dicle Nehrine bakıyor. Hiçbir odamızın önü kapalı değil ve çoğu nehir manzaralı. Ayrıca önümüzdeki günlerde Bin metre karelik yerimizi yaz ve kış sezonu için düğün, konferans ve diğer etkinliklerde kullanmak üzere hazırlıyoruz” diye konuştu.
Hilton’da Dicle manzaralı Brunch kahvaltı keyfi
Otel olarak yeniliklere açık olduklarını belirten Tuaç, “Bildiğiniz gibi kentteki bir çok otelde branch kahvaltı yok. Çünkü kahvaltı için otellere pek talep olmuyor. Hilton olarak biz bu konuda kentin yöresel tatlarını eşsiz manzaramız ile birlikte misafirlerimizin hizmetine sunuyoruz. İnsanlar doğal ortamda nefes alabilecekleri bir yerde kahvaltı yapmak istiyorsa, mutlaka bize gelmeliler. Huzur çok önemli, burada da böyle bir imkan söz konusu. Misafirlerimizin büyük keyif alacaklarını düşünüyorum. Han kahvaltıları belirli bir noktaya geldi. Biz kaliteyi isteyen ve ailesi ile rahat etmek isteyenlere hitap ediyoruz. Bu nedenle hafta sonundan itibaren ekibimiz ile birlikte misafirlerimize hizmet vermeye hazırız olacağız. Marka standartlarımız çok yüksek, tescilli olmayan hiçbir ürünü almıyoruz” dedi.
Hizmet anlamında misafirlerimizden bir adım önde olmak istiyoruz
Yaklaşık 80 personel ile misafirlere hizmet verdiklerini dile getiren Tuaç, “Otel olarak kentteki lise ve üniversiteye büyük katkı sağlıyoruz. Gençlerimiz aldıkları teori eğitimi burada pratiğe döküyorlar. Deneyimli personelimiz genç arkadaşlarımıza bu yönlü eğitim vererek katkı sunuyor. Hilton Gardın, dünyada 575 grubu olan bir otel. Buradaki standart neyse ABD’deki standartta o. Buradaki genç arkadaşlarımıza rehberlik ederek daha iyi hizmet ve servis yapmaları için ciddi bir şekilde eğitimlerini sağlıyoruz. Kalıplaşmış bir sistemimiz var, hem teorik, hem pratik açıdan arkadaşlarımıza bir şey katmayı amaçlıyoruz. Hep misafirlerimize hizmet anlamında bir adım önünde olmak istiyoruz. Misafirimiz ABD’de de neyle karışılacağını biliyor, Diyarbakır’da da” ifadelerini kullandı.
Hilton herkese hitap ediyor
Hilton Garden Inn’in tüm vatandaşlara hitap ettiğini belirten Tuaç, “Bölgede bir fiyat araştırma yaptık. Çevre illerden bir takım şikayetler aldık, Mardin ve Urfa’dan gelenler fiyatların biraz yüksek olduğunu söylüyorlar. Diyarbakır’daki otellerde bir araştırma yaptırdık ve fiyat skalalarını tespit ettik. Kentteki bu otellerin altında fiyat verdik. Hilton markasıyız, ama fiyat araştırması yaparken marka otellerin fiyatından daha uygun bir şekle kavuşturduk. Daha pahallı değil, daha uygun oteliz. Kalite ve hizmet anlamında da çok çok iyiyiz. 10 kişiden 9’una sorarsanız, Hilton ismi çok çok ağır basacak. Hilton her kesime hitap ediyor” dedi.
Barış sürecinin katkısı büyük
Otelin yeni açılmasına rağmen doluluk oranının yüzde 60 olduğunu kaydeden Tuaç, “1.5 aylık bir otel olmamıza rağmen otelimizin doluluk oranı yüzde 60’ın üstünde. Barış süreci tüm işletmeleri çok ciddi bir şekilde ilgilendiriyor. Çünkü bu süreç sayesinde onlarca iş alanı açıldı. Süreç buradaki Lokanta, otel, restoranlara olan talebi artırdı. Herkesin iş hacmi yüzde 15 gibi büyüdü” diye konuştu.
Çiğköfte ile turist gelmez
Yerli ve yabancı turist sayısının artması için kentsel dönüşüm, tarihi dokuların ön plana çıkarılması gibi konularda ciddi çalışmaların olması gerektiğini belirten Tuaç, “Diyarbakır tarihi doku açısından çok zengin bir şehir ancak birçok bölgeye girilmiyor, bunların önünün geçilmesi lazım. Bu konuda belediye ve valilik el birliği ile bu sorunları çözebilir. Sürekli projelerin geliştirilmesi ve insanların bölgeye çekilmesi lazım. Turisti yemek ve çiğköfte ile çekemezsiniz, yaptığınız organizasyonlarla bunu başarabilirsiniz. Ünlü yönetmenleri buraya çekip film çektirmek lazım. Diyarbakır halkı gelen insanları kucaklamaya hazır, biz de hazırız. Ama hazır olmak yetmiyor, harekete geçmek gerekiyor. Yine yabancı turistin gelebilmesi için gezebilecek yerlerin olması, kaliteli restoranların artması gerekiyor. Kalacak yerlerin olması ve fiyatların uygun olması lazım. Turistler genelde eğlenceyi seviyor bu nedenle bu tür mekanların artması lazım” dedi.
Hilton keşfedilmesi gereken bir yer
Mardin ve Urfa’dan daha fazla yerli turist aldıklarını belirten Tuaç, “Bildiğiniz gibi Mardin’de turlar bir günde bitiyor. Diyarbakır’ın bu konuda ciddi bir potansiyeli var, bu nedenle buradaki otelimizin doluluk oranı daha yüksek. Kentimizin kalkınması için otel olarak elimizden geleni yapmaya hazırız. Çünkü bu kent gelecek vaat eden bir şehir. Bu kentin keşfedilmesi gereken çok yerleri var. Hilton’da bunlardan biri. Kapılarımız sonuna kadar tüm misafirlerimize açık” şeklinde konuştu.