İsrail’in hukuksuz saldırıları

Mustafa Nesim Sevinç

MUSTAFA NESİM SEVİNÇ

"İsrail'in uluslararası hukuku hiçe sayarak Suriye'ye düzenlediği saldırılar kabul edilemez birer egemenlik ihlalidir. Bu saldırıları kınamakla birlikte, arkasındaki İsrail güvenlik politikalarını ve bölgesel stratejisini analiz etmek, bölgedeki mevcut ve gelecekteki dinamikleri anlamak için kritik öneme sahiptir."

İsrail'in Suriye'ye yönelik saldırılarını anlamak için İsrail’in güvenlik politikalarını ve bölgesel stratejisini analiz etmek gerekir.

  • İran'ın Suriye'deki askeri varlığını engelleme: İsrail, İran'ın Suriye'deki askeri etkinliğini (özellikle Devrim Muhafızları ve Hizbullah'ın konuşlanmasını) kendi güvenliği için büyük bir tehdit olarak görüyor. İran destekli milislerin, İsrail sınırına yakın bölgelerde üslenmesi ve füze teknolojisi transferi, İsrail'in "kırmızıçizgilerini" ihlal ediyor. Bu nedenle İsrail, İran'ın Suriye'deki askeri altyapısını vurarak, bu tehdidi bertaraf etmeyi hedefliyor.
  • Hizbullah'ın güçlenmesini önleme: Hizbullah, İsrail'in en büyük bölgesel düşmanlarından biri ve Lübnan'ın yanı sıra Suriye'de de güçleniyor. İsrail, Hizbullah'ın Suriye üzerinden İran'dan silah ve füze teknolojisi almasını engellemek için hava saldırıları düzenliyor. Özellikle HassDea ve Şam bölgesindeki hedefler, İran-Hizbullah lojistik hatlarını kesmeyi amaçlıyor.
  • Rusya-İsrail Dengesini Koruma: İsrail, Rusya'nın Suriye'deki askeri varlığını doğrudan hedef almaktan kaçınıyor. Rusya ile koordinasyon içinde hareket ederek, İran ve Hizbullah'a yönelik operasyonlarını sürdürüyor. Bu, İsrail'in Moskova ile ilişkilerini bozmadan kendi güvenlik çıkarlarını koruma stratejisinin bir parçası.
  • Caydırıcılık Politikası ve "Önleyici Vuruş" Doktrini: İsrail, düşmanlarının kapasite oluşturmasını beklemeden önleyici saldırılarla tehditleri bertaraf etme stratejisi izliyor. Bu doktrin, 1967'deki Altı Gün Savaşı'ndan bu yana İsrail savunma politikasının temel taşlarından biri. Suriye'deki saldırılar da bu kapsamda değerlendirilebilir.
  • ABD ve Bölgesel Müttefiklerle Uyum: İsrail, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi Sünni Arap ülkeleriyle İran'a karşı dolaylı bir ittifak içinde. Suriye'de İran'ı zayıflatmak, bu bölgesel dengede İsrail'in konumunu güçlendiriyor. Ayrıca ABD'nin bölgedeki desteği de İsrail'e operasyonel serbesti sağlıyor.

Yani İsrail'in uzun vadeli stratejisi

- İran'ın askeri etkisini sınırlamak,

- Hizbullah'ın silahlanmasını engellemek,

- Kuzey sınırında güvenli bir tampon bölge oluşturmak,

- Bölgedeki caydırıcılığını korumak.

Ancak bu saldırılar, Suriye'nin egemenliğini ihlal ettiği gibi bölgesel gerilimi de artırıyor. İsrail, kısa vadeli güvenlik kazanımlarını, uzun vadeli istikrarsızlık riskine karşı dengelemek istiyor.

İsrail'in Suriye'ye yönelik "vur-kaç" tarzındaki hava saldırıları, özellikle hedef odaklı, hızlı ve sınırlı operasyonlardır. Bu taktiğin arkasındaki stratejik amaçlar ve verilmek istenen mesajlar şu şekilde özetlenebilir:

  • İran ve İran destekli milislere: "Suriye'de kalıcı askeri üs kurmanıza ve İsrail sınırına yakın silah depolamanıza izin vermeyeceğiz." Mesajın amacı; İran'ın Devrim Muhafızları ve Lübnan Hizbullah'ının Suriye'de konuşlanmasını engellemek. İran'ın füze ve drone teknolojisi transferini kesmek.
  • Suriye Rejimine:"İran ile işbirliğiniz devam ederse, askeri altyapınızı vurmaya devam edeceğiz." Mesjının amacı; Esad rejiminin İran ve Hizbullah ile olan askeri işbirliğini zayıflatmak.
  • Rusya’ya "Sizin hava savunma sistemlerinizi aşabiliyoruz, ancak doğrudan Rus hedeflerine saldırmak istemiyoruz." Mesajının amacı; Rusya'nın Suriye'deki S-400 gibi savunma sistemlerine rağmen operasyonel üstünlüğünü göstermek, ancak Moskova ile çatışmadan kaçınmak.
  • ABD ve Bölgesel Müttefiklerine: "İran'ın bölgedeki yayılmacılığına karşı en etkin askeri güç biziz." Mesajının amacı da ABD ve Körfez ülkeleri nezdinde İsrail'in İran'a karşı "savunma kalkanı" rolünü pekiştirmek.

İsrail’in "Vur-Kaç" Taktiğini kullanmadaki amacıda:

  • Uzun süreli bir çatışmaya girmeden, anlık hedefleri imha edip geri çekilme.
  • Hızlı ve Sınırlı Risk almak.
  • Caydırıcılık: Düşmana "istediğimiz zaman, istediğimiz yeri vurabiliriz" mesajı vermek.
  • Uluslararası tepkiyi minimize etme: Büyük çaplı bir işgal veya uzun süreli operasyon yerine, hedefli saldırılarla diplomatik gerilimi kontrol altında tutmak.

İsrail’in vermek istediği ana mesajlarda:

  • Suriye, İran'ın arka bahçesi olamaz.İran'ın bölgedeki askeri varlığı kabul edilemez.
  • Hizbullah'ın güçlenmesine izin vermeyeceğiz. Lübnan sınırındaki tehdit kontrol altında tutulacak.
  • Rusya ile doğrudan çatışmayız, ama hedeflerimizden vazgeçmeyiz. Moskova ile dengeli bir ilişki sürdürülüyor.
  • ABD ve müttefikleri için vazgeçilmez bir ortakız. Batılı güçlerin İran'a karşı İsrail'e desteği sürmeli.

Toparlarsak İsrail Kısa vadede: İran'ın Suriye'deki askeri varlığını zayıflatmak, Hizbullah'ın silah tedarik zincirini kesmek.

Uzun vadede: Kuzey sınırında güvenli bir tampon bölge oluşturmak ve İran'ı bölgeden uzaklaştırmak.

Bu saldırılar, İsrail'in "önleyci savaş" (preemptivestrike) doktrininin bir yansımasıdır. Ancak, Suriye'nin egemenliğini hiçe sayan bu operasyonlar, uluslararası hukuk açısından tartışmalıdır ve bölgedeki gerilimi tırmandırmaktadır.

İsrail'in gelecekte Suriye'deki saldırılarını hangi bölgelere ve hedeflere yöneltebileceğini anlamak için mevcut stratejik önceliklerini ve İran'ın Suriye'deki askeri konuşlanmasını analiz etmek gerekiyor. İşte olası hedef bölgeler ve nedenleri:

  • İran'ın Askeri Üsleri ve Lojistik Hatları: Şam ve çevresi (Dimaskos-Kudüs Yolu) gerekçesi de İran'ın Devrim Muhafızları ve Hizbullah, Şam'da önemli karargâhlara sahip. Özellikle Mezze Hava Üssü, SayyedaZeyneb Bölgesi ve Şam Uluslararası Havalimanı civarındaki İran destekli milisler. Yapacakları: Füze depoları ve komuta merkezlerine yönelik hava saldırıları.
  • Humus ve Palmira (Tiyas Hava Üssü)Neden mi? Humus, İran'ın Suriye'deki en kritik ikmal merkezlerinden biri. T-4 (Tiyas) Hava Üssü, İran'ın drone ve füze operasyonları için önemli. Yapacakları: İHA üsleri ve uzun menzilli füzelerin imhası.
  • Halep ve Kuzey Suriye: İran, Halep'te Şii milisler üzerinden Lübnan'a silah sevkiyatı yapıyor. Şii milislerin eğitim kampları ve El-Bab bölgesi risk altında gerekçesi ile: Silah konvoyları ve milis karargâhlarının vurulması.
  • Hizbullah'ın silah sevkiyat yolu olan Lübnan-Suriye Sınırı (Qusayr, Hermel Bölgesi)!da Hizbullah, İran'dan gelen silahları Bekaa Vadisi'ne bu güzergâhtan taşıyor diye: Sınır köprüleri ve tünellere yönelik saldırılar.
  • Lazkiye ve Tartus (Rus Üslerine Yakın Bölgeler)Hizbullah'ın sevkiyat yolu çünkü İran, Lazkiye'de deniz yoluyla silah getirmeye çalışıyor. Ancak Rusya'nın Hmeymim Üssü yakınındaki operasyonlar riskli ama: Gizli liman tesisleri ve lojistik depoların vurulması.
  • Stratejik Altyapı ve Füze SistemleriDera ve Kuneytra (GolanTepeleri'ne Yakın Bölgeler)’da İran'ın Golan sınırına füze yerleştirmesini engellemek istiyor: Yer altı silah depoları ve roket rampalarının imhası.
  • Deir ez-Zor (Irak Sınırındaki İran Bağlantıları)’ın da daİran, Irak'tan Suriye'ye El-Bukamal sınır kapısı üzerinden silah akışı engellemek için: Sınır karakolları ve milis konvoylarının vurulması.

Rusya ile gerilimi artırabilecek noktalar.Sürpriz olabilecek hedefleri de olabilir.

  • Rus hava savunma sistemlerinin S-300/S-400 bataryalarının menzilini ve etkinliğini test etmek için: Hedefli elektronik harp veya füze atışları.
  • Suriye ordusunun kritik noktaları olan Esad rejiminin radar sistemleri veya hava savunma bataryalarını, İsrail'in operasyonel üstünlüğünü tehdit ederse vurulabilir.
  • İsrail'in öncelikli hedefler: İran'ın askeri üsleri, Hizbullah'ın silah tedarik hatları, Golan'ı tehdit eden füzeler.
  • İsrail'in riskli hedefleri de: Rusya'nın doğrudan tepkisini çekebilecek noktalar (Lazkiye, Hmeymim Üssü yakını).
  • İsrail yeni taktiklerle: İHA saldırıları, siber operasyonlar ve özel kuvvetlerle sabotajlar artırabilir.

Belki de İsrail, önümüzdeki dönemde Şam, Humus ve Deir ez-Zor üçgeninde yoğunlaşacak. Ancak Rusya ile gerilimi tırmandırmamak için Lazkiye ve Tartus'tan uzak durabilir.

Bu saldırılar, İran'ın Suriye'deki varlığını zayıflatmayı amaçlasa da, Esad rejiminin çöküşüne yol açmayacak şekilde ayarlanıyor. İsrail, Suriye'yi istikrarsız ama kontrolsüz bir kaosa sürüklemek istemiyor.

m.nesim.sevinç@gmail.com

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.