“Kestiğiniz ağaçlar cehennemde ateşiniz olsun”

Mehdi TANAMAN

Şu aralar beddua etmek pek bir moda ya , biz de yazımızın başlığını böyle attık.

Yanlış anlaşılmasın bu beddua öylesine edilmiş bir beddua değil.

Beddua ettiklerimiz de zaten politikacı değil…

Yani anlayacağınız kimsenin iktidarına paralel bir iktidar kurmak gibi bir niyetimiz de yok. Bedduamızın hedefinde günlerdir ‘kesilmesin’ diye üniversite yönetimini göreve çağırdığımız üniversite sahasındaki ormanlık alanda ağaç katliamı yapanlar var. 

Dün aynı bölgede yine ağaç kesimi vardı.

 Biliyorsunuz geçtiğimiz günlerde Dicle üniversitesi rektörlüğü ve Orman müdürlüğünün ortak kararı ile  Dicle’nin yamacında bulunan koruluk alan, kesilerek ortadan kaldırılmaya çalışılmış ve bütün kamuoyu tepkisine ve yazılan köşe yazılarına rağmen, bu yanlış karardan kimse geri adım atmamıştı.

Sadece ağaç kesimi biraz daha yavaşlamış, ama toplumun tepkisinden dolayı utana sıkıla da olsa yine ağaçlar kesilmeye devam edilmişti.

Baktılar ki bu konu aleyhinde kamuoyu giderek büyüyor;  ağaç kesmekle görevlendirdikleri işçileri geri çekip tepkilerin dinmesini beklediler. Konunun gündemden düştüğüne inanmış olsalar gerek ki; dün yine,  bu kez daha önce kıyım yapılan bölgenin iç kesimlerinde yeniden ağaç kestirmeye başladılar.

Fakat bu sefer beklemedikleri bir tepki oluştu. Çevre örgütleri temsilcileri ve gazeteciler kesim yapılan bölgeye giderken, kimden emir aldıkları bilinmeyen  işçiler de apar topar kesimi durdurup bölgeden uzaklaştı.

Bu katliamın sonuna kadar karşısında duracağız ve  iki elimiz yakalarında olacak…

 “Kesin” emrini verenleri de deşifre etmeye çalışacağız.

Taptaze ağaçlar ve fidanlar kesilirken  Neron”un yanan Roma’yı seyretmesi gibi sırça köşklerinin penceresinden  ağaç katliamını seyredenleri de kamuoyuna deşifre edeceğiz..

 İçinde Allah korkusu olan biri doğaya böyle kıyamaz.

 Kıymamalı…

Eğer kıyıyorsa o zaman biz de kıyana  deriz ki;  “  Kestiğiniz ağaçlar cehennemde ateşiniz olsun”