Kulp Belediyesi Eşbaşkanlarına tahliye

Diyarbakır Kulp'taki  patlamanın ardından 'Nükleer, biyolojik, kimyasal silah kullanarak öldürme' suçlaması ile suçlanan Kulp Belediye Eşbaşkanları tahliye edildi. Eşbaşkanların tutuklanamsına neden olan gizli tanık ifadelerini HTS kayıtları çürüttü.

Diyarbakır’ın Kulp ilçesine bağlı Ağaçkorur Köyü Beyrok Mevkiinde, 12 Eylül’de meydana gelen patlamada aralarında korucuların da olduğu 7 kişi yaşamını yitirmiş, 10 kişi de yaralanmıştı. Patlamanın ardından gözaltına alınan HDP Kulp Belediye Eşbaşkanları Mehmet Fatih Taş ve Fatma Ay ile Şener Aktaş, Mehmet Abdin Karaman, Mehmet Emin Ay ve Ümit Fidan tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. İçişleri Bakanlığı da Eş Başkanları görevden uzaklaştırarak yerlerine kayyım atamıştı.

Eşbaşkanlara ağır suçlama

Kulp patlaması ile ilgili hazırlanan iddianamede eş başkanlara yönelik suçlama ağırdı. "Nükleer, biyolojik, kimyasal silah kullanarak öldürme" suçlaması ile karşı karşı kalan Belediye Eş Başkanları Mehmet Fatih Taş ve Fatma Ay hakkında 8’er defa ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası isteniyordu. Yaklaşık 3 aydır cezaevinde bulunan Belediye Eş Başkanları Mehmet Fatih Taş ve Fatma Ay ile 5 kişinin yargılandığı davanın ilk duruşması Diyarbakır 9’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Eş Başkanlar duruşmaya SEGBİS üzerinden katıldı.

Kulp Belediyesi Eş Başkanları Taş ve Ay ile Belediyenin Fen İşleri Müdürü Şener Aktaş, HDP Kulp İlçe Eş Başkanı Abidin Karaman ve Mehmet Emin Ay tutuklu bulundukları Osmaniye T Tipi Cezaevi'nden SEGBİS sistemi ile duruşmaya katıldı. Kimlik tespitinin ardından sanıklar haklarındaki iddialara ilişkin ifade verdi.

Eşbaşkanlar suçlamaları reddetti

Mahkeme Başkanı ilk olarak Belediye Eşbaşkanı Fatma Ay’a “Patlama olayı ile ilgili herhangi bir bağlantısı olup olmadığını sordu. Bunun üzerinde Fatma Ay, olay günü Adana’da olduğunu, olay yerine hiç gitmediğini ve bir bağlantısının olmadığını söyledi. Ay, kendisine yönelik suçlamaların ise asılsız olduğunu belirtti. Tutuklu yargılanan diğer eş başkan Mehmet Fatih Taş da suçlamaları kabul etmedi. Olay günü il dışında olduğunu anlatan Taş, dosyada bulunan "Çıngırak 1" ve "Çıngırak 2" kod adlı gizli tanıkların ifadelerinin yalan olduğunu söyleyerek, hakkındaki iddiaları kabul etmedi.

Ay: HTS kayıtları incelensin

Sanıklardan Mehmet Emin Ay ise iddianamede yer alan suçlamalara tepki gösterdi. Bu iddianamenin olayda ölenlere saygısızlık olarak nitelendiren Ay, olay yerinde hiç bulunmadığını söyleyerek, “Olay öncesi akşam saatlerine kadar Kulp ilçesindeydim. Akşam saatlerinde de Sivrice’ye doğru yola çıktım” diye konuştu. HTS kayıtlarına bakılması haline de bu durumun ortaya çıkabileceğini ifade eden Ay, patlamada öz yeğenini kaybettiğini duyar duymaz da olay yerine gittiğini söyledi. Gözaltındayken savcılığın kendisine bir fotoğraf gösterdiğini anlatan Ay, “2015 yılında bir köyde halay çekenlerin olduğu bir fotoğrafı bana gösterdi. Bu kişinin ben olduğumu söyledi. Oysa ben o tarihte cezaevindeydim” dedi.

Karaman: İddianamedeki ifadeler yalan ve düzmece

Sanıklardan Mehmet Abidin Karaman ise HDP’de siyaset yapmalarından dolayı haklarında dava açıldığını söyledi. HDP Kulp İlçe Eş Başkanı olduğunu belirten Karaman, “Gizli tanıkların yalan ve düzmece ifadeleriyle bir iddianame hazırlanmış. Bizim bu olayla herhangi bir ilgimiz yok. Ben olay günü ilçede iki yasa katıldım. HDP Kulp ilçe binamızla emniyet binası arasında 100 metre mesafe var. Kamera kayıtlarına bakılsa nereden nereye gittiğim bile görülecektir. Ayrıca olay sonrası gözaltına alındığımda birileri tarafından Kulp ilçe binamıza saldırı oldu. Emniyetin gözü önünde yapılan bu saldırı olayı araştırıldı mı? Hakkımızda haksız yere açılan bu davanın kapatılmasını talep ediyorum” dedi.

Av. Mehmet Emin Aktar: İddianame geri çekilmeli

Avukatlar ise bu olayın ardından yaşanan tutuklamaların ana nedeninin HDP’nin hedef alınması ve kayyım atamaları olduğunu ifade etti. Belediye Eş Başkanı Fatma Ay’ın avukatı Mehmet Emin Aktar, parmak izi başta olmak üzere dosyada tutuklama ve dava açmaya yeterli delilin olmadığını söyledi. Dosyada birçok eksik unsurun bulunduğunu ifade eden Aktar, iddianamenin geri çekilmesi gerektiğini söyledi. Avukat Mehmet Öner ise patlamanın ardından basında yer alan haberlere dikkat çekti. “Saldırıyı HDP yaptı” manşetinin atılmasının ardından müvekkillerinin tutuklandığını anlatan Öner, "Çıngırak 1" ve "Çıngırak 2" kodlu gizli tanıkların yalan ifade verdiklerini söyledi.

HTS kayıtları gizli tanık ifadelerini çürüttü

Gizli tanık, patlamanın yaşandığı yere daha önce sanıkların gittiği ve transporter bir araç içerinde bu kişileri gördüğünü iddia etmişti. Bu iddialar iddianamede yer almıştı. Sanık Şener Aktaş’ın avukatı Barış Yavuz gizli tanığın bu ifadesini HTS kayıtlarıyla çürüttü. HTS kayıtlarını gösteren Avukat Yavuz, gizli tanığın ifadesinde belirttiği gün müvekkili Şener Aktaş’ın Narlıca’da olduğunu, olayın yaşandığı Ağaçkorur köyüne bu yerin 35 km uzaklıkta olduğunu anlattı. HTS kayıtlarında Eş Başkanlardan Mehmet Fatih Taş’ın da gizli tanığın anlattığının aksine o gün o saatte Bağlar ilçesinde olduğunu ifade eden Yavuz, gizli tanıklar için “çıngıraklar yalan söylüyor” dedi.

İddianamenin alelacele yazıldığını anlatan Yavuz, olayda yaralanan 10 kişi ve ölen 7 kişiye dair suçlamaya konu sevk maddelerinin dahi olmadığını aktardı. İddianamenin hukuka uygun olmadığını belirten Yavuz, olayda yaralananların görgü sahibi olmadıklarını dolayısıyla tutuklu sanıkların delilleri karartma gibi bir durumlarının olmadığını belirterek tutukluluğa son verilmesini istedi.

Eşbaşkanlara tahliye

Yargılamaya neden olan iddianamede gizli tanık anlatımlarındaki çelişkileri ortaya koyan avukatlar, tahliye ve beraat talebinde bulundu. Mahkeme heyeti, ifade ve savunmaların ardından Kulp Belediye Eş Başkanları Fatma Ay, Mehmet Fatih Taş’ın da aralarında bulunduğu 5 kişi hakkında yurt dışı yasağı koyarak tahliyelerine karar verdi. Duruşma 11 Mart 2020 tarihine ertelendi.

Alökmen: Eşbaşkanlarımızı, partimizi hedef gösterenler umarım biraz utanır

Tahliye kararının ardından HDP Diyarbakır İl Eş Başkanı Hülya Alökmen Uyanık Adliye önünde açıklama yaptı. “Özellikle HDP’yi, oradaki belediye eş başkanlarımızı, çalışanları, partimizi hedef gösterenler, o manşetleri atanlar umarım bu saatten sonra utanırlar” diyen Alökmen Uyanık, şöyle konuştu: “Yaşanan komplo olduğunu biz o günde ifade etmiştik, bu günde görülüyor. Sadece kayyım atamak için bahaneler yaratıyorlar. HDP’yi siyaset yapma alanını daraltma çabası içerisinde olduklarını biliyoruz. Tekrardan şunu söylemek istiyoruz. Bütün arkadaşlarımızın tahliye edilmesi sadece gerçeğin yerini bulması ile ilgili bir şeydir. Kulp olsun, diğer belediye eş başkanlarımız olsun, tutuklu olan ve haklarında soruşturma yürütülen tüm belediye başkanlarımız aslında asılsız iddialarla yüz yüze kaldıklarının göstergesidir. Demokratik siyasetteki ısrarımızda devam edeceğiz.”

Ne olmuştu?

Hazırlanan iddianamede, olay sonrası kolluğun sosyal medya araştırmalarına dayanılarak, patlamadan 1 gün önce, patlamanın gerçekleştiği güzergah üzerinde Kulp Belediyesi'nce yol çalışması yapıldığına yer verilmişti. Gizli tanık beyanları, GPS ve GSM baz kayıtları, şüphelilerin kendi aralarında yaptığı görüşmeler dikkate alınarak patlama olayını gerçekleştirdikleri ileri sürülmüştü. (Kaynak: Artıgerçek)

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Politika Haberleri