Reddedilmesi Gereken Miras

Mümin Ağcakaya

Miras denince babadan dededen kalan zenginlikler akla gelir ve miras kalanlar sevinirdi. Veya toplumsal olarak sevindiğimiz miraslar da vardır. Bunlar tarihsel, kültürel değerlerdir. Bu mirasın zenginliği herkesi gururlandırır. Bunları sahiplenmek ve devam ettirmek sadece toplumsal olarak değil bir insanlık değeri olarak kabul edildiği için herkese ayrı bir gurur kaynağı olmaktadır. Bu miraslar o toplumun kimliğini güçlendirmekte ve zenginleştirmektedir.

Ancak bütün miraslar böyle insana gurur vermemektedir. Sürekli topluma kan kaybettiren ve insanların vicdanlarını sızlatan kan davaları gibi öldürmek üzerine kurulu bu mirasları reddetmek gerekmektedir. Bazılarının yüzyılı aşkın süredir devam etmektedir. Belki bazılarını başlangıcı daha da eskilere dayanmaktadır.

Dedelerden torunlara geçerek devam eden bu husumetler sürekli topluma kan kaybettirmesine, neden ve nasıl başladığı bile hatırlanmayan bu kanlı davalar neden sonlandırılamıyor. Husumetli olanlar arasında bazıları araya hatırlı kişiler girerek sonlandırılanlar oldu. Şimdi bu kesimler aklıselim düşündüklerinde yıllarca neden birbirlerinden en değerli evlatlarını toprağa bazılarını da tutsaklığa mahkûm ettiklerine bir anlam veremeyeceklerdir.

En çok merak ettiğim ve araştırılması gereken bir konu; acaba husumetli olan ailelerin; bu her an ölme veya öldürülme şartlanmışlığı altında nasıl yaşıyorlar? Psikolojik yapıları, ruh sağlıkları nasıl? Çünkü hasmı tarafından her hangi bir yerde, hiç beklemediği bir anda pusuya düşürülerek öldürülme psikolojisi nasıl bir travma yaratıyor? Kuşaklara sirayet eden bu dava ve psikolojik yapı ister istemez psikolojik ve ruhsal yapılarda derin izler bırakacaktır.

Nerede ve ne zaman karşılaşacağı belli olmayan, en korunmasız ve zayıf anında kendisini bulacak olan ölme ve öldürmek üzerine odaklanmış bir yaşam. Toplumun kanayan yarası durumuna gelmiş olan bu husumetlerin dünyanın en verimli topraklarını kanlı topraklar durumuna getiren bu kronikleşmiş mirasın reddedilmesi gerekiyor. Bismil’de 70 yıldır devam eden bir karış toprak için o kadar insanın toprağın altına girmesine değdi mi? Birçok insan olay olduğunda derin acı duyarken taraftarlar acaba ne hissetti? Bu olayın sıcaklığı geçmeden iki kardeşin öldürülme olayı yaşandı. Devam eden bu kanlı mirasın bitmesi için sadece bireylerin değil toplunda tutum alması gerekiyor. Bu kan alan, can yakan miras hem taraflar hem de tüm toplum tarafından reddedilmesi gerekiyor.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.