İZMİR -. Av. Hanife Yıldırım, savcının talebinin işkencenin evrensel tanımına aykırı olduğunu belirterek, istenen cezanın vicdanları yaraladığını söyledi.
'Ama adalette polislerden yana giderse...'
Müzikhole eğlenmeye gittikten 15 dakika sonra polislerin kimlik kontrolü için içeri girdiklerini söyleyerek konuşmaya başlayan Fevziye Cengiz, daha sonra yaşadığı ağır işkenceyi hatırlattı. Haklı olduğu yerde uğradığı şiddete rağmen 8 yıllık bir ceza ile karşı karşıya kaldığına dikkat çeken Cengiz, hala yaşadıklarına inanamadığını söyledi. Yaşadığı olay sonrası çevresindeki insanlar tarafından önce dışlandığını, ardından ise ortaya çıkan işkence görüntüleri sonrası insanların onun haklılığa inandığını söyleyen Cengiz, "Şimdi herkes polise güvenilmeyeceğini düşünüyor. Ama adalette polislerden yana giderse, insanların adalete güveni kalmayacaktır. Olay ortada. Yediğim dayak görülüyor. Benim haklı olduğumu bildikleri için dövüyorlar" dedi. Mahkemelerde ise sanık polislerin sürekli sırıttığını gördüğünü anlatan Cengiz, "O zaman bile 'Biz güçlüyüz, sen güçsüzsün. Biz kazanırız' demek için o gülüşleri vardı. Beni tahrik etmek için yapılan şeylerdi. Ben adalete güvendiğim için onların gülüşleri beni ilgilendirmiyordu. Ama benim adalete güvendiğim gibi de gitmiyor. Her şey ortada onlar ceza alsın diye beklerken, ben ceza alıyorum" dedi.
'Adalete inancım kalmadı'
Adaletin de kalmadığını yineleyen Cengiz, "Hiçbir şey doğru gitmiyor. Benim küçücük kızım bile bana; 'Anne dayak yedin, hapse mi gireceksin? Seni onlar dövdü, neden onlar hapse girmiyor?' diyor. Bu soruların cevabını kızıma anlatamıyorum. Kızım polis aracını görünce uzaklaşır, korkar" dedi. Adalet arayışının devam edeceğini vurgulayan Cengiz, ne olursa olsun suçlular ceza alıncaya kadar adaletin peşini bırakmayacaklarını kaydetti.Handan Tufan(Diha)