Tigris Haber
TİGRİS HABER - Yeni yıl nedeniyle 2025 yılındaki çalışmalarıyla ilgili mesaj yayınlayan Toplumsal Mutabakat Derneği (TMD) Genel Başkanı Mahmut Şimşek, Suriye’deki gelişmelere değinerek “ABD ve müttefiklerince Suriye’de yönetimin Ahmet Şara’ya teslim edilmesine şiddetli itirazlar var. Komşusu huzursuz olanın huzuru olmaz diye düşünüyoruz” dedi.
2026 yılına girerken Türkiye’de ve dünyada 2025 yılında üç önemli konuda Toplumsal Mutabakat Derneği (TMD)’nin bakışını, tavrını ve önerilerini paylaştıklarını belirten Genel Başkan Mahmut Şimşek, “Bölgemizde 7 Ekim 2023 tarihinde başlayan ve 2025 yılında da acımasızca devam eden bir barbarlıkla on binlerce çocuk ve kadını katleden siyonist İsrail’in cami, kilise, hastane, okul demeden Gazze’de yıkıma ve soykırıma devam ediyor. İsrail yönetiminin yaptığı bu katliam karşısında ise, bir kaç devlet hariç, dünya sözle fakat eylemsiz merhamet dağları yaratmaya devam ediyor. Deve kuşu politikalarıyla da suskunluğa gömülmüşler. İsrail ile ticari ve diplomatik ilişkilerini kesmeyen Müslim, gayri Müslim dünyalının çıkarcı duruşu ibretlik bir yüz karası olarak devam ediyor. Biz, Toplumsal Mutabakat Derneği olarak ilk günden bu yana yaptığımız basın açıklamaları ve diyaloglarımızda, STK, DKK, vakıf ve kanaat insanlarını, her türlü ideolojiden uzak, insani ve rahmani bir duyarlılıkla ulusal ve uluslararası arenada bu katliamın önlenmesi için çaba gösterilmesinde devletlerimizi öne aldıran bir politikanın izlenmesi tezini savunduk, hala savunuyoruz” dedi.
13 yıldır Suriye Arap Cumhuriyeti’nde devam eden iç savaşta Esad’ın devrilmesiyle ABD ve müttefiklerince yönetime getirilen Ahmet Şara ile Suriye’ye göreceli bir sükûnet gelmiş görünse de, geçmişinde şiddet geleneği olan bu yönetime ülkenin teslim edilmesine şiddetli itirazlar olduğuna dikkat çeken Şimşek, “ Bu yönetime başta Kürtler, Dürziler, Araplar, Ermeniler, Aleviler, Hıristiyan ve diğer topluluklar sistem içinde anayasal hak ve güvence talep ediyorlar. Yine bu konuda gerek basın açıklamalarımızda gerek oturumlarda Suriye’nin bu yeni döneminde halklarının ekonomik, demokratik ve kültürel birliğinden yana yapılacak yeni bir anayasa ile barışın ve birliğin sağlanabileceğini belirttik. Komşumuz Suriye’nin yaşanabilir ortama kavuşması Türkiye’nin iç barışına olumlu bir hız kazandıracağına inanıyoruz. Komşusu huzursuz olanın huzuru olmaz diye düşünüyoruz. Ülkemizin iç ve dış siyasi demokrasisinde moral ve motivasyon anlamında önemli yeri olan bu iki konu hakkında, belirli zamanlarda basın açıklamaları yaparak ve etkinliklere katılarak önerilerimizi ve düşüncelerimizi dile getirdik” diye konuştu.
Son olarak Türkiye’de devam eden sürece değinen Genel Başkan Mahmut Şimşek sözlerini söyle tamamladı:
“Başta Türkiye olmak üzere Kürdistan’i tüm topraklarda silah bırakmak ve kendini fesh etmek üzere ‘Terörsüz Türkiye’ için PKK’ye yapılan çağrıyı ilk destekleyenlerden olduk. 2022 yılından bu yana “yeni Türkiye’nin, demokratik birliğinin yeni bir sürece geçişle başlayabileceğini, bunun da ancak devlet Bahçeli’nin Klasik Milliyetçilikten modern Milliyetçi bir anlayışa geçmesi ile mümkün olacağını hemen hemen tüm basın açıklamalarımızda ve televizyon oturumlarında seslendirmiştik.Toplumsal Mutabakat Derneği (TMD) olarak düşünce anlamında ‘Terörsüz Türkiye’ açılımına sıcağı sıcağına yazılı basın açıklamasıyla şu öneride bulunduk; TBMM deki Partiler arasında ‘Siyasi Mutabakat’ ın sağlanması gerektiğini vurguladık. ‘Milli Dayanışma Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun oluşmasından sonra Komisyon Başkanı Sayın Numan Kurtulmuş dahil olmak üzere 51 komisyon üyesine birer mektup gönderdik. Önce siyaset dilin yumuşaması, normalleşmesi gerektiğini, yüz yıldır kullanılan ‘Kürt Sorunu’ tanımı yerine de ‘Kürd Demokratik Hakları’ tanımının kullanılmasını önerdik. 6 Ekim 2025 günü Milli Dayanışma Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun TBMM Sekreteryası tarafından TBMM’ye davet edildik. Bu davete genel başkanımız Sayın Mahmut Şimşek ve genel başkan yardımcımız Sayın Rıdvan Ekinci 8 Ekim günü komisyonun 14. oturumuna katıldılar. Geçmişi kaşımadan yarına dair önerilerimizi dile getirdiler. Konuşmamız gerek meclis komisyonu üyeleri ve gerekse basında ve kamuoyunda olumlu tepkiler aldı.2026 yılının insan sağlığına, düşüncesine, barışına ve yeni demokrasimize uygun bir ortamda geçmesini dileriz.”