Ülsen: Diyarbakır ekmeği hürriyete hürriyeti ekmeğe feda etmiyor

Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Diyarbakır İl Başkanı Cihan Ülsen, kentin en büyük sorunu olarak Kürt meselesi bağlamında hak ve özgürlüklerile ekonomik sorunları gördüğünü belirterek, "Diyarbakır ekmeği hürriyette, hürriyeti ekmeğe feda etmiyor."dedi

Salih Yeşil

TİGRİS HABER - DEVA Diyarbakır İl Başkanı Cihan Ülsen, 6'lı masayı, Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) bu masaya dâhil edilip edilmemesi tartışmalarını, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun başörtüsü çıkışını, Kürt sorununu, partisinin seçim çalışmalarını Tigris Haber'e değerlendirdi. Partisinin içinde yer aldığı 6'lı masanın bir ittifak çalışması olmadığını, geçiş sürecini nasıl ikame edileceğini ve nasıl yürütüleceğine dair bir çalışma olduğunuifade eden Ülsen,bu masanın kurulmasının nedeni ise Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni olduğunu işaret etti. Sistemi "ucube" olarak adlandıran Ülsen, "Başkanlık Sistemi olmadı. Dünya ölçeğinde diğer örnekleri kısmen ve Türkiye'ye de uygun bir Başkanlık Sistemi olabilirdi. Ama gelinen süreçte Başkanlık Sistemi'nin Türkiye'nin kodlarına uygun olmadığı ortaya çıktı. Belki de ucube bir sistem olduğu, her şeyden bir şeyler aldığı için böyle oldu." diye konuştu.

Bir araya gelen 6'lı masanın ideolojik ve toplumsal kökenlerinin farklılığına işaret eden Ülsen, 6'lı masanın cumhurbaşkanı adayını belirlerken, ona bir yol haritası çizmemesi durumunda sahada kaybetme riskiyle karşı karşıya kalınacağı uyarısını yaparak, "6'lı masanın işlevi aslında bu." dedi. 6'lı masanın restorasyon işlevi olmadığını, inşa edici olduğunu dile getiren Ülsen, "Böyle bakıldığında ne Kürtler ne de diğer siyasi partilerin hiçbiri bu masanın şöyle ya da böyle dışında kalmayacaklar." sözleriyle öngörüsünü dile getirdi.

'HDP'nin de diğer Kürdi partiler de masaya dahil edilmeli'

Halkların Demokratik Partisi (HDP)'nin 6'lı masada olup olmamasıyla ilgili tartışmalara değinen Ülsen, "HDP'nin olması, Kürt temsiliyetinin 6'lı masaya yansıyıp yansımadığına ilişkin bir şeydir. DEVA'nın ya da diğer partiler içinde Kürtlerin olduğu, bir Kürt aklının olduğu herkesçe bilinen bir şey. Kürtler orada bir şekilde temsil ediliyor. Ben kişisel olarak HDP'nin de diğer siyasi partilerin deKürdi, Küradistani partilerin de bir şekilde masaya dahil edilmesi, Türkiye'nin geleceği inşa edilirken söz sahibi olmalarını isterim." ifadelerini kullandı.

'HDP'ye bakanlık verilemez görüşü sadece İYİ Parti'nin görüşüdür'

HDP'ye bakanlık verilmesi tartışmasında, partisinin duruşunun net olduğunu dile getiren Ülsen, bu yöndeki tartışmaları, "İYİ Parti'nin 'HDP'ye bakanlık verilemez' meselesi siyasetten de hukuken de kabul edilebilir bir şey değildir. Siz bir partinin siyasetini beğenmeyebilirsiniz. Bir partiyle siyasal alanda rekabet edebilirsiniz, ama bu partiyi yok sayamazsınız. Yok sayarsanız demokratik ilkelere aykırı hareket etmiş olursunuz ki kendi varlık sebebinizi de ortadan kaldırırsınız. HDP kanunlara göre kurulmuş, Meclis'te vekilleri olan ve Meclisi yöneten de bir başkan vekili olan bir partidir. Bu parti elbette koşullar uygun olursa bakanlık da alabilirler, devletin diğer kademelerinde de yer alabilirler. Ben bir partiyi baştan hükümsüz kabul eden bir siyasi anlayışı kabul etmiyorum. Bu 6'lı masanın bir görüşü değil, bu sadece İYİ Parti'nin görüşüdür." ifadeleriyle değerlendirdi.

'Kemal Bey'in başörtüsü açıklamasını olumlu buluyorum'

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun başörtüsüne ilişkin yasal düzenleme çalışmasını olumlu bulduğunu vurgulayan Ülsen, Kılıçdaroğlu'nun başörtüsü çıkışını, "Türkiye'de bazı meseleler sürekli konuşulup konuşulup siyasete konu edilebiliyor. Başörtüsü bunlardan biri, aynı mesele Kürtçe için de geçerli. AKP, defakto durumlar yaratıp onu geçerli kılmaya çalıştı. Bugün TRT6 var, Kürtçe kurslar var. Ama bunların yasal bir zemini yok. Yasal bir zemini olmadan 'TRT6'i aştım, Kürtçenin önünü açtım' demek ne kadar beyhude ise başörtüsündeki mesele de o kadar beyhudedir. Bir hak ve özgürlüğü sizin yasal ve anayasal bir zemine oturtmanız lazım. Bunu oturtmadığınız zaman iktidarlar sürece göre bunu kullanabilirler. Ben Kemal Bey'in başörtüsüne yasal bir düzenleme yapılması gerektiği yönündeki açıklamasını olumlu buluyorum. Recep Tayyip Erdoğan'ın 'Bunu anayasal bir sürece bağlayalım' demesini de olumlu buluyorum. En nihayetinde toplum kazanacak." sözleriyle yorumladı.

'Kürt meselesi vardır'

Türkiye'de bulunan 129 siyasi parti arasında Kürt meselesine en net bakan partinin DEVA Partisi olduğunu savunan Ülsen, Kürt meselesinin çözümünü, meselenin varlığını kabul etme koşuluna bağlayarak, "Cumhurbaşkanı'nın Kürt meselesinin deli gömleğine benzetmesini" ise meselinin varlığını reddetme olarak yorumladı. Partisinin Kürt sorununu kabul ettiğini aktaran Ülsen, Kürt meselesinin iktidar tarafından ciddi bir inkârı olduğunu söyledi. Kürt sorunun varlığını sürdürdüğünün altını çizen Ülsen, "Bu ülkede en çok konuşlan dillerden Kürtçe hala Meclis'te 'bilinmeyen dil', 'x dil' olarak tutanaklara geçiyorsa Kürtlerin çoğunlukta olduğu şehirlerde kayyumlar atanıyorsa ve oyları gasp ediliyorsa, seçme ve seçilme hürriyetleri kısıtlanıyorsa, şehirlerde hala panzerler dolaşıp insanların ölümüne ve yaralanmasına sebep oluyorsa, Uğur Kaymazlar, Ceylan Önkolların failleri hala bulunamıyorsa, Roboski gibi bir mesele hala gündemimizde varsa Kürt meselesi vardır."

'Meclisin denetiminde bir süreç başlatmak gerekir'

Kürt sorunun çözümü için anadilde eğitim, eşit vatandaşlık, belediyelere kayyum atamaların sonlandırılması, çatışma çözümü diye tabir edilen sürecin bir an önce başlatılması adımlarının atılması gerektiğini düşündüklerini vurgulayan Ülsen, sorunun çözünde izlenecek yöntemin ise meselenin bütün taraflarıyla görüşülmesi gerektiğini kaydetti. Çözüm yeri olarak Meclisi gösteren Ülsen, şunları söyledi:

"Bu meselenin tarafları kimse onlarla görüşmek gerektiğini düşünüyoruz. Bunu belki iktidar yapmaz, ama bu ülkenin farklı kurumları var, bu kurumlar üzerinden görüşme sağlanabilir. Ben Çözüm Süreci'nin çok değerli ve kıymetli olduğunu düşünüyorum. Nihayete ermese de ben kıymetli ve değerli olduğunu düşünüyorum. Yasal olan ve Meclisin denetiminde olan bir süreci başlatmak ve buna göre devam etmek, yürümek gerekir."

'HDP'den sonra bölgede ikinci partiyiz'

Partisinin seçim hazırlıkları hakkında bilgi veren Ülsen, bölgede en fazla ilginin partisine yönelik olduğunu anlatarak, Türkiye genelinde 200 bin üyeye Diyarbakır'da ise 15 bin üyeye ulaştıklarını söyledi. Seçim yaklaştıkça partisine olan ilginin artacağına dair düşüncesini aktaran Ülsen, bu düşüncesini, anketlerde yüzde 50'si mutsuz görünen iktidar seçmenin, seçim yaklaştıkça kitleler halinde diğer partilere yönelebileceği beklentisine dayandırdı. Bu durumun hem dünya hem de Türkiye pratiğinde görülen bir durum olduğunu aktaran Ülsen, "Bu dağılma esnasında en büyük parçanın da DEVA Partisi'ne geleceğini düşünüyorum. AK Parti'ye alternatif olacak, söylemleriyle sağ muhafazakâr seçmeni tatmin edecek, toplumun diğer kesimlerini de memnun edecek bir parti olarak görüyorum. AK Parti'nin erimesiyle beraber DEVA'nın güçleneceğini hep beraber göreceğiz. Bölgede HDP'den sonra DEVA'nın ikinci parti olarak seçimlerden çıkacağını düşünüyorum." tahminde bulundu.

'Diyarbakır ekmeği hürriyete hürriyeti ekmeğe feda etmiyor'

Diyarbakır'ın en büyük sorunu olarak Kürt meselesi bağlamında hak ve özgürlükler sorunu ile ekonomik sorunları gördüğünü vurgulayan Ülsen, "Yani Diyarbakır ekmeği hürriyete, hürriyeti ekmeğe feda etmiyor. İkisinin aynı anda çözülmesini istiyor." dedi.

'Kayyumların yarattığı ciddi sorunlar yumağı var'

Kentin, istihdam, sanayileşme, işsizlik sorunlarının bulunduğunu, "kayyum atamalarını" ise "ciddi bir problem" olarak niteleyen Ülsen, Diyarbakır'da düzenlenen "Sur Kültür Yolu Festivali'ni" eleştirerek, "Şehrin dokusuna uygun olmayan şehrin dokusunu değiştirmeye yönelik bir adım atıldığını düşünüyorum. Kayyumların yaratmış olduğu ciddi bir deformasyon, ciddi bir sorunlar yumağı var. Bu sorunlar yumağını bir an önce çözmek, ekmek ve hürriyet temelinde Diyarbakırlıları, birini diğerine feda etmeyeceği bir siyaset ortaya koymak gerekir." diye ekledi.

Ülsen, ademi merkeziyetçi bir yönetimden yana olduklarını, bunu partisinin getireceğini sözlerine ekledi.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Politika Haberleri