VİDEO - Cama hayat veren ellerin 54 yıllık serüveni

‘Birlikte İşler Atölyesi’nde birbirinden güzel aksesuarlar üreten, cam işçiliği ustası Erol Evin, camla başlayan yolculuğunu Tigris Habere anlattı.

Özel Haber/ Mümin Ağcakaya

TİGRİS HABER - Paşabahçe Cam Fabrikasının kurulduğu dönemlerde işçi olarak çalışan dayısından öğrendiği cam işçiliğini 54 yıldır devam ettiren, ‘Birlikte İşler Atölyesi’nde birbirinden güzel aksesuarlar üreten, cam işçiliği ustası Erol Evin, camla başlayan yolculuğunu Tigris Habere anlattı.

Erol ustanın camla olan hayat hikâyesi bir yerde ata mesleği olarak başlıyor. Dayısı Paşabahçe Cam Fabrikası kurulduğu zaman ilk işçilerinden olan dayısı ve babası ilk ustaları oluyor. Zor ve meşakkatli bir iş olan camla tanışması dokuz yaşındayken başlıyor. Okul dışında zamanını dayısının yanında bu işi öğrenmek için geçiriyor. 9 yaşında başladığı bu işte başlangıçta altı ayı sadece ustasını izleyerek geçiriyor. Ustasının söylediklerini yerine getirmeye çalışıyor. Erol usta kısa aralıklı bazı işlerin dışında 54 yıl bu mesleğe gönül veriyor.

SABIR GÖSTERMEK VE GÖRSEL HAFIZA OLUŞTURMAK

“Camı tutmakla başlayan bir süreçti. Sabır göstererek öğreniyorsun. Daha sonra çubuğa çevirme ve mamul maddeye dönüştürme süreçleri var.”

Camı tutmakla başlayıp, eriterek şekil verme süreçlerini yapabilmek için önce bir görsel hafıza oluşturmak gerektiğini anlatan cam ustası Erol Evin; “Çocukken ilerde bu işin sana ne getireceğini fazla kavrayamıyorsun. Usta çırak ilişkileri içinde ne söylenirse onu yapmaya çalışıyorsun. Bu yüzden ustanın ne dediğini pür dikkat dinlerdim. Ustam bana; ‘gece yatarken bile aklından çıkmayacak hatta rüyanda bile göreceksin’ derdi.

CAM HEM KATI HEM DE SIVI BİR MADDE

Cama baktığınız zaman hem katı bir madde hem de eridiği zaman sıvı bir maddeye dönüşen bir madde. Cam 850-900 derecede eriyor. Biz de basıncını arttırarak 1500-2000 dereceye kadar çıkan ısıda erittiğimiz zaman artık o zapt edilmesi zor bir sıvıya dönüşüyor. O eriyiklik onu şekillendirmemizi sağlıyor. Ateşten mesafeyi korumak gerekiyor. Korunmazsan yanma riski de olan bir iş.

Fil yapan sınavı geçiyor

Bu iş bir yerde hayal gücü gerektiriyor. Bu yüzden hayallerin ne kadar zengin olursa o kadar fazla yaratıcı işler ortaya çıkarabilirsin.

İlk yaptığı işin fil olduğunu anlatan Erol usta; ‘Ustamız fili yapan her şeyi yapar’ derdi. Çünkü fil simetrik olduğu için yapması zordu ama bunu yaptıktan sonra ilk sınav başarıyla atlatılmış oluyor. İki sene sonra piyasaya sürülecek duruma gelen fili yapmayı başarıyor.

Birlikte İşler Atölyesi

Diyarbakır’da kurduğu ‘Birlikte İşler Atölyesinde’ başka deri, makromel gibi dallarla uğraşan arkadaşlarıyla çalışmalarını yürütüyorlar. Birbirinin işlerinden ve görüşlerinden etkilendiklerini ve daha orijinal işlerin ortaya çıktığını anlatan Erol Evin; onun için bir araya gelmek gerekiyordu. Birbirimizden alacağımız çok şey vardı.” Diyerek ahşabın, camın ve derinin birleşmesiyle çok farklı şeylerin ortaya çıktığını söylemektedir.

‘Birlikte başarmanın duygusunu yaşıyoruz’

Diyarbakır’a gelip burada arkadaşlarla iletişim kurmamız 10 yıldan fazladır. Bir araya gelmenin hayallerini kuruyorduk. Birlikte işler yapmanın, özellikle doğduğumuz yerdeki bölgemizdeki insanlara yol açma halini gerçekleştirelim diye. 10 Yıl sonra hayallerimizi gerçekleştirmenin duygusunu yaşıyoruz. Bu duygu çok güzel ve insanı mutlu eden bir şeydir. Birlikte olduğumuz arkadaşlarda aynı şekilde mutlu oluyoruz. Duygu birliği düşünce birliği içindeyiz arkadaşlarla. Elimizden geleni sonraki kuşağa aktaralım. Mesela Diyarbakır özelinde eğer bu cam sanatını yerleştirebilirsek kendimize altı ay bir senelik bir süreç veriyoruz.

‘Öğrendiğimizi öğretiyoruz’

Bu arada kendi çıraklık sürecimizden yola çıkarak altı ay sonra birlikte çalıştığımız çırak arkadaşların elinin iş tuttuğu hale gelmesini görmek. Bunu görürsek altı ay sonra düşüncelerimizi hayallerimizi hayata geçirmenin mutluluğunu yaşayacağız. Bundan sonra burası kendi kendini devam ettirecek. Kurs verdiğimiz arkadaşlara söylediğimiz de bu. Öğrendiğinizi öğretin. Öğrettiğimiz arkadaşlardan tek beklentimiz bu. Onlarda öğrendiklerini öğreteceklerdir. Sonuçta burası kendi içinde kendini idame ettirecek bir döngüye girecek.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Kültür-sanat Haberleri