Mümin AĞCAKAYA- Şirvan Oktay GÖRER
TİGRİS HABER - 1980 yılında emekli olduktan sonra seyyar tezgâhında simit ayran satan Anıt Park’ın simitçi babası Hamit Aydeniz yaptığı işle çocuklarını okuttu. Piyasanın en ucuz simit ayranını satan Aydeniz çok zorunlu kalmadığı müddetçe zam yapmıyor. Piyasaya göre neden ucuz sattığını; ‘şimdi öğrencileri düşünüyorum. Cebinde doğru dürüst parası olmayan insanları düşünüyorum. Vicdanım elvermiyor. Çok az bir kar benim için yeterlidir’
‘Cebinde parası olan neden simit ayranla öğünü geçirsin?’
Burada simit ayran alıp karnını doyurmak isteyen insanların gelir düzeyleri zaten bellidir. Cebinde parası olsa neden simit ayranla öğünü geçirsin ki; gider lokantada yemeğini yer diyor.
Anıt Parkın simitçi babası Aydeniz; ‘Bazen kadınlar yanında çocuklarıyla geçtiklerinde, annelerinden simit almalarını istiyor. Alamıyor. Bunu gördüğümde dayanamıyorum. Gidip çocuğa simidi veriyorum. Bazen parası çıkışmayanlar ya da hiç parası olmayıp açım diyenler oluyor. Hiçbirini boş göndermiyorum.’ İnsan vermediği zaman vicdan azabı duyuyor. Vermesem o gece rahat yatamam.’ Diyor.