Şırnak ve Diyarbakır 'utanç duvarı'na karşı eylemlere sahne oldu

Şırnak ve Diyarbakır 'utanç duvarı'na karşı eylemlere sahne oldu
Şırnak ve Diyarbakır'da Nusaybin-Qamislo sınır hattında yapılmak istenen "utanç duvarı"na karşı ölüm orucuna başlayan Nusaybin Belediye Başkanı Ayşe Gökkan'a destek için yürüyüş ve açıklamalar yapıldı.

Şırnak'ta BDP İl Örgütü, Nusaybin-Qamislo sınır hattında yapılmak istenen "utanç duvarı"nı protesto etmek ve bu duvara karşı ölüm orucuna başlayan Nusaybin Belediye Başkanı Ayşe Gökkan'a destek için yürüyüş gerçekleştirildi. Parti binası önüne bir araya gelen aralarında BDP İl Eş Başkanı Baki Katar, Şırnak Belediye Başkanvekili Faik Saltan, DÖKH aktivistleri ve STK temsilcilerinin de bulunduğu bine yakın yurttaş, Cumhuriyet Meydanı'na doğru yürüyüşe geçti. Yürüyüşte "Utanç duvarına karşı direnişteyiz" ve "Öcalan'a özgürlük, Kürdistan'a statü" yazılı pankartları açan yurttaşlar, alkış, zılgıt eşliğinde "Bijî serok Apo", "Bijî berxwedana Rojava", "PKK halktır, halk burada" ve "Bijî berxwedana YPG" sloganları attı. Yürüyüşün ardından Cumhuriyet Meydanı'na ulaşan kitle burada basın açıklaması yaptı. Kitle adına açıklamayı okuyan BDP Şırnak İl Eş Başkanı Baki Katar, AKP'nin politikalarını eleştirerek, "AKP bir yandan sahte özgürlük ve demokrasi söylemleri geliştirirken, bir yandan da Rojava'da El Kaide ve El- Nusra katil sürülerine lojistik sağlamakta, bunların üzerinden Kürtlerin özgürlük mücadelesini bastırmaya çalışmaktadır. Barbarlığın had safhaya ulaştığı Rojava'da artık insanlık kendinden utanır duruma gelmiştir. Dışarıdan getirilen El Kaide ve El Nusra çeteleri başta Türkiye olmak üzere bölgedeki selefilerin kalesi durumuna getirilmektedir" dedi.

Yüzyıllardır aynı topraklarda yan yana yaşamış Lozan ile aralarına mayın döşenerek birbirinden ayırtılmış Kürt halkının arasına şimdi de duvarın örülmek istendiğini dile getiren Katar, "AKP hükümeti'nin sahte demokrasi söylemlerinin pratikteki dönüşümü Rojava'da örülmek istenen utanç duvarıyla somutlaşmaktadır. Ancak Kürtlerin özgürlük çığlığı ne Türkiye'de, ne Güney'de ne de Rojava'da bastırılamaz. Rojava'daki ve Türkiye'deki Kürt halkının özgürlük mücadelesinin birleşmesinden ve büyümesinden korkan AKP'nin, halklarımız arasına örmek istediği utanç duvarı AKP gericiliğinin yıkılmasına sebep olacaktır" diye ifade etti.

7 Kasım yürüyüşüne çağrı

Konuşmasının devamında "Rojava özgürlüğüne kavuşmadığı müddetçe Suriye'de özgürlük, onurlu bir barış tesis edilmediği müddetçe bizler de burada kendimizi özgür hissedemeyiz" diyen Katar, "Bildiğiniz gibi Nusaybin Belediye Başkanımız Sayın Ayşe Gökkan, AKP'nin bu utanç duvarına karşı çıkarak açlık grevi eylemi başlattı. Son olarak da Gökkan'a BDP Eş Genel Başkanımız Gültan Kışanak ve bazı belediye başkan ve parti yöneticilerimiz de destek vermiştir. Bizler de barışın gerekli olduğunu bilen insanlar olarak, başkanlarımızın bu duruşunu, insanlık ailesinin onuruna sahip çıkma duruşu olarak değerlendiriyoruz" dedi.

Katar'ın BDP Genel Merkezi tarafından 7 Kasım'da Nusaybin'e gerçekleştirilecek yürüyüşe katılım çağrısı da yapmasının ardından beş dakikalık oturma eylemiyle eylem son buldu.

DİYARBAKIR

Halkları Demokratik Kongresi (HDK) Diyarbakır Meclisi de, sınıra örülen "Utanç duvarı"nı protesto etmek amacıyla 4 gündür açlık grevinde olan Nusaybin Belediye Başkanı Ayşe Gökkan'a destek verdi. DTK binası önünde düzenlenen destek açıklamasına siyasi parti temsilcileri, KESK bileşenleri, Barış Anneleri aktivistleri ve çok sayıda yurttaş da katılarak destek verdi.

"Ji Bakur berbi Başur, ji Rojhilat ber bi Rojava dê, berxwedan serkeve, dê dîwaran xira bibe" pankartının açıldığı eylemde açıklamayı HDK Diyarbakır İl Meclisi Sözcüsü Mustafa Akengin yaptı. Rojava'da yaşanan çatışmaların halkı kaygılandırdığını ifade eden Akengin, "Ortadoğu adeta kan gölüne dönmüştür. Yaklaşık 3 yıldır Suriye'de devam eden iç savaş 30 bin insanın hayatını kaybetmesine ve milyonların mülteci konumuna düşmesine neden olan Esad yönetimi hala ayaktadır. Rojava Kürtleri bu savaşta en fazla zarar gören kesimlerin başında gelmektedir. Nusaybin'de örülen utanç duvarının asıl amacı, Kürt birliğinin ve kardeşliğinin arasına fiziksel engel koymaktır. Bu karar duvarın örülmesine izin vermeyeceğiz. Bu duvarın Kürtlerin arasında örülmesi siyasi bir karardır" dedi.

İslam adına her gün çeteci radikal İslam gruplar tarafından insanların infaz edildiğini hatırlatan Akengin, "İslam adına kameraların önünde insanlar infaz ediliyor. Köyler yakılıyor ve kadınlara tecavüz ediliyor. Rojava halkının bu güçler karşısında desteklenmesinin bir insanlık sınavı olduğunu düşünüyoruz. Bu nedenle Türkiye'nin eli kanlı radikal dincilerle komşuluğu kabul eden bir cephede olmasını kabul etmiyoruz" ifadelerini kullandı.

Nusaybin'de örülen "utanç duvarı"na karşı 7 Kasım'da yapılacak yürüyüşe herkesin katılması çağrısında bulunan Akengin, İran'da son dönemlerde artan idamlara da tepki gösterdi. 
(diha)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.