VİDEO - Diyarbakır’dan üst liglere neden hakem çıkmıyor

Şehmus KIZILASLAN

TİGRİS HABER -Bir dönem üst liglere çok sayıda hakem gönderen Diyarbakır’da, uygulanan yanlış politikalar nedeniyle üst liglere hakem gitmemesi tepkiye yol açtı.

Diyarbakır İl Hakem Kurulu eski Başkanı ve Bölge Kurulu eski üyesi İbrahim Bozan, Tigris Haber’e üst liglere hakem gönderilmesi ve TFF bünyesinde kurulan Hakem Akademisini değerlendirdi.

Amaçlarının Diyarbakır’dan üst liglere hakem çıkarmak olduğunun altını çizen Bozan, şunları söyledi: “Göreve gelen arkadaşlarımızın amacı da budur. Fakat maalesef İl bazındaki hakem kurullarının değişmesi nedeniyle uzun vadeli program yapılamamaktır.

Süper Lige hakem yetiştirmek uzun vadeli programla olur

Çünkü süper lige hakem yetiştirmek için uzun vadeli programın olması lazım. Bölgede üst liglere hakem çıktı. Ancak Diyarbakır’da geç kalındı. Çünkü Diyarbakır bir dönem bu bölgenin lokomotifiydi. Fakat maalesef 2023-2024 sezonunda klasmanlar belirlendiğinde bölgemizdeki birçok ilde klasmanlara hakem çıkmasına rağmen ilimizde hakem çıkartamadık. Bunun nedenlerinden bir tanesi, ileriye dönük bir çalışma yapılmaması. O şartları taşıyacak hakemi hazırlamamak. Bu da yönetici hatalarından meydana geldi.”

Diyarbakır’dan FİFA’ya neden hakem gitmesin!

Bozan, İl Hakem Kurulu ve Bölgesel Hakem Kurulu’nun uzun vadeli olarak hakemleri hazırlaması gerektiğine değinerek, “Bu süreç, yeteneği ve cesareti olan hakemleri tespit etmesiyle başlar. Ve bu hakemleri uzun vadede Süper Lig’e hazırlanması lazım. Hedefiniz her zaman en yüksek olması gerekiyor. Hatta FİFA! Neden olmasın Diyarbakır’da. Çünkü geçmişte bizim FİFA hakemlerimiz vardı. Şimdi neden olmasın? Bizim çocuklarımız yetenekli ama bu yeteneklerini onların arkasında durarak, küstürmeyerek, bir aile ortamında, sevgi saygı içerisinde yetiştirmek gereklidir.

“Hakimlik diğer mesleklere benzemez”

Çünkü hakemlik diğer mesleklere benzemez. Hakem insan önce cesaret ve yetenek olacak. Bu yetenekleri keşfetmek kurulların işidir. Kurulda, hakemin fiziksel duruşuna, davranışına ve konuşma kabiliyetine bakıyorsunuz. Yönetici kimliği var mı yok mu? Az çok belli eder. Ona bakıyorsun” ifadelerini kullandı.

Akademinin etkili olacağına inanmıyorum!

Son yıllarda TFF tarafından Hakem Akademisinin kurulduğuna değinen Bozan, “Hakemler için kurslar açılıyor. Fakat maalesef Akademiye rağbet olmuyor. Ben Akademinin hakemler üzerinde etkili olacağına inanmıyorum Ama olmalı. Tecrübede olacak, ama hakem sahada yetişecek. Örneğin ilimizde en son yapılan kursa 38 kişi başvurdu. Bu başvurucuların içerisinde ancak 10-15 tanesi İl hakemi olsa bile bir başarıdır. Ama sayıya bakarsak çok az. Biz dönemimizde kurslara 250-300 kişi gelirdi. Şimdi akademi dediğiniz zaman büyük bir eğitim ve bilimsel bir kuruluş anlamındadır. Akademinin başındakinin hakemi kökenli olması bu işten anlaması gerekir. Maalesef şuanda Akademi’nin başında hakemlikle ilgili biri yok. Bu ne kadar etkili olur. Mesela örneğin ben gazetecilikten anlamam ve size gelip gazeteciliği öğretebilirim. Öyle bir şey. Bir hakem hata yaptığında bu hatayı neden yaptığına bilenler lazım. Bu tür tecrübeli insanların hakemleri yetiştirmesi daha mantıklı daha deneyimli olur”

“Kulüplerin artışına göre hakem sayısının da artması lazım”

Bozan, Türkiye’de Kulüp sayısının arttığını belirterek, şöyle dedi:

“Ona göre hakem sayımızı da artırmamız lazım. Fakat son yıllarda baktığımızda Diyarbakır’da hakem sayımız düştü. Bunun idareci, Federasyon, ekonomik bazda nedenleri var. Bunları konuşarak, çözmek zorundayız. Hakemlikte tecrübe tabi ki önemlidir. Bir hakem tecrübe alması için adaylık süreci vardır. Bu adaylık süreci geçmesi lazım. Adaylık sürecinden sonra il olur. Tabi bu tecrübeyi aldığımız zaman hakeme destek olmak lazım.

Hakemlere evladımız gibi davranırdık

Hakem adayları kurslarla alınıyordu. Hatta benim dönemimde hakem adaylarını liseden alma taraftarıydım. Lise son sınıftan aldım. Kurslar açıldığı zaman 200-300 kişi başvuruyordu. Kurs sonucu aldığımız 30-40 adayı İl’e alıyorduk. Bu adaylarla evladımız gibi ilgileniyorduk.

Hakemlik saygın bir meslekti!

Hakemlik eskiden saygındı. Fakat Maalesef şimdilerde bizim de hakemlerinde hatasından varolan saygınlığımızı yitirdik. Bunu araştırmak lazım. Bu bizden mi kaynaklanıyor yoksa üzerimizdeki kurumlardan mı? İnsanlar üst ligdeki bir hatayı amatör ligdeki hakemden çıkarmaya çalışıyor.

“Baba-oğul da olsun Dayı-Yeğen hakemler de olsun”

Bir dönem baba-oğul hakemler vardı. Bunlar başarısız değillerdi. Tabi ki ben oğlumla daha iyi ilgilenirim ki bu insanın doğasında var. Baba-oğul yanı sıra dayı-yeğeni de gördük. Akraba hakemlerde var. Düşünün siz doktorsunuz, senin oğlun doktor olamaz diyorlar. Böyle bir şey yoktur. Bu hem insan haklarına hem de tabiata aykırıdır. Bence baba-oğul da, Dayı-yeğen de olsun. Ama bunlar kayrılmadan hakkaniyetli olsun. Ve bunlarda hakkaniyetli insanları kurumların başına bırakmakla olur.”