17 yıl önce ölen eşinin hakkını arıyor
Ali VURANEL / ÖZEL
Tanker şoförü eşi Bekir Hoşgören’i 17 yıl önce bir trafik kazasında kaybeden Dilek Hoşgören, Dicle Üniversitesi’ne açtığı davayı kazanmasına rağmen kocasının haklarını alabilmek için 12 yıldır mücadele veriyor. İki çocuğuna hem annelik hem de babalık yapan Dilek Hoşgören, üniversite yönetiminin kendisini yıllardır oyaladığını belirterek, çaresiz bir durumda olduğunu söyledi.
Dicle Üniversitesi’ne ait vakıfta 17 yıl önce tanker şoförü olarak çalışan Bekir Hoşgören 37 yaşında iken, İskenderun’dan aldığı yakıtla Diyarbakır’a gelirken, Nur Dağı’nda freni patladı. Bir facia yaşanmasın diye Hoşgören, önünde seyreden araçlara vurmamak için yolun sağında bulunan kayalıklara çarptı. Kazada, Hoşgören feci şekilde hayatını kaybetti. Biri kız iki çocuğuyla ortada kalan Dilek Hoşgören, dönemin rektörü ve yönetimi tarafından ziyaret edildi. Rektör, dava açmamalarını isteyerek kendisine her türlü desteğin verileceğini söyledi.
Ancak, bir yıl boyunca genç kadını ne arayan ne da soran oldu. Bunun üzerine Hoşgören, çareyi dava açmakta buldu. Aracın bakımı yapılmadan ve arızası olmasına rağmen yola çıkıldığını gerekçe gösteren aile, 1999 yılında iş mahkemesine başvuru yaptı. Dilek Hoşgören, Dicle Üniversitesi ve üniversiteye ait vakıf aleyhine tazminat davası açtı. Yaklaşık 3 yıl süren dava sonucu Hoşgören ailesi, tazminatı almayı hak etti. Dicle Üniversitesi’ne açtıkları davada kazandıkları 45 bin liralık tazminatı alan Dilek Hoşgören, vakıftan kazandıkları 50 bin lirayı almak için ise yıllardır mücadele veriyor. Kanunlar gereği ailenin avukatı, alacaklarına karşı haciz işlemleri başlatamıyor.
“BİR HAYIRSEVER YARDIM YAPSIN, BİZ DE SANA VERELİM”
Eşini kaybettikten sonra çok mağdur edildiğini belirten 45 yaşındaki Dilek Hoşgören, bir evinin dahi olmadığını söyledi. Eşinden kalan 900 liranın bankaya olan borcu nedeniyle 850 lirasının kesildiğini ifade eden Hoşgören, kızı ve oğlunun evinde kaldığını belirtti. Üniversitenin kendisini oyaladığını kaydeden Dilek Hoşgören, “Eşim yola çıkmadan önce aracın arızası olduğunu söylemesine rağmen o’nu yola çıkardılar. Kazadan sonra bize verilen sözler tutulmadı. Bizde dava açtık. Hem Dicle üniversitesine hem de üniversiteye bağla vakıftan tazminat istedik. Her iki davayı da kazandık. Birini aldık, diğerini ise 12 yıldır almak için mücadele veriyoruz. Avukatlar kanunlar gereği haciz işlemi yapamıyorlar. Kazandığımız tazminat zaman geçtikçe yükseliyor. Geçtiğimiz günlerde rektör hanımla görüşme yaptım. Beni mağdur ettiklerini söyledim. Bana ‘vakfın parası yok, bir hayırsever bağış yaparsa bizde sana öderiz’ demekte yetindi. ‘Sadece kocamdan kalan hakkımızı istiyoruz’ diyen Dilek Hoşgören, Anayasa Mahkemesi’ne gerekirse Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvuru yapacaklarını da söyledi.





Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.