‘HDP’ye bakanlık’ tartışmalarındaki üslup Diyarbakır’ı rahatsız etti

‘HDP’ye bakanlık’ tartışmalarındaki üslup Diyarbakır’ı rahatsız etti
“HDP’ye bakanlık” tartışması Diyarbakır’da yankı buldu. Sivil toplum örgütü ve siyasi partilerin Diyarbakır temsilcileri, Meral Akşener’in “HDP’nin olduğu yerde olmayız” sözlerini rahatsız edici buldu.

Haber - Gönül Morkoç

TİGRİS HABER -“HDP’ye bakanlık” tartışması Diyarbakır’da yankı buldu. Sivil toplum örgütü ve siyasi partilerin Diyarbakır temsilcileri, Meral Akşener’in “HDP’nin olduğu yerde olmayız” sözlerini rahatsız edici buldu. İYİ Parti İl Başkanı ise, “Kürtleri incitecek bir söylemde bulunmadık” diyerek partisini savundu.

CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin’in, “HDP’ye bakanlık verilebilir” sözleriyle başlayan ve İYİ Parti’nin, “HDP ile masaya oturmayız” demesi ile devam eden tartışmalar, Diyarbakır’da rahatsızlık yarattı. Sivil toplum örgütü ve siyasi partilerin temsilcileri, Meral Akşener’in tepkisini “rahatsız edici” buldu.

‘Rahatsız edici’

Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren, seçim öncesi bu tür tartışmaların yapılmasını eleştirdi. Eren, “Hangi siyasi partiye ilişkin olursa olsun yönetsel kademede sorumluluk alamayacağına dair düşünce, fikir ve söylemler kutuplaşma dilini yaratıyor. Bu söylemleri doğru bulmuyoruz” dedi.

HDP’nin Meclis’te yer alan 3 büyük partiden biri olduğuna dikkat çeken Eren, “Yıllardır Kürtlerin ülkenin yönetim kademesinde ayrımcı bir muameleye maruz kaldığı duygusunu hepimiz iyi biliyoruz. Ülkeyi yönetme adına, söz sahiplenme adına yeltenemeyeceği ve bu hakkı olmadığına gibi söylemleri rahatsız edici buluyor ve kınıyoruz. Bu ayrıştırıcı dil Kürtlerde ciddi anlamda rahatsızlık yaratacaktır” diye konuştu.

Altan Tan: Demagojik tartışmalar

HDP Diyarbakır eski Milletvekili Altan Tan, HDP’nin meşru bir parti olduğunu belirterek, 2015 yılında AK Parti döneminde, HDP’ye bakanlık verildiğini hatırlattı. AK Parti’nin HDP’ye üç bakanlık verdiğini belirten Tan, “Şu anki tartışmalar demagojik tartışmalardır. Şu an HDP’nin oyunu almadan muhalefet ve iktidar cumhurbaşkanlığı seçimini kazanamaz. Bir yandan ‘Gel bana altı milyon oy ver’ diyeceksin, diğer yandan ‘Sana bir gofret ve lolipop bile vermeyeceğim’ diyeceksin. Bu büyük bir çelişkidir. Tamamen polemiğe açık garabetlerle dolu bir söylem içerisindeyiz. Altı milyon oyunu neyin karşılığında, niye versin sana, bu konuda netleşmek lazım.”

‘Dışlayan politika Kürtlerden oy almaz’

Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Kaya da, HDP ile oturmaktan kaçınmanın, Kürt sorununun çözümünden uzak olduğunu söyledi. HDP’nin Kürtlerin yüzde 80’inin oyunu alan bir parti olduğunu belirten Kaya, “Siyaseten bir arada durmayabilirsiniz ama Kürtler ile ilgili politika geliştireceksiniz. Bunu da yapmıyorsa klasik milliyetçi Türk partisinden çok farkı kalmaz. İYİ Parti iktidara aday olmak istiyorsa milliyetçi politikalardan uzaklaşıp merkez sağa oturması, muhafazakâr ve liberal Kürtlerden oy alması lazım. Bunun için Kürt sorununda bir politikası olması lazım. Dışlayan politika ile iktidar olamaz ve Kürtlerden oy alamazlar” dedi.

Ülsen: Demokratik olgunluğa yakışmıyor

HDP’yi ötekileştiren söylemleri eleştiren DEVA Partisi Diyarbakır İl Başkanı Cihan Ülsen şunları söyledi: “Altı milyondan fazla insanın oy verdiği bir siyasi partiyi yok hükmünde saymak pek makul bir tavır olmadığı gibi ihtiyaç duyulan demokratik olgunluğa da yakışmamaktadır. Ülkenin böylesi karanlık zamanlardan geçtiği dönemlerde ötekileştirilen bir siyaset dilinin kimseye faydası olmayacaktır. HDP ile ittifak yapılmaması ile meşru bir siyasi partiyi tümden yok hükmünde saymak ayrı şeylerdir. Bugün, iktidarın bile yeri geldiğinde görüştüğü, siyaset belirlediği bir zamanda böylesi marjinal söylemlerin gereği yoktur.”

DİSİAD: Bakanlık verilmez, alınır

DİSİAD Başkanı Nurullah Edemen, HDP’nin oy oranına dikkat çekerek, şu ifadeleri kullandı: “Bu ülkede yüzde 15 oyu olan partiyi kimsenin ‘muhatap almıyorum’ deme şansı yoktur. Bu sadece HDP’ye değil aynı zamanda Kürtlere yönelik bir hakaret olarak kabul edilebilir. Demokrasilerde böyle bir durum yoktur. Nasıl Meral Akşener aldığı oy ile oylarını aldığı insanları temsil ediyorsa aynı şey HDP için de geçerlidir. Eğer ülkeyi yönetmeye ve sorunları çözmeye talipseniz, HDP ile masaya oturulması gerekiyorsa oturulacaktır, bakanlık verilmesi gerekiyorsa verilecektir, hatta bakanlık verilmez, alınır. Bu tür ayrıştırıcı söylem ve tartışmaları doğru bulmuyoruz.”

Eroğlu: Rahatsız edici

DİSK Bölge Temsilcisi Hasan Eroğlu, Meral Akşener’in sözlerinin rahatsız edici buldu. Eroğlu, “Gürsel Tekin’in açıklamasından sonra yapılan tartışmalar rahatsız edici boyutta. Altı milyon seçmenden bahsediliyor ve bu seçmen ve HDP’nin kilit parti olduğu söyleniyor. Ama altı milyon seçmenin iradesi yok sayılıyor. Bunu ne AKP’nin ne de altılı masanın yok sayma ve görmeme lüksü yoktur. Herkes topu taca atıyor. Altılı masa daha cesur davranmalı. İYİ Parti’den çatlak sesler çıkması beklenen bir durumdu. Yarın HDP çıkıp ‘Hiçbirinize de destek vermiyorum’ dese bunlar nasıl seçimi kazanacak. AKP de, altılı masada da bu gerçeği görmezden gelemez. Bu söylem ve tartışmalar bölge halkını rahatsız ediyor. Bölge insanının rahat bir nefes alması için bir iktidar değişikliği şart” ifadelerini kullandı.

Ensarioğlu savundu

İYİ Parti Diyarbakır İl Başkanı Vejdin Ensarioğlu ise, Meral Akşener’in sözlerini savundu. Ensarioğlu, İYİ Parti’nin Kürtleri incitecek bir söylemde bulunmadığını savundu. Ensarioğlu şunları söyledi: “Genel Başkanımız nezdinde ilk günden bugüne çizgimiz ve duruşumuz nettir. HDP üzerinden siyaset yapma niyetimiz yoktur. AKP bunu zaman zaman irdeliyor. Bizi daha önce MHP ile şimdi ise HDP ile çarpıştırıyorlar. Bu partimizin kilit rol oynamasından kaynaklanıyor. HDP kilit parti diyorlar ama doğru değil, bu ülkede kilit parti şu anda İYİ partidir. Belediye başkanlarının kazanılmasında da partimiz büyük rol oynadı. İYİ Parti yükselişte ve iktidara yürüyor. Yapılan bakanlık değerlendirmesi CHP’nin kendi görüşüdür. Görüşümüz ve duruşumuz ilk günden beri nettir. İYİ Parti Kürtleri incitecek hiçbir söylemle bulunmamıştır. Ama HDP ülkeyi gerecek politikalar ve söylemler geliştirdi. Türkiye’nin her yerinde sevilen ve sayılan Demirtaş, bugün AKP ve İYİ Parti’nin değil, kendi partisinin ve biraz da CHP’nin katkısı ile cezaevindedir. HDP siyasi, legal bir partidir. HDP kendini sürekli bir yere çekmeye çalışıyor. Ankara’dayım, il başkanları toplantısında; komşumun, AKP’li, HDP’li, CHP’li, MHP’li olduğunu söyledim ve ‘Yani bu binadan göç mü edelim yoksa komşuluk mu edelim’ dedim. Genel Başkanımız, ‘Bizim için TC kimliği taşıyan herkes birinci derece söz sahibi vatandaşımızdır. Etnik aidiyet yaparken ırkçılık yapmış oluruz’ dedi.”

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum